gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Can Acıtan Kırıklar....

28 Kasım 2012, 16.44
A- A+

Dibe vurmuş melankoli…..Hayaline dokunduğumuz  sevgiliyle sevişememe hali…..Tam benim dediğimiz  anda ; başkasının olduğunu görmek gibi bir şey…Yolunu gözlediğimizin  aslında bir daha gelmeyeceğini anlamak gibi belki…

 

Hayal kırıklıklarımız , duvara toslamaya benzer kimi zaman…Ne hissedersiniz duvara toslayınca ?  Hiç yaşadınızmı böylesi bir travmayı? Baş ağrısımı , tepe takla yere yuvarlanmanın verdiği beden ağrısımı? Ya da hepsini geçtım kanayan  bir gönül yarasımı ?

 

Yaşasınnnnnnn!!! Hayat ne güzel, yaşamak ne güzel çığlıklarımız yeri göğü inletirken; cennet bahçelerinde gezercesine mutluluktan uçarken , dipsiz bir kuyuda uyanma hali bize yapılan en büyük haksızlık değil de nedir…Anlaşılamamak, kendinizi anlatmak için yırtınırken battıkça batmak, fırtınaya tutulmuş yapraklar misali bir o yana bir bu yana savrulmak gibidir hayalkırıklıkları…İyisimi hayatı oluruna bırakalım…Hem bedenimizi, hem ruhumuzu bakıma sokalım. En başta hayal kırıklıklarımızı çekelim acısını savuşturmak için ..Sonra da yerine umut dolguları yaptıralım.

 

Yıllar içinde yüzümüzde oluşan , dokunmaya cesaret edemediğimiz kırışıklıklarımız bile bizi hayal kırıklıgına uğratmamalı….Diklemecesine bakmalıyız  aynalara..Cesurca ve yaşlandığımıza üzülmeden..’’Her yaşın bir güzelliği var en güzel çağımdayım ‘’ diyebilirsek eğer  , kırık dökük olmuş hayalleri toparlar ,  mutlu olmanın sırrına  ermiş  oluruz ….

 

Ben ne yapıyorum biliyor musunuz hayal kırıklıklarımı belli etmemek için? İçim kan ağlarken bile tebessüm etmeye çalışıyorum çok mutluyum sansınlar diye…Bir sabah uyandığımda , terk edilmişliğimi  anımsamamak için  3 maymunları oynuyorum ustaca .En önemlisi de hayal kırıklıklarımın ; bizim değil, onun  değil, kendimin suçu olduğunu kendi kulağıma fısıldıyorum kimselere belli etmeden….

 

 

Hayatlarınızın şeker tadında olması umuduyla......

 

                                                 (Strawberry ).

YORUMLAR

29 Kasım 2012, 08.36

  Bir  kaç   filmde   denk  gelmişti bana.Kemal Sunal'ın da bir  filminde vardı galiba.Önce  mahalle de     bir kaç evin camını kırıyordu.Sonra da   ''camcııııı,  cam  takarımm''   diye  o mahallede  cam  takma  işi yapıyordu :)

  Önce  veriyorsun   zehiri,  sonra da  panzehir   satıyorsun    :)))  ''  umut  edin  umut  edin ''  diye  ,  hayal etmenin sınırlarına  meydan okuyan  paylaşımı  ustaca  dile getiriyorsun bir  kaç gün  önce...  Bu gün ise;  ettiğiniz  hayalde,  kırıklar  oluşursa....  

                              ...aaaaa  orda  dur Tevazu.  ''Cennet bahçelerinde gezerken, mutluluktan  uçarken''  sonrasında  kendimizi   dipsiz bir kuyuda  buluyorsak,  bize yapılmış bir  haksızlık yoktur.Demek ki  neymiş:   geleceğimizi hayeller üzerine  ,  umutlarımızı  kahve  fincanının tortusuna, ihtimallerinde doğurganına bel  bağlamayacakmışız.

  Yaşanılan  hayalkırıklıkları  bize edinim  sağlıyorsa, dipsiz kuyuların haritasını  da  çıkarır  beynimizde bu  edinim.Burda bahsettiğim edinim  TECRÜBE dir.

