Yazıdaki, "son defa" diyen kahramana sesleniyorum:
İnsanın en azından 'son defa' deyip tüm güzel duygularla birlikte anabileceği bir sevdiğinin olması ne güzeldir değil mi yanındadır ya da değildir. Bu duygulara değen birilerinin olması ne güzeldir değil mi. Sonra o değenlere şarkılar, şiirler yazılması...
Hep ama hep özlemek isterdim değeni. Özleyip, adına yazılar yazmayı, onu şekillendirmeyi her kelimede, cümlelere sığdıramamayıp taşırmayı... Satır satır onu anlatmayı, cümlelerin yetmeyip sonuna üç noktaların bırakıldığı satırlarda özleneni anlatmayı ne çok isterdim. O'nu, 'değen' özleneni. Şahsına her özlemden kaynaklı hareketlerimin değdiği özleneni. Onu anmayı, bakın böyleydi benim sevdiğim demeyi. Ne çok isterdim özledim demeyi, gelmese bile, gelemese bile... Duyguların en güzellerini, en bakiresini ona saklamayı ne çok isterdim. Hayallerimi giydirmeden ona sunmayı, özlemlerimi ona anlatmayı ne çok isterdim; değen özlenene.
Kavuşmak olmasa bile sonunda, yarım kalmışlık olsa bile; ne çok isterdim değeni özlemeyi. Değseydi keşke be, değseydi. Özlemek vız gelirdi o zaman.
(Canlılığımı ve heyecanımı mazur gör, tutamadım kendimi. Özlediğini söylediğin, güzel duygulardan oluşma yorumlarımdan biriyle katılmak istedim yazındaki duyguya. Yarıda kestim yorumumu, geri kalanını word sayfasında sakladım, baktım çok uçmuşum 'hop' dedim kendime :) ).
Git dedi gidemedim.'' Gitme'' demedi ki..Ama ben kaldım, bilmedi gitmediğimi. Bilmedi her gece, her sabah selam verdiğimi...Gitmedim gidemedim. Keşkeleri hiç sevmedim oldum olası. Keşke ile başlayan cümlelerin sonunu duymayı hiç istemedim. Çünkü sonu hep hüzündü, başından belli olan keşkesiyle...Yılları atacağım bir bir dipsiz kuyulara, merhamet yok bu defa sızlayan yüreğime. Ama...Bekleyeceğim ömrüm doğsada karanlıklara, elbet bir gün aydınlanacak, elbet birgün yaşanacak,elbet birgün haykıracak özlemler, sevgiler, kavuşmalar....
Bu yazıya anca iki kelimelik bir yorum yapabilirim; Dağladın yüreğimi.
Gönlün ne kadar şık sen ondan haber ver?...Şöyle atıp koyu grileri - siyahları sabahtan,Sarı bir kaşkol atabiliyor musun boynuna ondan haber ver?.Koyma bir kenara yüreğini, aç kapılarınıGelene geçene yol verme girsin içeri amaa...Gömme başını toprağa bir çift güzel göz uğruna.Bilirim yine yeşerecek bir çiçek bulursun bir dalda, Ama aklını kaybedecek bir aşk varsa avuçlarında,Bırak aksın yollarına...
CAN YÜCEL
"Geçmişimizi bugüne taşıdığımız sürece, bugün yeni bir gün olmuyor. Geçmişin yükünden kurtulamadığımızda, her sabah yeni bir güne değil, düne uyanıyoruz..."
Yüreğimi acıttınız Trapper..
