KARABASAN..
11 Şubat 2013, 14.03 A- A+ Bir tünel hatirliyorum,bilirsiniz; hani gerilim flimlerinde olan ,yuvarlak karanlik denecek kadar los olan ,ve labirenti andiran bir tünel.Egilmek zorunda kaldigim alcak bir tünel.Bir an Kaan´i görüyorum,bilincsizce kosuyor sanki,pesinden kosmaya basliyorum bilincli !.Ona ulasmaliyim neden bu kadar hizli kosuyorki ?Anlamsiz,korku ve endise dolu bir kosu.Ama yetisemiyorum iste, bir türlü ulasamiyorum acaba bu
tünelemi girdiki ? yoksa sunami? Allahim simdi birsey olacak yavruma sen yardim et.Feryatlarda iken canim fena aciyor,kafami bir yeremi vurdum ? yoksa tünelde boynumu egmekten vazmi gecmistim.Heyy buda ne ?Sanki yeraltindan bir balyozla bulundugum zemine darbeler geliyor,bir gürültü, bir ugultu,anlam veremiyorum camlardami
kiriliyor buarada ?nerdeyim ben? Neden ayaga kalkamiyorum.Oysa ben Kaana ulasmaliyim !Kaann ! Kaann ! Yavrummmm !......
Iste bunlar o gece ve hatta o dakikalarda gördügüm bir rüyaydi !Ömrümce beynime kazili kalacak bir rüya !Keske bu rüya sadece beni kapsayan bir karabasan olsaydi.Binlerce insan yüreginde ayni anda yankilanmasaydi!.
Okadar cok degisik yerde kalmistikki haftalarca ,nede olsa tatildeydik,otellerde gecen geceler aile ziyaretlerinde israrlar ve gece yatilari ve artik mecburdum evime gidip Kaan icin yapilmasi gereken sünnet hazirliklarina start vermeye.Ne cok kizmistim oysa Teyzemin
israrli "kalin ne olur bir kacgün daha " sözlerine.Nereden bilebilirdimki ,acelem varmis mecburmusum ,o izleri beynimde ömür boyunca tasimaya.Badana boya isleri baslamisti o sabah evde tatli bir telas,evet evet gezi gemisinde olmaliydi dügünü yavrumun,zaten kimimiz vardiki salon tutacak kendi aramizda bir eglence iste.Birsürü
planlar,basimi kasiyacak vaktim yok.Mehmet´in Ne oluyor Rana demesimiydi beni kendime getiren,yoksa daire cizer gibi sallanirken bir yandanda alttan vurulan balyoz darbeleriyle yatagin ayak ucuna savrulmam ve basimi yatagin kenarina vurmammi,Kimbilir !Ayaga kalkamayisim ,kalktigimda ise nerede hangi mekanda olusumun o anda bellegime sigmayisi,Allahim nerdeyim ben ?neler oluyor ?
Kaann Kaann !......
Evet evet DEPREM !!
Zifiri karanlik,el yordamiyla aranan kapi,kapi diye acilmaya calisilan yanlis yöndeki balkon kapisi,ve telasla Kaan´a ulasmak icin kosusturmalardaki düsüp kalkmalar.
