Sivri Dillerimiz....
15 Kasım 2012, 19.47 A- A+Üniversite yemekhanesine giren öğrenci
Tüm yerler dolu olduğu için, gidip
Profesörün oturduğu masaya oturmuş.
Profesör kaşlarını çatarak;
'' öküzlerle kuşlar ayni masada oturamaz!! ‘’ demiş,
Öğrenci:’’ O zaman ben uçuyorum!!’’ demiş.
Profesör cevaba çok sinirlenmiş,
Sınavda öğrenciye takmış.Ve, sınavının başarısız geçmesi için
Elinden geleni yapmış.
Yalnız, sınavdaki tüm soruları öğrenci;
Mükemmel bir biçimde cevaplamış..
Profesör öğrenciye:
‘’Sana bir soru soracağım ‘’ demiş,
‘’Yolda yürürken 2 torba bulduğunu hayal et,
Birinde akıl var
Diğerinde ise para var.
Hangi çuvalı alırsın ?’’
Öğrenci: ‘’Para olan çuvalı seçerdim’’
Profesör: ‘’Ben akıl olanı seçerdim ‘’ demiş.
Öğrenci: ‘’Normal, kimde ne eksikse onu seçer’’
Profesör çok sinirlenmiş,
Öğrencinin not defterini almış; içine,
‘’ÖKÜZ’’ yazmış.
Öğrenci nota bakmadan odadan çıkmış,
Bir dakika sonra öğrenci kapıyı aralamış ;
‘’ sayın profesör , imzanızı atmışsınız da notumu yazmaya unutmuşsunuz’’ demiş,
Yukarıdaki alıntıda vurgulanmaya çalışılan sizlerin de anladığınız üzere, profesör ve öğrencinin , sivri dillerini nasıl yarıştırdıkları. Kim ötekini incitecek, kim diğerinin onurunu zedeleyecek diye nasıl çırpındıkları..Hayatın her kesiminde bu tür insanlara rastlamak öyle olağan ki artık. Tamam açıksözlü olmak güzel de ; açık sözlü olmakla, sivri dilli olmayı karıştırmadığımız müddetçe güzel . Öyle değimli?
Goethe;’’arılar bile en tatlı balın zehirli çiçeklerde olduğunu bilir ‘’ derken acaba, sivri dilli insanlar daha mı tatlıdır demek istemiştir? Hiç sanmıyorum ve naçizane fikrim olarak böyle bir söylemi reddediyorum.
Ahlaki değerler içinde olduğu müddetçe, karşımızdakinin onurunu zedelemedikçe, şahsına yönelik küfürler etmedikçe , söylemek istediğimizi kıvrılıp; bükülmeden , lafı uzatmadan en önemlisi de açık ve net olarak karşımızdakine söylemek; demokratik bir haktır diyorum ben. Ancak; sözümüzü esirgemeden , nereye gideceğini hesaba katmadan , umarsızca söylemek de nezaket kurallarına aykırıdır ve sakıncalı bir durumdur.Karşımızdakini üzmekten öteye gidemez.
Bazen ; öyle hassas konular oluyor ki değerli GAMYUN _ BLOG’ ta da galiba istemeden de olsa , ben de dahil çoğumuz sivri dillerimizi ortaya çıkarıp, düzeltilmesi zor söylemler içine giriyoruz. Kardeşçe, saygı çerçevesi içinde yazıp, yorumlamak varken; neyi paylaşamıyoruz anlamış değilim açıkçası..
NOT: Bu blog kimseyi hedef alarak yazılmış bir blog değildir . Herkes kıymetlidir ve herkes saygıyı hak etmektedir.Önemli olan saygıda kusur etmeme ve saygıya layık olmaktır.
Hepinize en içten sevgi ve saygılarımı gönderiyorum….(strawberry_06 )
YORUMLAR
Merhaba TEVAZU__ ;
Yazınız aslında her insanın kendine sorması gereken bir soruyuda birlikte getiriyor.
( Neden böyleyim-( iz ) ..?.Sivri dilli olmak çoğu zaman sosyal yada asosyal ortamlar içerisinde kendini bir başkasına kanıtlamak, kendi ego-larını rahatlatmak yada duygularını ezdirmemek amacı ile kullanılan ve bir çok kişinin bir iş yada bir olaya herhangi bir şekilde ( iyi - kötü ) tepkisini dile getirme arzusu olarak nitelendiriliyor.Bu olay günümüzde öyle çok yaygın olarak kullanılımaya başlandı ki ( Önplana ) çıkıp Heyyyyy ben burdayım demek adına yapılmış bir eylemden başka birşey değil de diyebiliriz.Kimi zaman sivri dilli olmak bizlere karşımızdakileri düşünceye sürüklenmesini veya o kişinin yaptıgı hatadan bir an önce geri dönmesini sağlamak amacı ilede kullanılan bir eylem olsada artık günümüzde okadar sivri dilli olmak yaygınlaştı ki hangi cümleyi nerde kullanacagımızı bile doğru dürürst ölçüp biçmeden karşımızdakilerin ne düşünüp ne hissedeceğini tartmadan laflarımızı yerli yersiz etrafa savurabiliyoruz.
Hz. Mevlana ne güzel söylemiş ;
Güvendiğimiz dağlara kar yağdığında,
En güzel çare :
Dağ ile kar'ı başbaşa bırakmaktır.
Gün gelip karlar eridiğinde,
Dağ yolumuzu gözlediğinde,
En güzel cevap ;
Başka bir dağdan selam yollamaktır...
Evet Hz.Mevlana'nın dediği gibi bir şekilde karşımızdakileri kırdıktan sonra elimizde kalan tek şeyin kendimizin yada karşımızdakinin yaptıgı hatayı anlamasını beklemek ( sabır ) etmek olmalıdır.Eğer ki karşımızdaki insanlar bizleri kırmak için hala uğraş veriyorlarsa ve bunu bir alışkanlık haline getirmişlerse size sadece şunu tavsye edebilirim..
Bırakın karşınızdakiler kendi cümleleriyle fırtınalar çıkarsın, öyle çok fırtınalar çıkartsın'ki gün geldiğinde sizin suskunluğunuzda kendi fırtınasında savrulup dursun..!
Nedim S.
Saygılar..
SİVRİ DİLLİ
O
Çok dürüst
bir çocuktu
çocukluğunda...
Ama biraz
sivri dilliydi...
Haklı olduğıu halde
başı bir türlü
dertlerden kurtulmuyor
en yakınlarından
bile
azar işitip
dayak yediği
oluyordu....
Sonunda dayanamadı
ve
hukukçu olmaya
karar verdi..._______________________(alıntı)
sevgili blogsever arkadaşlarım; __sonsuz__ ,
HorlayanBALIK ,WizarD___ ,denizvekumsal_35 , affe_benii, mes_fa ve
illa_ahu....yüzlerce teşekkürlerim sizlerin olsun. Bloguma zenginlik kattınız. Beni
onurlandırdınız...GÜZEL GÜNLER MUTLU YARINLAR SİZLERİN OLSUN.
BLOĞUMU OKUYAN HERKESE SEVGİLER GÖNDERİYORUM..............
selamlar sevgiler saykılar sunarım