  Hayaller  ve umutların,  hayalkırıklığıyla  olan   flörtüne   çöpçatan olmaktansa ;    hayalkırıklığı ile  tecrübeyi   nikahlayan  memur olmayı   tercih ederim :)  ve  herkese de bunu  tavsiye  ederim.

29 Kasım 2012, 08.55
Beymen senden de şikayetçiyim bilesin. Seninde yorumlarını anlamakta zorlanıyorum haberin olsun. Ya arkadaş artık nasıl açık söylenir bilmiyorum. Kafam gerçekten basmıyor idrak edemiyorum. Beymen bak beyfendi gibi diyorum sana :)) basite indir yazılarını. Yorumunu çözeltiye dönüştürene kadar çok uğraştım. Hele de camcı, dipsiz kuyu harita ve nikah memurlu cümlelerini anlamadım. Şimdide ne kaldı geri diyecen. Evet % 20 anladım tatmin olmadım ama :((
Altına haşiyesini de yaz daha. Sade olsun ama. Benim kafam ne sayısalcı ne sözelci ya. Çoktan özerkliğini eline almış benden ayrı yaşıyor :((  
29 Kasım 2012, 09.29
Hayal kırıklıkları , insanların beklentilerinin boşa cıkması sonucu ortaya cıkan bir duyguysa eger; bu duyguyu yaşamayan yok gibidir herhalde.

Herkes yaşamıştır ya da yaşayacaktır birtakım hayal kırıklıklarını da insanların bunu savuşturma yetileri farklı galiba...


Hayal kırıklıklarının iyileşme süreci kişiden kişiye değişir. Bazılarında bu hayal kırıklıkları daha da kötüye gidip , depresyona bile dönüşebilir.İyimser insanlar bu duygudan daha çabuk kurtulup , daha sağlıklı bir yaşam sürebilirler ki benim şahsi görüşüm iyimser  değil akıllı insanlar bunu daha kolay savuşturabilirler...


29 Kasım 2012, 10.41

:)))))))))))))))))))  Kral  ;

    Camcı:   Doz  aşımı   hayal v e  umutlar   hayalkırıklığıyla biter  genelde.Paylaşımda hayal kırıklığını konu  etmiş  olan   yazar  arkadaşımız  ,   yakın geçmişteki bazı yazılarında da  umut ve   hayal  gibi,  fazlası  zarar duygu yoğunluklarını işlemişti.Yani  hayalkırıklıklarına sebeb olucak  olguları  balllandıra ballandıra işledi,  şimdi de   hayalkırıklığını işliyor.:)Yani önceki paylaşımlarında    kırdı  camları,  şimdide  cam takıyor bu paylaşımında   hayalkırıklığına şifa sözler yazarak :)

 Memur:  Hayalkırıklığından bir gecelik  ders çıkarmıcaksın..Nikahlıcaksın  ve    yaşadığın hayalkırıklığının tecrübesini hayatına yayacaksın :)  Tecrübe,  hayalkırıklığı ilişkisini  resmileştireceksin  beyninde.

  Harita-Dipsiz  kuyu: '' cennet bahçelerinde gezercesine mutluluktan uçarken , dipsiz bir kuyuda uyanma hali bize yapılan en büyük haksızlık değil de nedir''  cümlesini kullanılmış paylaşımda.  Eğerki   dediğim  nikahı yaparsak,  edindiğimiz tecrübe;  ilerki  hayatımızda  benzer  dipsiz  kuyulardan korur bizi.:))Yol haritası  olur  bize...

   Burda yazar arkadaşıda   suçlamıyorum.Ama   bazen    kavak yelleri ile  konuya  dair  doz  belirtmeden   yazıyor.Sınırsız  hayallerden, umutlardan,ihtimallerden bahsediyor.Sonra  da hayal  kırıklığı.EE  tabi hayal kırıklığı.:) ''   tamam  haklısınız hayal  edin,   umut  edin bol  bol    .. dedim.  Ama  hayal kırıklığı içinde  yol  gösterdim. Hayal kırıklığına uğrarsanız  bunu    belli etmeden ,içinizde  yaşarsınız artık    ... da  dedim .Ama olmadı napim '' deyip,  yarında  hayalkırıklığı  neticesinde    olması muhtemel   ölümleri  göz  önüne alıp, imamın günlüğü  başlıklı blogmu yazıcakk :))  Yazsın  valla.:)