Cocuk odasindan iceri girdigimde Babamin camdan bakisini da hic unutmayacagim.Donmusmuydu ?Niye hareket etmiyordu?(Camdan iceriye binlerce yildiz giriyordu sanki okadar yakindilar ve babam sikica tutmustu pencerenin pervazlarindan "Kizim belki evin yikilmasini önlemek icindi " demisti günler sonra.).Oysa cigliklarim inliyordu ortalikda.Iste Kaan !! Minik yavrum hala uyuyor melek gibi.Hemen onu uyandirip üzerine bir battaniye sardim.Babama hemen onu alip disari cikmasini emrettim bilincsizce.Ilk ve son emrimdi Babama !!Sonra bir
el lambasi,kücük bir radyo ,sigaram ve bir kac battaniye.Niye yürüyemiyorum dedigimde ayakkabi dolabinin devrildigini farkedememistim.Mehmetttt nerdesin ?Hala nedenini anlamaya calis-
tigim bana sacma gelen ama aslinda önemlide olan evrak,para,pasaport ve araba anahtarlarini toplamaya calisan Mehmet simdide pantolonunu bulamayisinin kizginligi icinde söylene
söylene dolabi kaldirisi !Ama benim hala aklimdaki, Babam hemen Kaani cikartmaliydi buradan !!Babamdada anlayamadigim bir yavaslik.Ben yavrumu düsünürken nasilda unutmustum ...Onun yavrusu icerdeyken nasil cikabilirdiki !! Apartman boslugundaki feryatlar,bagrismalar,yalvarmalar,dinmisti.Kimse kalmamisti bina-
da bizden baska.Disarisi ise sis icinde kalmis bir geceydi.Sonradan anladimki o sis degil yikilan binalarin toz bulutuydu !Aklimda okadar cok soru vardiki ! AMa ilk düsündügüm asil deprem merkezinin Istanbulda oldugu ve etkisinin bu kadar yogun oldugu bu depremin acaba denizin karsisinda neler yarattigiydi. Abimlerrr !!!!!
Hemen telefon kabinine kostum calismiyor,hemen sahile inip bakmaliydim karsida isik varmiydi,cünkü burda (Cinarcik ) elektrikler yoktu,birden Mehmetin uyarisiyla karsilastim "bu halde gidemessin "!!! Evet bu halde gidemezdim.Allahim evden bu halde ciktigima hala inanamiyorum !!Hemen yine cöktüm cayirliga Mehmetin arkasindan bakarken.Babama destek olmaliydim !Endisesi okadar büyümüstüki! Evlatlarimm !!!!
Mehmet´in yüzünü gördügümde ilk sokumu yasadim." Karsida Istanbulda yok bisey korkmayin ama burda binalar cökmüs" !! Ilk aklima gelen kücük eltimin binasi,battaniye sarindim ve yaklasik 300 metre ilerdeki eltimin evine yöneldim.Onlarda bisey yoktu.Ama Veli Göcer sitesi yerle bir olmustu,ve eltimin Babasinin evide !!!Hep beraber oraya gittik,Allahim bu yikintilarin altindan sag cikilmazzz!!Insan önce bunu düsünüyor.Kactim!!
Evet kactim önce ,bir an önce ogluma sarilmak istedim.Babamin yanina gittigimde Babam radyodan birseyler duymaya cabaliyordu.Gün agirmaya baslamisti.
Keske hic aydinlanmasaydi ortalik! Eve girip üzerimi degismem gerekiyordu.Önce caktirmadan gitmek istedim ama Mehmet buna asla izin vermedi bir kavga yasanmaya basladi,önceleri cok kizdigim,ama sonra onunla ikimiz arasinda bazi söylenmemis seylerin apacik ortalikta olmasinin mutlulugu ! Sen kal ben alirim diyordu,sana birsey olursa !!Ben ise,sen kal sana bisey olursa Kaan ...Birden Babamin siz kalin ben gidiyorum !!Komik degilmi o ortamda bunlarin kavgasi,ancak türk flimlerinde olacak sahne ama yasandi!.Sonuc olarak Mehmet ve ben merdivenlerden el ele kosarak cikiyorduk yukari,eve girmisken Babamin verdigi talimatlarida yerine getirdik.Aygaz tüpünün kapanmasi,elektrik salterleri v.s.Kendimi Veli Göcerin sitesinde buldum eltimin Babasinin binasinin üzerinde ellerimizle molozlari firlatiyorduk.Agir bir tüpgaz kokusu,Onlarca insan bir ümitle desiyorduk molozlari.Annesi Allahin bir mucizesi sapasaglam cikmisti iste.Ya Babasi !
Kücücük bir beden cikartildi benim 3 metre ötemdeki molozlar altindan.Kücük bir oglan cocugu sandim önce Oysa uzun ipek saclari kurumus kan pihtilarindan tomak haline gelmis bir kücük kiz cocugu .Yüzünün yarisi yok !!! O an yasiyordu ! Aglamiyordu oysa,tek gözüyle bakiyordu gözlerimin icine,neler oluyor diyordu sanki.Ömrümce o bakisi unutmayacagim !Sonra bir bebek cikti,aglamalari inletmisti ortaligi ,bir bebek aglamasina bu kadar sevinecegimi hic tahmin etmezdim !Annesi ve Babasi bulunamadi ben ordayken 3 aylik falandi sanirim minik bir erkek! Ömür boyunca güclü ol yavrum !Onu evlat edinmek istedim birden,yapayanliz kalmisti,ama ailesi verirmiydi o kuzuyu ! vermediler dogal olarak !Cikan cansiz bedenler sirasiyla yatirilmisti yere !NUR ICINDE YATIN !!!Eltimin babasi 2 gün sonra bir hastahanede bulundu,Basindan yaraliydi ama cok sükür iyiydi..
Bir türlü sag saglim kurtuldugumuza sevinemedim !!Allahim sana yalvariyorum Büyüklügünü göster yasatma hicbir kuluna böyle acilar !!
Dipnot:Sanirim 11-12 yil önce yazilmis bir yaziydi,bazen hafiza kartini takar okurum ,bu ve bunun gibi bir cok iyi veya kötü yasanmisliklarimi ..Tüm eksiklikleri , kusurlari,hatalari her okuyusumdaki o anlari tekrar yasamami ve hissettiklerimi etkilemedi..Ondandirki oldugu gibi kopyaladim..Biliyorum üzerinize Kara bulut gibi tüneyecek ..Lakin bazen,bazi seyleri animsamak gerekiyor..Her okuyan göze saygi ile...
(Ataya ya tesekkürler )
YORUMLAR
Tüylerim diken diken okudum, içim acıdı :/ off rabbim sabır versin tüm yakınlarını kaybedenlere.Hayatını kaybetmişlerinde mekanı cennet olsun .Rabbim bir daha tekrarını yaşatmasın inşallah :/
Benimde ablam İstanbul da yaşıyor, yeni evliydi o zaman, o anki çaresizliğin tarifi mümkün değil, o zaman çok evde yoktu uydu anteni ve kanallarında hiç biri göstermiyordu, telefonlada ulaşılamıyor. Nasıl haberini alacağız acaba bekleyişi felaket bir duygu, annemi hatırlıyorum birde şimdi, bahçeliydi evimiz o zaman, dut ağacımız vardı onun altında oturmuş başını ellerinin arasına almış kalmış öylece. O nun o görüntüsü hiç silinmedi hafızamdan. Ertesi gün haber alabildik ancak evi ağır hasarlıydı ama çok şükür enişteminde kendininde bir şeyi yoktu...
.... Peki o anda ben ona ne sormuşum biliyormusun ? eşyalarını ve takılarını !!!
offffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffffff.............
İçeriğine bakılınca Güzel yazı" demek çok garip duruyor olsa da, kalp ritmini hızlandıracak kadara ustaca, daha doğrusu en samimi biçimde okuyana aktarması bakımından güzel yazı, evet.
İçeriği, acı, korku, panik, "Allah hiç kimseye bir daha böyle karanlıklar yaşatmasın." diye yalvartacak durumun tarifiyle dolu; tıpkı o günleri yaşayanların hissettikleri gibi...
Yazıda ayrıca, yaşam ile ölüm arasındaki incecik aralık, ölümle burun burunayken bile yaşama azminin getirdiği cüzdandır, pasaporttur gibi minicik ama sembol halini almış detaylara ulaşma çabasının aktarılması çok net ifade edilmişti.
O deprem olduğunda Ankara'da evimizdeydik, uyumamıştım, altımdaki kanepe sallanmaya başladığında ben de hemen çocuklarımın odalarına koşmaya çalıştım. Çalıştım diyorum, çünkü obitmek bilmeyen koridorda duvarlara çarparak ilerleyebiliyordum.
Sonra, binayı terkediş, arabaya ulaşıp deli gibi radyo kanallarını tarayış var. En çok da, sürekli olarak mırıldandığım, "Allah'ım Ankara böyle. Yakınlarda bir yerde çok kötü şeyler oluyor, Allah'ım koru onları." dualarım kaldı aklımda.