Sevgiler.
sırf şöyle mükemmel kelimeler yazmak için...bunları yazmaya hak bulmak için...duvara yazacaklarımı okumak için olsaydın...seni istemek çok zor...bide çok kolay...hiç olmadınki sana bir ortalama ilgim olsun...telefonum sen ve başkaları için hiç listelenmedi...bana mıhlanmış detayın yok...ama nolursa olsun sana bişeyler yazcam şimdi ey hayal...ey hiç bilmediğim gelecek...sana şimdi bişeyler yazacam...es kazayla bile çıksaydın karşıma...cesaret etseydim bende karşına çıkmaya...olmaz dimi...olabilmeli ama ya...cık mı...bencedemi acaba...dedimya kurgunu bile yapamıyom...hiç olmayana şiirmi yazılmalı yoksa konuşulmalımı onu bile bilmiyom...sen hep yoktun...buradaki bu kadar kelimem neden hep yok olmasınki...debisi belirsiz mısra dalgalarında sana sörf yaptırmayı bende biliyorum...ama yoksunki...kedi gibi sudan kaçıyorsun...bizdede böyle işte...
Güzeldi ...Bir beyin (ki beyefendi yazarlar ve şairlerin sayısı oldukça fazladır -buna rağmen -duygu boyutunda beyler pek samimi bulunmazlar)aşka ve sevgiye bu şekilde bakışını ayakta alkışlıyorum...
Ayrıca özdürün yorumuda çok güzel. Ellerinize sağlık her ikinizinde...Ve maskemden bir dua size ; rabbim yüreğinize göre versin ve verdiğine de gönlünüzü razı etsinn...
Çok değil, daha iki gün önce bizlere kahkahalar attıran kalem,
şimdi de darmadağın etti bıraktı.
Çok etkileyici olmuş. "Ahaaa! İşte böyle olmalı" dedirten olmuş ki dedirtmişsin de. Yorumlara baktım da, tek değilim etkilenmişlikle çakılı kalan.
Çok renkli bir adamsın sen.
Bu yüzdendir ki, yazdığın her cümle okuyanın ruhunu da yeni yeni yerlerde gezdiriyor.
Bu yüzdendir ki, her yazdığını çok severek okuyorum. Bu yüzdendir ki, sayfada rumuzunu gördüğümde, "Bakalım bu defa nerelere gideceğiz?" heyecanıyla okumaya başlıyorum.
Yani, hem sürpriz değilsin, hem de müthiş sürprizler hazırlıyorsun.
Böyle kısacık, küçücük yer kaplayan ama içi dopdolu satırları ayrı bir hayranlıkla okuyorum.
Zordur az sözle kocaman kocaman dünyalar açmak.
Tabii ki çok zordur böyle adam gibi sevmek.
Teşekkürler varlığın için, o varlığı bizlerle paylaştığın için.
Sevgiler
Defa'larca Son demek geldi içimden ... paylaştığın can alıcı o cümlelerden sonra.
Yüreğin kabarmış Trapper; 3 vakte kadar sana yeni bir başlangıç görünüyor:)
Bazen arzularımızın gerçekleşmesi bizi mutsuzda edebilir..Allah dualarımızı kabul ediyorsa bu inancımızı artırır , Geciktiriyorsa sabrımızı artırır..Eğer kabul etmiyorsa bilelim ki bizim için hazırladığı çok daha güzel şeyler var. Yaradan ihmal değil imtehan eder..Ama yazınızda görüyorum ki son noktada biri var..<< o olsun da mutsuz olayım..>>durumu var...Yani sözün bittiği yer.. arzularınızın gerçekleşmesini diliyorum ozaman. sevgiler. paylaşımınız için tşk.
Ah Trapper AH....... şu an bana defalarca boş çerçeveyi dinlettin bu bloğunla.yüreğine sağlık
hani şarkıda bırakmaaaaaaa elllleerimiiiii diye giriş kısmı var ya :((( haydi sende aç dinle
Bırakma ellerimi
Bırakma yalnız beni
Son defa seyredeyim
O yaşlı gözlerini
Artık bülbül ötmüyor
Gül dolu pencerede
Yalnız hatıran kaldı
Ah boş kalan çerçevede
Aşkların en güzelini
Yalnız sende bulmustum
Son defa seyredeyım
O yaşlı gözlerini
Artık bülbül ötmüyor
Gül dolu pencerede
Yalnız hatıran kaldı
Ah boş kalan çercevede
SON DEFA, görsem seni kaybolsam yüzünde, benim olsan uyansan yanımda'' diyerek teslim edeceğim ruhumu...ifadeler çok hoş ve yerinde oldugunu düşünerek umarım arzularaınız gerçekten size saygı ve sevgi duyan kişi için olması dilegiyle sevgiyle kalın GÜL.
Hayatta en zor şeydir ( Kabulleniş ) konu ne olursa olsun.Haklı yada haksız,suçlu yada masum,mutlu yada mutsuz,özgür yada mahkum,ilk yada son vs.vs.
Önemli olan bunların tamamını içine sindirip inkara kalkışmayıp Kabullenmek.
Yapabilene ve Bununla Yaşayabilene Helal Olsun.
Son defa bendemi bi düşünsem acaba ! Emeğine sağlık.
Yazdıklarınız herkesin içini dağlamış (( fakat bana hiç inandırıcı gelmedi neden mi ? gamyun da SON DEFAlar bitmez de ondan, kusura bakmayın...!
Hepinize yorum katkılarınız için teşekkürler.Sadece tek bir konuya değinmek isterim.Burada yazılan yazılar genelde yazan kişinin hayatından kesitler olarak yorumlanıyor.Tabi ki yaşanmışlıklar vardır bunların içinde fakat takdir edersiniz ki bir de ''kurmaca'' vardır.Bugüne kadar tüm yazdıklarımı kendi hayatımdan kesitler olarak görürsek ortaya tadına bakılmayacak bir çorba çıkar:).Yazılan her yazıyı yazan kişiye yoranlara şu soruları sorabilirim.Bilim-Kurgu bir deneme yazsam ve Uzay'dan bahsetsem acaba ,Uzay'da ne işin vardı diye soru gelir mi? Ya da bir tiyatro oyununa gittiğinizde sahnedeki oyunculara ''yanlış yapıyorsun,böyle davranmamalısın'' der misiniz? Ya da bir kitap okuduğunuzda,hikayeyi direk yazarın hikayesi olarak mı yorumlarsınız?.Elbette ki vardır otobiyografiler,hatırlar fakat yazan kişi ''bu benim hikayem'' demedikçe kurgu olarak düşünmeliyiz görüşündeyim.Diğer türlü timewarner gibi ''gamyun'da son defalar bitmez'' şeklinde ya da ''inandırıcı'' gelmedi şeklinde yazıdan tamamen alakasız yorumlar yapabiliyoruz.Daha geniş perspektiften bakmak daha doğru olur kanaatindeyim.Ahmet Kaya'nın ''Giderim'' şarkısını dinleyip.''Hayır bu hiç inandırıcı değil,sen giderken kafana sıkamazsın'' derim diyorsanız, o zaman benim için sözün bittiği yerdir:)Hepinize sevgiler ve iyi haftasonları..
Sevgili Trapper yazdıklarınızla sizi özdeşleştirmemize niye kızıyorsunuz .
Sonuçta bu yazılar sizin çocuklarınız ...yani demem o ki sizin zihninizden dökülüyor
...Ya tabikii kurgu sadece hayalle ve zihinde canlandırmakla alakalı bir durumdur. Ama bizde sizlerin arkadaşı olarak içtenliğimizden iyi dileklerde bulunup çiçek böcek gönderiyoz Ki daha bi hevesle yazın .Yoksa evde kaldı bu gençler dua edelimde kurtulsunlar mantığı yok ki. Sanalda başka ne gönderilir ki. Reelde tanısaydık bağdan topladığımız bi sepet üzümü gönderirdik .Ya iyi tamam kıllık ve mikropluk yapıyom itiraf ta ediyom.
