SOKAK ÇOCUĞU...
20 Ekim 2012, 15.48 A- A+Çocukluğuma ait anıların içinde öyle garip , öyle inanılmaz şeyler var ki , aklıma geldikleri zaman kimi neşelenmeme neden oluyor ; kimi gururlandırıyor. Bir o kadar da hüzün veren şeyler var aralarında…
Şimdi desem ki size ben; çocukluğumda anneannemin evinin yanındaki çöpten , birileri tarafından atılmış eski kitapları toplayıp eve gittim ve bir hazine bulmuş kadar sevindim ,kaçınız inanırsınız bana? Dünyaları bağışlasanız o çocuk kalbimle daha fazla coşamazdım inanın. Annemin feryatları arasında , elime aldığım bir bezle; nadide bir eşyayı silermiş gibi özenle tozlarını silip ; minik , cilaları çıkmış; hafiften bir ayağı sallanan, çalışma masama (!) yerleştirdim onları...
Kitapların çoğu; çocukluğumuzun unutulmaz hikayelerini yazan ‘’ KEMALETTİN TUĞCU’ ya ‘’ aitti. Hafızamda kalan birkaçı GARİP, SOKAK ÇOCUĞU, KÜÇÜK BESLEME, ÜVEY BABA ve MERCAN KOLYE idi. Daha fazlaydılar aslında ama yıllar geçti üzerinden ve hafızamda kalanlar bunlar…Yatağımın kenarına oturup hayranlıkla onları seyrettiğimi ; bunları atanların nasıl kıyıp da çöpe atabildiklerini esefle düşündüğümü hatırlıyorum …Aman allahım bu kitaplar artık benimdi ve ben onları okumak için sabırsızlanıyordum. O yıllardaki geçim zorlukları nedeniyle öyle sık sık kitap alıp okuma şansımız olamadığından hiç unutmuyorum arkadaşlarıma yalvarıp evdeki hikaye kitaplarını okumam için bana getirmelerini isterdim. Özellikle erkek çocukları bu zaafımı hep kötüye kullanır benden ne koparırlarsa günün kazancı sayarlardı. Az mı bilyelerimi onlara kitap karşılığı vermişimdir…Az mı topacımı bir haftalığına onlara rehin bırakmışımdır … Ya da az mı cebimdeki harçlığı verip onlar yemiş yerken uzaktan onları seyretmişimdir!!!!!
Belki , beni bu yazıyı yazmaya iten sebep nedir diye düşüneceksiniz? Yine okuma aşkı , yine okuma açlığı…Arkadaşlarla konuşurken biri ‘’ merak ediyorum ‘’ dedi. ‘’İnsanların kütüphanelerindeki en eski kitap hangisi acaba diye ‘’ . Mertçe söylemek gerekirse hiçbirimiz bu soruya net bir yanıt veremedik. Ancak bir dahaki buluşmamızda bakıp diğerleriyle paylaşmaya söz verdik.
Eve varır varmaz ilk işim canım kütüphaneme koşmak oldu.. Nazım hikmetler , Zülfü Livaneliler , Yaşar Kemaller mi ararsınız; yoksa Halide Edip Adıvar mı..Ayşe Kulin , Hanefi Avcı, Elif Şafak, Gülten Dayıoğlu, Halit Z. Uşaklıgil , Kerime Nadir ve daha nicelerini mi?Genç kızlığımın vazgeçilmez romanlarının yazarı Barbara Cartland’ ı yazmadan geçemiyeceğim.. Onun kitaplarındaki kadın karakterlerin yerine kaç kez kendimi koyup, oymuşçasına aşık olup, sevişip hatta üzülüp, mutlu olduğumu hatırladım sonra …Amaaaaaaaaaaa bir tanesi vardı ki o işte en kıymetli ve en eski kitabımdı kütüphanemdeki.
Yıllar içerisinde , benim gibi okuma sevdalısı olanlara dağıttığım ve çöplerin arasından toplayıp eve getirdiğim ‘’’Kemalettin Tuğcu ‘’ kitaplarından birisi hala kütüphanemdeydi ve fark ettim ki o benim kütüphanemin en eski, en gözde, en nadide kitabı idi …SOKAK ÇOCUĞU idi kitabın adı. Sayfalarını yavaşça çevirdim. Eskimiş sayfalarının kokusunu ;çocukluğumdaki özlenmişliklerin kokusunu içime çekercesine deri derin içime çektim. Taaaaa yıllar öncesine , çocukluk yıllarıma gittim dakikalarca ve ocaktaki mercimek çorbasının yanık kokusu burnuma gelene kadar; sokak çocuğunu ve onun hazin öyküsünü ; o yıllardaki çocuksu hislerimle yeniden hatırlamaya çalıştım…
Hepinize kitaplarla bezenmiş bir dünya diliyorum…..
YORUMLAR
Merhabalar Strawberry
Sanirim sizinle ayni yaslardayiz ve o dediginiz o kitaplari bende zevkle okudum. Agir klasik Rus, Ingiliz, Fransiz klasiklerinin arasinda Barbara Cartland cerez gibi gelirdi ve hayallere dalar giderdik genc kizligimizda. Hala o eski klasikleri özlüyorum. Simdiki genclik sanirim ne Kemalettin Tugcu ne de Ömer Seyfettin gibi cocuklugumuzun vaz gecilmez yazarlarini biliyor ve taniyor.TV olmamasi insanlari okumaya iterdi maalesef TV. ve internet oyunlari bunlari öldürdü...
Güzel yaziniz ve paylasiminiz icin cok tesekkürler.Güzel günler dilerim.
Sevgili My_Freedom.....
Sanırım siz de 60 lı yılların kuşağındansınız....Ne güzel günlerdi o çocukluk günleri...Keşke geri dönme şansımız olabilseydi. Keşke genç kızlıgımıza dönüp o aşk kokan hayalleri yine kurabilseydik....
SEVGİLİ XXklavuzXX ; YAZILARIMI TAKİP EDİYOR OLMANIZ MUHTEŞEM BİR DUYGU...Ahhhhhh H O TOMMİKSLER TEKSASLAR ZAGORLAR YOKMU?? Utandım kız(!!!) başıma yazmaya.....hehehehhhhhhhhhhhh çantamda ders kitabından çok bunlar vardı biliyormusun?
yorumlarınız için teşekkürler......( STRAWBERRY )