   Kral   yorma beni. Bana 2 kez  yazdırana kadar, sen 2  kez oku :))))Çünkü bende  seni  en az 3  kez okuyorum .:))Ve  %20  sini anlasam , kültürel büyüme  hızım artıyor:)

29 Kasım 2012, 11.08
heyyyyyy  BEYMENNNNNNNNNN.....
acı banaaaaaaaaaaaa...Sende mi Brütüs dedirtme nolur:))))))))) Zaten ŞEŞ_BEŞŞ le başım
 dertte . Bir de sen vurma nolur:)))))))))
Kalemi alıyorum elime . Diyorum ki ne yazsam ne yazsam??????Saygıdeğer müdavim
   okuyucuma ne yazsam da benim yazı yazmam konusunda büyüklerimize şikayetlerde
 bulunmasa:))))))) Kendileri bu kadar sadık okuyucumken onu depresif yapacak ; aşk meşk,
 yalnızlık, ayrılık yazmasam....Yazık ama günah hemde değil mi? 
İMAMIN GÜNLÜĞÜNÜ ÇOK TUTTUM...Bilahare diyemiyecem ama; elbet bir gün bu önerine
yanıt verecegim bu köşeden...ZUAHAHAHAHHAHHHHHHHHHHHHHH..........
29 Kasım 2012, 11.24
:))) Beymen yaa şimdi hepsini anladım bol bol gülüyorum :))))))
Yemin ediyorum okumuştum kaç kere hemde. 
Bendeki asıl sorun kelime geçişlerinde eski kelime sayılan ve bana göre artık 1 saniyelik tarihi değer olan kelimeyi unutuyorum :(((
Ceviz yiyorum bol bol ama olmuyor olmuyor ol-mu-yor. 
Cevizi yiyorum ya şimdi. Onun yüzüne bakmadan edemiyorum. 
Baktıkça hipnotize oluyorum. Uf ya beynime benziyor ya. Bir müddet sonra beynimi yediğimi düşünüp manik depresyona giriyorum.
Balık yiyeyim dedim cıva zehirlenmesinden korktum.  Genç yaşımda parkinson moduna girmiyeyim dedim. Hele imamın maceraları esprisi süperrdiiiiiiiii
imamın macerası süperrdiiiiiiiii. :)))) 
Yazarı unutmuşum yorumda ya :)) Onada bi değineyim :) Yazarın kafası her ne kadar difriz soğukluğunda lanse edilmeye çalışılsa da her halinden üzüntülü olduğu anlaşılıyor mu diyeyim vallahi ne diyeceğimi bende bilmiyorum :))) Blog deyip geçelim işte :))

29 Kasım 2012, 11.48
yazınızı okudukça bağımlılık yapıyor..yüreğinize kaleminize sağlık.)
29 Kasım 2012, 14.46
Yazıya diyeceğim yok. Diğer bir çoğu gibi güzel.Yüreğinize sağlık tevazu.
Ama benim yorumum yorumlara.
Beymen ve Masaldaki kral, kavuklu- pişekar edasındaki atışmalarınız çok güldürdü.Çok yaşayın siz e mi, çok da gülün.Eksik olmayın...
30 Kasım 2012, 09.21
Sevgili blogseverler ...
Kıymetli yorumlarınız için gönül dolusu teşekkürler ediyorum...İyi ki varsınız...
01 Aralık 2012, 12.56

 

TEVAZU ŞU SENİN YAZILARINI OKUMADAN GECEMİYORUM ARTIK CÜNKÜ HERGÜN BUKADAR GÜZEL YAZILARI NASIL BULUP CIKARIYOSUN İYİKİ SEN VARSIN ELİNE KOLUNA YÜEYİNE SAĞLIK SENİ TEBRİK EDİYORUM COK SÜPER YAZIYOSUN GERCEKDEN YAZILARINI HEP TAKIP EDİYORUM COK SÜPER YAZIYOSUN COK BEĞENEREK OKUYORUM APENE OLDUM ARTIK              

                       SENİN YAZILARINA        SENİ KTLUYORUM         SAYKILAR SUNARIM  YEKSİİİİ

Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın