Öğretmen kızı olmak...
23 Kasım 2012, 14.05 A- A+Yine bir 24 Kasım yaklaşıyor..Sensizliğin yıllarla katmerlendiği ,babamın ise hayatta oluşuna şükrederek beklediğim bir kutlama daha..Canım annem ve canım babam;sizlerin önce kızı sonra öğrencisi olmak onuru yaşattığınız için teşekkür ediyorum..
ANNEMMM…25 sene ben de dahil,7 yaşında minicik yürekler biraz korkulu-ürkek,biraz heyecanlı senin şevkat dolu ellerine teslim edildi..Bizlere ilk harflerimizi,cümlelerimizi,hikayelerimizi,şiirlerimizi sen öğrettin.. Sesin kısılmıştı bir gün..öksürüyordun..Dr amca sana teşhis koymuştu..”Hocanım tebeşir tozundan öğretmen hastalığı”…Sadece gülümsemiştin..Ülkemin çiçeklerini o kadar seviyordun ki,,faranjit de onların dikeni olsun demiş,yoluna devam etmiştin....Gülü seven dikenine katlanır idi; öyle ya..Katlandın da canım annem..Ama bak artık tebeşir- kara tahta yok..Öğretmen hastalığı da yok..Üzülme annem senin yetiştirdiğin öğretmen çiçeklerin dikenlere katlanmadan sevebiliyor artık ülkemin tüm çiçeklerini..Beni dünyaya getiren..Önce yuvamızda kanatlarının altında koruyan,sonra kara tahta başında bilimi,bilgiyi öğreten sevdiren kutsal kadın.. Seni çok seviyorum ve çok özledim Annem..Yokluğunun burukluğunda da olsa Öğretmenler günün kutlu olsun..
Veee BABAMMM ;Don Kişotum..Asi ve Mavi masal kahramanım benim..İlk ve ölümsüz tek aşkım..68 kuşağının yılmaz,dik duruşlu azimkar,köy enstitülerinin çiçeklerinden olan yüce gönüllü yiğidim..Bana türküleri ,şiirleri,edebiyatı,Mahzuni’yi,Nazım’ı,Atamızı,Cumhuriyetimizi sevdiren,3 kız çocuğu olup asla erkek evlat saplantısı duymadan bizlere geleceğin dik duruşlu kadını olmak yolunda kendine güveni aşılayan adam..Her zaman ben ve kız kardeşlerim ile gurur duyan güzel yürekli, küçük boylu dev adam..Önce babam,sonra lise matematik öğretmenim olan hayat rehberim.. Çok zeki bir adam olduğu halde,bir devlet adamının “benim memurum işini bilir,köşeyi döner”demesine rağmen bir türlü işini bilme,köşeyi dönme tekniklerini öğrenmeyi başaramayan inatçı dinazorum,idealist sevgilim..Babam..Aşkım..Arkadaşım....Herşeyim..İyi ki varsın ve iyi ki benim babamsın..Seninle her zaman gurur duydum..Duyuyorum..Duyacağım..Öğretmenler günün kutlu olsun ASİ ve MAVİ aşkım..
Vee Allahım..Sana sonsuz kere teşekkür ediyorum..Öğretmen bir anne ve babanın kızı olarak beni yarattığın için..Annem ve babamı seçtiğin için..Dünyaya beni sonsuz kere de göndersen yine bir öğretmen kızı olarak göndermeni,annemi ve babamı dilerdim..Biliyorsun değil mi?..Tüm zorluklarına,küçükken en ufak bir hevesimizde bile “dur kızım aybaşına az kaldı..maaşı alalım..az sabret” derken,buğulanmış gözlerine ve boğazlarına düğümlenip titreyen sesleri ile biz evlatlarını üzmek bahasına ret etmek zorunda kalır iken,boynumuzu büküp,o çocukça özentilerimizden için için ağlamamıza rağmen.
Veee bu günlere gelmeme emek veren tüm öğretmenlerim..ve ülkemin tüm çiçeklerine emek veren tüm EĞİTİM EMEKÇİLERİ
24 Kasım ÖĞRETMENLER GÜNÜ
Hepinize kutlu olsun….Saygılarımla..Hz ali’nin bir sözü ile yazıma son vermek istiyorum..
“Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum”…Hz.Ali…..
YORUMLAR
Bir toplumun gelişmesi ve kalkınması bilimdeki gelişmeleri kuşkusuz ki saygın öğretmenlere bağlıdır. Kazanılması gereken para, mal mülk şöhretten ziyade erdem ve bilgeliktir. Hele öğretmen bir anne babanın evladı olunca bunun heyecanı daha bir farklı oluyor. Yurdumuzda öğretmenlerin yaşam biçimi hak ettikleri yeri alıyorlar mı diye sorarsanız kesinlikle hayır derim.
Zeynocan senin aracılığınla Tüm ‘’ÖĞRETMEN’’ lerimize saygılarımı sunarım:
Zeynocan, harika bir yazı olmuş. Yüreğine sağlık.! Bende en az sizin kadar şanslı bir çocuğum..:)
Bende bir öğretmen anne babanın evladı olarak aynı duyguları besliyorum. Bugün onurlu ve dik durmayı öğrettikleri için, Hayata olumlu ve empati kurarak bakmayı öğrettikleri için, türküleri şiirleri ve edebiyatı sevdirdikleri için, en önemlisi sevgileri paylaşırken kıt davranılmaması gerktğini aksine sevgide güneş gibi olmayı öğrettikleri için, En önemlisi ATATÜRK sevgisi aşıladıkları için sonsuz kere sonsuz teşekkür ediyorum bende...
Öncelikle Anne ve babacığımın, tüm öğretmenlerimizin tüm eğitim gönüllülerimizin bu onurlu günlerini kutluyorum..
İyiki varsınız.!!
Sevgiyle kalın.!
Zeynocan ,
Bu manalı bir gün için çok güzel bir örnek teşkil etmişsiniz .Gerçek bir değer ve ışık olmuşsunuz.Ne mutlu size bu düşünceleride bizimle paylaştığınız için.Öncelikle öğretmenimiz Annenizin Nur içinde yatmasını,öğretmenimiz Babanızında nice sağlıklı günler yaşaması dileğimle.
Yazınızdan esinlenerek bir dörtlükte benden size hediyem olsum.
Ben çaresizliğin filizlendiği yerde ümit,
Korkunun mayalandığı yerde yürek,
Güçsüzlüğün güçlendiği yerde bilek olmak istiyorum.
Ben öğretmen olmak istiyorum...
Sağlıcakla kalınız.
Sevgili 06zeynocan...
Duygulanarak okudugum bu yazin icin tesekkürler..
Eminimki Annecigin ve Babacigin seninle gurur duyuyordur ..Bir evlattan duyulabilecek en güzel kelimeler,bir evlattan alinacak paha bicilmez bir hediye olmali bu ..
Annecigin ve Babacigin gibi özveriyle,askla,kahramanca hatta bir cok yöremizde ,o minik emanetleri en güzel sekilde yasama hazirlayan tüm Ögretmenlerimizin Gününü , Haftasini ve kutlanmasi gereken tüm ömürlerini cani yürekten kutluyorum...
Cok Hossunuz ve hep öyle kaliniz ....
,Sevgili ZEYNOCAN,bir öğretmen çocuğu olarak ne güzel paylaşmışsın duygularını.Yazdıklarında kendimi buldum, tekrar yaşadım okuldaki günlerimi.Öğretmenlerin bir iki üç çocuğu yokur.Tüm kalbimle söylüyorum her zaman hiç ayrım yapmadan koskocaman bir ailedir sınıfları.Kendi çocuklarını hiç ayırmazlar kendi çocuklarından. Öğretmen olmak öyle bir meslektir ki ,kendi çocuğunun önceliği yoktur hiç bir zaman.Yıllar önce kızım birinci sınıfa başlıyor ,ben de o yıl birinci sınıfları okutacağım.Eşim görevli ve kızımı ilk günü olmasına rağmen okuluna götürecek ve ilk gün heyecanını paylaşacak kimse yok.O zamanlar öğretmenlerin hangi sınıfları alacağı okulun ilk günü kura ile belirleniyor.Heyecanla hazırlandık ve erkenden kızımın elinden tutarak mahalledeki okuluna götürdüm.Kalabalık ,okuluna ilk başlayacaklar heyecanlı.O an karar vermeliydim,ya kızımla bekleyip o nu öğretmenine teslim edecektim veya beni bekleyen 42 öğrencime o heyecanı yaşatacaktım.Ben o an öğretmenlik duygumun ağır basması ile yedi yaşındaki zavallı yavrumu orada bırakarak,yavrum ismin okununca öğretmeninin yanına gidersin diyerek,kendi okuluma gittim .Yıllar sonra kızımın bana söylediği.Anneciğim,o kadar korktum ki,ağlamak istedim ,utandım ağlayamadım ,herkesin annesi oradaydı bir tek sen orada yoktur demesi hala içimi sızlatıyor ve kendimi affetmiyorum.Zor zanaattir öğretmenlik ,şimdiki aklımla ne yapardım inanın hala o an kızımla kalırdım diyemiyorum ama başka çözümler üretebilirdim diyorum.Başta ,Ulu önderimiz,Başöğretmenimiz MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ün ve tüm meslektaşlarımın Öğretmenler Günü nü kutluyorum.Hakkettikleri yaşamlarına kavuşmalarını diliyorum.