(not:
nin mahcubiyet ikonu olduğunu sanıyom ,doğru mu bilmiyom çünkü bende çıkmıyo elit diilim)
MASKEM:) Estağfurullah,Aşk Olsun ve ne haddime demek istiyorum ''kızmak'' konusuyla ilgili.Hiç olur mu öyle şey? .Benim ki sadece genel bir değerlendirme idi,sadece kendi yazılarım için değil,tüm yazılar için yaptım o açıklamayı.Çünkü bazen KURGU-GERÇEK durumları yanlış algılara yol açabiliyor.Bu arada bende Elit değilim,çok çalıştım ama ben de bir türlü terfi edip te elit olamadım:(.Sevgiler...
Son defa :'' Her son bir başlangıçtır'' çok doğru bir söz fakat son defa deyince tekrarlanışı ifade ediyor,defalarca yaşanabilirlik,bu çaresizliğe düşenlerin vay haline.
Bu şarkı benim içinde çok anlam ifade ediyor ellerinize, kurgu üreten beyninize sağlık sayın büyüğüm.
Benimde bir aşk hikayem vardı ve bi çok kez bu şarkı gibi son, baş, son, baş ,koptuğu yerde düğüm atıp tekrar ileri ve bir zaman sonra düğümler tutmamaya başlıyor,tıpkı ''bitkisel hayata giren hasta'' gibi ,başı sonu olmayan bir yaşam savaşı gibi, kısacası sevgi yorucu bir eziyete dönüşebiliyor.Sizinde söylediğiniz gibi ruhumu teslim ettim fakat şekli farklıydı fişi çektik nefes bitti ,savaş bitti ,öykü bitti ,geriye kalansa anılar,anılar,anılar...
İyiyim ben
Hem sen tanırsın beni
Ne yapsam ne söylesem
O geç kalmışlık hissi
Son defa görsem seni
Kaybolsam yüzünde
Son defa yenilsem sana
Hiç anlamasan da
Son defa benim olsan
Uyansam yanında.
YORUMLAR
İnsanın en azından 'son defa' deyip tüm güzel duygularla birlikte anabileceği bir sevdiğinin olması ne güzeldir değil mi yanındadır ya da değildir. Bu duygulara değen birilerinin olması ne güzeldir değil mi. Sonra o değenlere şarkılar, şiirler yazılması...
Hep ama hep özlemek isterdim değeni. Özleyip, adına yazılar yazmayı, onu şekillendirmeyi her kelimede, cümlelere sığdıramamayıp taşırmayı... Satır satır onu anlatmayı, cümlelerin yetmeyip sonuna üç noktaların bırakıldığı satırlarda özleneni anlatmayı ne çok isterdim. O'nu, 'değen' özleneni. Şahsına her özlemden kaynaklı hareketlerimin değdiği özleneni. Onu anmayı, bakın böyleydi benim sevdiğim demeyi. Ne çok isterdim özledim demeyi, gelmese bile, gelemese bile... Duyguların en güzellerini, en bakiresini ona saklamayı ne çok isterdim. Hayallerimi giydirmeden ona sunmayı, özlemlerimi ona anlatmayı ne çok isterdim; değen özlenene.
Kavuşmak olmasa bile sonunda, yarım kalmışlık olsa bile; ne çok isterdim değeni özlemeyi. Değseydi keşke be, değseydi. Özlemek vız gelirdi o zaman.
(Canlılığımı ve heyecanımı mazur gör, tutamadım kendimi. Özlediğini söylediğin, güzel duygulardan oluşma yorumlarımdan biriyle katılmak istedim yazındaki duyguya. Yarıda kestim yorumumu, geri kalanını word sayfasında sakladım, baktım çok uçmuşum 'hop' dedim kendime :) ).
CAN YÜCEL
"Geçmişimizi bugüne taşıdığımız sürece, bugün yeni bir gün olmuyor. Geçmişin yükünden kurtulamadığımızda, her sabah yeni bir güne değil, düne uyanıyoruz..."
Yüreğimi acıttınız Trapper..
Sevgiler.
Güzeldi ...Bir beyin (ki beyefendi yazarlar ve şairlerin sayısı oldukça fazladır -buna rağmen -duygu boyutunda beyler pek samimi bulunmazlar)aşka ve sevgiye bu şekilde bakışını ayakta alkışlıyorum...
Ayrıca özdürün yorumuda çok güzel. Ellerinize sağlık her ikinizinde...Ve maskemden bir dua size ; rabbim yüreğinize göre versin ve verdiğine de gönlünüzü razı etsinn...
şimdi de darmadağın etti bıraktı.
Çok etkileyici olmuş. "Ahaaa! İşte böyle olmalı" dedirten olmuş ki dedirtmişsin de. Yorumlara baktım da, tek değilim etkilenmişlikle çakılı kalan.
Çok renkli bir adamsın sen.
Bu yüzdendir ki, yazdığın her cümle okuyanın ruhunu da yeni yeni yerlerde gezdiriyor.
Bu yüzdendir ki, her yazdığını çok severek okuyorum. Bu yüzdendir ki, sayfada rumuzunu gördüğümde, "Bakalım bu defa nerelere gideceğiz?" heyecanıyla okumaya başlıyorum.
Yani, hem sürpriz değilsin, hem de müthiş sürprizler hazırlıyorsun.
Böyle kısacık, küçücük yer kaplayan ama içi dopdolu satırları ayrı bir hayranlıkla okuyorum.
Zordur az sözle kocaman kocaman dünyalar açmak.
Tabii ki çok zordur böyle adam gibi sevmek.
Teşekkürler varlığın için, o varlığı bizlerle paylaştığın için.
Sevgiler
Defa'larca Son demek geldi içimden ... paylaştığın can alıcı o cümlelerden sonra.
Yüreğin kabarmış Trapper; 3 vakte kadar sana yeni bir başlangıç görünüyor:)
hani şarkıda bırakmaaaaaaa elllleerimiiiii diye giriş kısmı var ya :((( haydi sende aç dinle
Bırakma ellerimi
Bırakma yalnız beni
Son defa seyredeyim
O yaşlı gözlerini
Artık bülbül ötmüyor
Gül dolu pencerede
Yalnız hatıran kaldı
Ah boş kalan çerçevede
Aşkların en güzelini
Yalnız sende bulmustum
Son defa seyredeyım
O yaşlı gözlerini
Artık bülbül ötmüyor
Gül dolu pencerede
Yalnız hatıran kaldı
Ah boş kalan çercevede
Önemli olan bunların tamamını içine sindirip inkara kalkışmayıp Kabullenmek.
Yapabilene ve Bununla Yaşayabilene Helal Olsun.
Son defa bendemi bi düşünsem acaba ! Emeğine sağlık.
Bu şarkı benim içinde çok anlam ifade ediyor ellerinize, kurgu üreten beyninize sağlık sayın büyüğüm.
Benimde bir aşk hikayem vardı ve bi çok kez bu şarkı gibi son, baş, son, baş ,koptuğu yerde düğüm atıp tekrar ileri ve bir zaman sonra düğümler tutmamaya başlıyor,tıpkı ''bitkisel hayata giren hasta'' gibi ,başı sonu olmayan bir yaşam savaşı gibi, kısacası sevgi yorucu bir eziyete dönüşebiliyor.Sizinde söylediğiniz gibi ruhumu teslim ettim fakat şekli farklıydı fişi çektik nefes bitti ,savaş bitti ,öykü bitti ,geriye kalansa anılar,anılar,anılar...
İyiyim ben
Hem sen tanırsın beni
Ne yapsam ne söylesem
O geç kalmışlık hissi
Son defa görsem seni
Kaybolsam yüzünde
Son defa yenilsem sana
Hiç anlamasan da
Son defa benim olsan
Uyansam yanında.