Dilerim kimse böyle şeyler yaşamaz bir daha.
Ara ara okunası ibret vesikaları bu tip yazılar. Teşekkür ederim kendi adıma.
Sevgiler.
Hiç büyük depreme şahit olmadım. Geçen hafta üst üste 4-5 gece bizde sallandık ve panik yaşamadım. Çünkü ufak sallanmalardı bunlar; sadece sanırım biraz bulandım...
Büyük bir depreme şahit olmasam dahi yazınız bana o anki paniği, telaşı, kaygıları hissettirdi. Birde okurken aklıma dünya malına verdiğiniz değer geldi... Ne gereksiz bir telaş içerisindeyiz değil mi? Halbuki o an sizin aklınızdan sadece yavrunuz geçmiş...Ana olmak böyle birşey olsa gerek...Senden önce canının gelmesi demek sanırım ve sizde bu analık duygusunu ikinci kez gerçekten hissettim... Yineğimi öpüyorum bu arada...Allah uzun ömürler versin...
Benimde yaşadığım ve unutmak istediğim bir zaman dilimi , Berrak 'cım satırlarını okurken yine yaşamış gibi oldum ve içim titredi , geçmiş olsun tekrar herkese..
O gece müthiş bir ugultuyla ve sarsıntıyla yatağımdan fırladığım gibi oğlumun odasına gitmeye çalışmıştım gidemiyordum ki yer kayıyordu ayaklarımın altından , elektrikler anında gittiği halde müthiş bir aydınlık vuruyordu dışarıdan evin içine.. oğlumu yatağından kaptığım giibi yürümeye çalışarak ne yapacağını bilememenin panikliğinde , antredeki kalorifer borusuna ulaşarak tutunmaya çalıştım yuvarlanmamak için, o an eşim ve ben oğlumuza sarılmış salavat getiriyorduk ve kurtulacağımızı hiç ümit etmemiştim .. daha sonra da çadır günlerimiz başlamıştı , korku içinde eve gelip acil bişi alınacaksa alıp kalp atışlarıyla hızla evden kaçışlarım .. Rabbim tekrar yaşatmasın kimseye , yakınlarını kaybedenlere sabır , kaybettiğimiz canlara Allah' tan rahmet diliyorum.
Depremden sonra yaşadığım bir olayı anlatmak istiyorum biraz gülümseme adına.. psikolojik etkilendiğimiz için evde uyumakta zorlanıyorduk ve deprem dolabı yaptırmaya karar verdik. Demir profilden dolabımız geldi sonunda 4 kişi 2 parça halindeki dolabı ancak taşıyabildi eve ve montesi yapıldı içinde su , ağrıkesiciler bazı acil durum eşyaları hazır bekliyordu.. Bir gece yine şiddetli bir gümlemeyle yataklarımızdan fırladığımız gibi koştuk dolabın içine girdik bekliyoruz .. bekliyoruz da devamı yok, sokağa baktık hiçbir hareket yok , ertesi gün öğrendik ki üst kat komşumun duvara monteli büyük dolabı yerinden koparak gece yere düşmüş , durumu öğrendiğimizde gülümsemiştik keşke her sarsıntı böyle olsa ..
Berrak, yıllar önce yaşadıklarını yazıp kenara koyduğunu saklayıp bizimle paylaşmışsın ya, nasıl denir, o kadar etkilendiğim o depremi, dakika dakika yaşadım yeniden. İçinde senin de olduğun o kara günleri yeniden bize hissettirdi çıkardığın bu yazın. Banyoya giremiyordum korkumdan ben de. Her an giyinik kalayım diye adeta uyuyamıyordum hatta. Çocuklarımın odasına defalarca gidip geldiğim günlere gittim yazınla.
Kendi canından önce yavrusunu düşünmesi kısmında diken diken oldu tüylerim ahh canım ya . Baban hele. O kötü günler hiç gelmesin demek işin dua kısmı. Ama unutturmamak adına denk geldi yazın. Güzel şeyler de çıkacak o sandıktan, sende daha neler var kim bilir.
Ben teşekkür ederim asıl...
AtayaG.