EROVİZYON...
29 Eylül 2012, 21.40 A- A+Eurovision Şarkı yarışmasının Vatan-Millet meselesi yapıldığı,yarışmadan bir sonraki gün Ülke'de matem havası estirildiği,''abi gördün mü Kıbrıs'ı, yine Yunan'a 12 puanı yapıştırdı'' geyiklerinin hiç bitmediği bir dönemde geçti çocukluğum.Öyle bir empoze edilmişti ki bu durum bize,gelen her başarısızlık ''müzik yapamıyoruz'' algısını oluşturmuştu.Puanlama esnasında TÖRKİ sesini duyduğumda evin içinde zıp zıp zıpladığımı hatırlarım:).Aradan yıllar geçti,laf aramızda hala Sevgili Bülent ÖZVEREN'in sesini duyduğumda strese girerim.Bi İngiltere'den 8 gol yediğimiz maçlar,bir de yarışma başarısızlığı, bizim kuşak üzerinde tamiri güç hasarlar oluşturmuştur:)
1975'de başlamış Eurovision maceramız,şimdilerde bile çok sevilen Seninle bir Dakika şarkısı ve Semiha YANKI. Yarışmalara gönderdiğimiz en iyi şarkıdır bence her ne kadar puan açısından zayıfmış gibi gözüksede (Sadece 3 puan),1980'de Ajda PEKKAN'ın seslendirdiği PETROL şarkısı bir nebze ses getirmiş,doğu ezgilerini içinde barındırması ve ne alaka diyebileceğimiz bir şekilde FAS'ın yarışmaya katılıp bize 12 puan vermesiyle zincirlerimizi biraz da olsa kırmışız.Zaman zaman ülkenin yarışmaya verdiği önemden dolayı,yarışma sonrası bazı kariyerler sona ermiştir maalesef,Rahmetle andığım büyük ses Çetin ALP bu düzenin kurbanlarındandır fakat 1983'de yarışmada seslendirmiş olduğu OPERA şarkısı, kötü şarkı sınırını aşan bir şarkıdır.1985 yılında Mazhar-Fuat-Özkan'ın seslendirdiği Aşık Oldum (Diday Diday day) Fas dışında bir ülkeden (İsviçre) 12 puan almış ilk şarkıdır ve Mazhar-Fuat-Özkan'a M.F.Ö denmesinin kapılarını açmıştır.
Yarışmaya olan ilgimizin azalması ile başarı elde etmemiz arasında TERS ORANTI mevcut.Şöyle ki benim gibi yarışma günlerini Bayram havasında yaşayan biri bile 1997'de Şebnem PAKER'in DİNLE şarkısı ile 121 puan alarak 3. olduğu haberini okulda arkadaşlarından öğrenmiştir:) İlginin azalmasının yanında Halk oylamasının da kısmen olaya girmesi Gurbet'çi katkısını tavan yapmış ve bu şekilde kötü gidişe dur dememizi beraberinde getirmiştir.Müziğin teknolojiye ayak uydurması,elektronikle güçlenmiş sesler ve her yeniliğin bize de zamanında ulaşmasının yanında tanınmış isimleri yarışmaya göndermek politika haline dönüşmüştür.2003 yılında Letonya'nın Başkenti Riga'da bir hayal gerçek olmuştur ve yıllardır başarısızlıkların boynunu büktüğü bizler ''ohh be sonunda'' diyerek rahat bir nefes almışızdır.Sevgili Sertab ERENER inanılmaz bir sahne performansı ve müthiş bir kareografinin eşliğinde söylediği Everyway That I Can (yapabileceğim her şekilde) isimli şarkısıyla Belçika'nın önünde mutlu sona ulaşmıştır.(Ne Mutlu Bize)...
Geldik en eğlenceli kısma (en azından benim için) .Video paylaşım sitelerinde gezerken denk geldim Tüm şarkılarımızın olduğu bir videoya ve yazının çıkış noktası oldu benim için.Üşenmedim hepsini dinledim (bazılarını tahammül edebildiğim yere kadar) .Şimdi 1975'den günümüze kendi Müzik zevkim doğrultusunda,sevdiğim ve sevemediğim:) şarkıları yazacağım.Sonra da ''pamuk eller klavyeye'' deyip sizin fikirlerinizi soracağım:)
Benim için Liste Başı Şarkı,yarışmayı canlı izleyecek yaş da olamasam da (sadece 2 yaşında) sonradan dinleyip sevdiğim Seninle 1 Dakika'dır.Sıralamam da şu şekildedir 1-Semiha YANKI-Seninle 1 Dakika(1975)..2-Şebnem PAKER-Dinle(1997)...3-Sertab ERENER-Everyway That I Can(2003)...4-Klips ve Onlar-HALLEY(1986)...5-KAYAHAN-Gözlerinin Hapsindeyim(1990)...6-MANGA-We Could Be The Same(2010)...7-ATHENA-For Real (2004) 8-M.F.Ö-Diday Diday Day(1985)
Diğer kategoriyi AKILLARA ZARAR olarak sınıflandırıp herhangi bir sıralamaya tabi tutmadan yazacağım:) 1982-NECO-HANİ,1983-Çetin ALP-OPERA,1987-Seyyal TANER-Sevgi Üstüne,1989-GRUP PAN-BANA BANA,2005-GÜLSEREN-RİMİ RİMİ LEY.Akıllara zarar kategorisinin videolarını bulup izlemeniz şiddetle tavsiye edilir:)
NOT: EROVİZYON'a katılım gösterdiğimiz şarkıları hatırlamak ya da dinlemek isteyenler için tüm şarkıları bulabileceğiniz bir link ekleyeceğim.Hepinize iyi haftasonları ve Sevgiler...http://videomuzik.org/makale/turkiyenin-simdiye-kadar-katildigi-tum-eurovision-sarkilari
YORUMLAR
Değerli TRAPPER_4EVER Eurovision Şarkı Yarışması'nı hatırlamak adına çok güzel, kronolojik bir yazı olmuş. Ellerinize sağlık. Her ne kadar besteyi batı özentisi olarak değerlendirsem de (tamamen kendi görüşüm) güfte ne güzeldir değil mi?
Sevmek bir ömür sürer sevişmek bir dakika!!!!
Benim için de liste başı bu şarkıdır.
Ülke olarak kendimizi kanıtlamak adına bu tip yarışmalara "değerli" lerimizi sokup, bitiriyoruz ya onları, gülüyorum sadece. Bu gibi eğlence amaçlı yapılan yarışmalarda, kendimizi strese sokarak, sıkarak, hırpalayarak yarışmanın ne anlamı var ki... Hatırlayanınız var mıdır Hadise isimli şarkıcının yarışma sonrasında stresten kaynaklı geçirdiği rahatsızlığını...
"İnsan yarıştırmaktır" bu. Ki bana göre "Horoz dövüştürmek" ten bir farkı yoktur. Yaşını başını almış, belli bir konumda olan şarkıcı-sanatçı' larımızın bu gibi yarışmalara katılmaları abes geliyor bana. Bırakın gençler katılsınlar, eğlensinler. Ama bir eğlence olduğunu unutmasınlar... "
demek geliyor içimden. Çok şey söylemek geliyor içimden. Kızıyorum, elimde değil.. Yine de katılımcıların emeklerine sağlık, hepsi kendi alanında benimsenmiş hoş şarkılar.
Tabii senin de kulaklarına sağlık... :)
!RAHATSIZ arkadaşım öncelikle yorumun ve rumuzun inanıılmaz paralellik gösteriyor,seçiminden dolayı kutluyorum seni:).Bu tip yorumlar bazen benim,bazen de başka arkadaşların yazılarında çıkıyor,her zaman da şu cevabı veriyorum ''böyle bir iddayı dillendirip ispat edemeyen kişinin haysiyetinden şüphe duyarım'' .Belki yanıt vermek çok gerekli değil ama,seninle ilgili de aynı düşüncedeyim.Birazcık haysiyetin varsa okuduğunu iddaa ettiğin o yazıyı buraya taşır ispat edersin.Ayrıca ''yine'' ifadesini kullanmışsın,Sana ''yine'' dedirten diğer,sözde ''kopyalayıp yapıştırdığım'' yazılarında orjinallerini bekliyorum,getir ki haysiyetinden başta ben olmak üzere şüphe duyanlara KAPAK olsun:).
Ha sakın ''ama ama ama Dergi'yi unuttum,hatırlamıyorum,nerelere giderim,nasıl bulurum'' deme.Teknolojinin nimetlerinden faydalan,idda ettiğin şey doğruysa zaten mutlaka ulaşırsın,ha gayret:)...Mutlaka ''cevap vermek bile gereksiz'' diyenler olur aranızdan ama,''emek'' konusu önemli,daha önceden başka arkadaşlara yapılan bu tür alt yapısı olmayan yorumlara da benzer tepkiler vermiştim,tutamıyorum kendimi ne yapayım:).Sevgiler...
Hadise yi ve Kenan Doğulu yu unutmuşuz ama olmaz ki;) özellikle Hadise unutulur mu:))) Sertap Erener'i alıorum gerisini çöpe atıorum...özellikle Can Bonomo'yu ve Yüksek Sadakat'i hatırlamak dahi istemiorum...Ama yine de emeğe saygı...Nabim benim müzik anlayışım da bu...
Trapper;) Saygılar efendim.....
Valla ellerin nineleri bile eurovision da derece aldı ya, ben daha ne diyim:D Videoları izlerken çok güldüm bazılarına da tahammül edemeyip kapattım. Sertab Erener - ‘Everyway That I Can’ ile cidden muhteşemmiş. Ben bu yarışmaları hiç izlememiştim. Kenan Doğulu - Shake It Up Shekerim i hatırlıyorum bide geçen seneki, Can Bonomo - Love Me Back i. Şarkı seçiminde mi başarılı değiliz, sanatçı mı anlayamıyorum. Aslında gönderecen Tarkan'ı alsın gelsin ödülü ama oda pek tenezzül etmiyor sanki. Bide şey dikkatimi çekti. Gönderdiğimiz sanatçıların çoğu suratsızmış:D Mesela Kenan Doğulu sevimli tavrıyla ne çok sempati toplamıştı. Sertap Erener deseniz yine öyle ama diğerleri ıhhh. Alın işte Rusya. Gönderdi ninelerini ikinci oldu. Hepside çok sevimli duruyordu. Bence buda önemli. İzleyiciye sevimli, sempatik gelemiyor bizimkiler. Şarkıyı bir kere çok donuk, ruhsuz okuyorlar. Enerjileri tükenmiş gibi. Oysaki Sertap Erener hem ordakileri hem de ekran karşısındakileri coşturmuştur. Ben bile şimdi izlerken coştum:D Yatmadan bir daha izliyim bari.
Paylaştığın link kendi adıma çok faydalı oldu. Katıldığından haberim bile olmayan isimler ile karşılaştım. Bunun için Teşekkür etmek isterim. Kültür bilgisi eksik yanlarımdan birisine destekte bulundun. Hemen hemen hepsini dinlemeye çalıştım. Eurovision Şarkı yarışması çok farklı sistemde işliyor. Ne yazık ki kişisel beğenilerle 1. belirlenmiyor. Organizasyon, şarkı ritmi, kitleye hitap etmesi ve hangi kıtada, hangi ülkeye komşu olduğu çok önemli.
Bana göre;
_Kayahan- Gözlerinin hapsindeyim,
_Şebnem Paker- Dinle,
_Sertab Erener- Everyway that ı can,
_M.F.Ö- Diday Diday Day,
_Semiha Yankı- Seninle 1 dakika,
Emek verip yine güzel bir bloga imza atmışsın. Seni Takdir ve Tebrik ediyorum Arkadaşım.
Kimisini gülerek, kimisine "Vay be! Nasılmış zamanında?" -Ajda, Nilüfer, Candan gibi- diyerek, kimisine de, "Arkadaş bu TRT bizi kandırmış galiba. Oraya bir adam oturtmuşlar, her yıl zamanı gelince, bu hep aynı olan adam şarkıya benzer aynı bir şeyleri piyasaya sürüp birilerine söyleterek yarışa yollamış sanki." diyerek baktım. Çünkü o kadar amorf şarkının aynı müzisyen paydasında buluşması zor gibi.
Bir ara benim zavallı bilgisayar bile protestoya geçti sanırım ki dondu kaldı öyle. Aç dersin açılmaz, kapat dersin kapanmaz, küstü bana.:) Hepten kapadım ben de, aklı başına gelince açtım.:)
Şarkılar böyle de ya kıyafetler, tanıtım filmleri? Uçan halı gördüm bir ara.:) Sonra arka plandaki dansçılar, vurmalı, vurmamalı çalgıdan sorumlu şirinlikçi arkadaşlar.:)
Ha bizimkiler böyleyken, ötekiler sanki pek mi matahtı? Tabii ki hayır.
Dediğin gibi, zamanında pek heyecanlanırdık, hatta ilk zamanlarda sokaklarda araç kalmaz, evlerde toplanılır, çaylar, kekler hazırlanır, başlayınca da çocuklara "Sus, sus" ikazları sık yapılır, pür dikkat tv.ye odaklanılırdı. "Türkiye" dendiği zaman "Aaaa! Çıktı,çıktııı!" diye heyecan pörtlemesi yaşanırdı. Tabii bittiğinde, her biri müzik otoritesi haline geçiveren izleyicilerin uzun uzun görüşleri başlardı bu defa da.
Şarkıların şarkı olmadığını, puanlamanın sırf politikaya endeksli olduğunu anlamaya başladıktan sonra izlemez oldum. Son bölüm olan puanlama kısmını incelemek amacıyla bakar oldum.
Bu yarışma," Ismarlama sanat olmaz" ve "Sipariş oy komşu kapısına varır"ın ıspatı olarak yer tuttu aklımda.
Yine de kendi farkını konuşturanlar var tabii bence de; başta -ses, yorum,şarkı ve görseliyle- Sertab, sonra -ben o zamanlar canlıydım Trapper'cim, gördüm.:))- Semiha Yankı,Kayahan, MFÖ, Mor ve Ötesi beğendiklerim. Can Bonomo da sevimli gelmişti bana.
Ama hep derim; "Bu yarışmaya Tarık Mengüç gitmeli. Hele bir de Şakşuka'yla gitseydik,kesin 1.lik cepteydi.":) -Güldüğüme bakmayın ciddiyim.-
Yakışanı budur çünkü.
Geçmişe yolculuk için teşekkürler.
Sevgiler
"Okudum vaktim boşa gitti" isyancılarına not:
Arkadaş, burada ya oynayacaksın, ya iki satır okuyacaksın, bunu bile bile geldin. Yazının başlığı belli. Yani seni duyan da, o vakitte Dünya'yı kurtaracak adımlar atmış olacağını sanır. :)))