gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

Bir Teselli Ver...

16 Şubat 2013, 21.36
A- A+
  Gamyunda sevgilisi tarafından terk edilen birisini teselli etmek kolaydır. Tek yapmanız gereken önce “/” a, sonrasında ise “2” ye basmaktır. Bu onun acısını paylaştığınızın en büyük göstergesidir. Hatta teselli cümlesi kurmakta zorlandığınız durumlarda “/” ve "32” ye basarak terk edilişin üzerine karşılıklı tüttürebilirsiniz:) Ve gamyunda sigara parasızdır. Hadi iyi teselliler…
Gerçek hayatta terk edilen bir insanı teselli etmek belli kalıpsal süreçleri takip etmekten geçer. Bu süreçler sessizlik, feryat ve hayata dönüş, karşı cinse saldırı ve hayatı irdelemek olarak düşünülebilir. Şimdi sizlerle bir teselli maceramı paylaşmak istiyorum…Benzer teselli örnekleri mutlaka hayatınızda yer almıştır…
……………………………………………………………….

Sene bilmem kaç… Saat akşam 19:00 suları… Gözlerim birkaç günlük uykuya yenik düşmemek için büyük bir mücadele vermekte… Ertesi gün Genel Topoloji isminde anlamsız daha doğrusu benim hiç anlamlandıramadığım bir dersten vizem var… Dersin ismi bile ondan soğumak için bir bahane sayılır… Günlerdir bu sınava hazırlanmaktayım ve artık son tekrarımı yapmaktayım… Ve muhtemelen de sabaha kadar bu tekrar sürecek:) Cep telefonum çaldı…
“ Abi, yetiş!” …” Nereye yetişeyim, noldu abi?” …” Abi, yetiş!”…” Bi söylesen nereye yetişmemiz gerektiğini!!” …” Bizim kafedeyim abi, gel çabuk” …” Abi Topo…”…”Ya boş ver topu popu!!! Terk etti beni, yetişşşş”...
Erkekliğin hiç görmediğim kitabının bilmem kaçıncı sayfasının bilmem kaçıncı paragrafı derki:
“ Bir dostunuz kız arkadaşı tarafından terk edildiğinde ertesi gün boru gibi sınavınız dahi olsa yanında bulununuz. Aksi takdirde sizin bundan sonraki lakabınız DUYGUSUZ İNEK olacaktır. “
Kim hem duygusuz hem inek olmak ister… Ayrıca o yaşlarda dost demek bir gençlik dizisindeki teselli eden karakter demektir…Tası tarağı topladım ve bir solukta kafeye vardım..
…………………………..
Sessizlik Süreci: Bu süreç boyunca teselli edecek olanlar çok fazla konuşmazlar. Teselli edilecek olana fiziksel temaslarla yanındayız, yalnız değilsin mesajı vermeye çalışırlar. Teselli edilenin hal ve hareketleri gözlenerek terk edilişin bünyeye ve kalbe verdiği zarar tespit edilmeye çalışılır. Teselli edilecek olan bu süreçte çok hassastır. Dikkatli olunmalıdır. Süreç sonunda teselli edilecek kişinin ağlaması sağlanmalıdır.

Hulusi benden önce gelmişti… Burağın ( teselli edilecek olan kişi) hemen sağında sandalyede oturuyordu. Burak ise dirseklerini masaya dayamış, elleri başının yan tarafındaki saçların arasına girmiş, gözleri yumuk oturuyordu. Sol tarafındaki sandalyeye de ben oturdum. Ve süreç başladı… Hulusi sol eliyle Burağın sol omzunu sıktı. Ben de aynı uygulamayı sağ omzuna yaptım. Bu yanındayız mesajını vermek için fiziksel temasın gerçekleşme durumunun somut bir örneğiydi… Burak ağlamamak için kendini zor tutuyordu… Bir ara kafasını hafif kaldırdı… Konuşmuyordu… Omuzlarından ellerimizi çektik.. “ Zorlama, ağla gitsin” anlamına gelecek şekilde önce ben sonra Hulusi sırayla sırtına ikişer defa tıp tıp diye (süreç hassas olduğu için fiziksel temas mutlaka belli kısaslar içerisinde kalmalıdır.) vurduk… Ancak Burak erkek adam ağlamaz kuralını uygulamakta kararlı gibiydi… Bizler de birer erkek olarak sessizliğimizi korumaya devam ettik… Bir müddet bu sessizlik devam etti… Burak biraz daha doğruldu…Artık gözyaşlarına hakim olamıyordu… Ve ağlamaya başladı…

Feryat ve Hayata Dönüş Süreci : Bu süreç bir nevi teselli edilecek olan kişinin mantığının tekrar çalışma ve sonunda hayatın acı gerçekleriyle yüzleşmeye başlama sürecidir. Süreç muhtemel bir ağlama ile başladığından teselli edeceklerin yanlarında kağıt mendil bulundurmaları şarttır. Süreç sonuna doğru teskin edici cümleler kurma aşamasına geçilebilir.

Kendisine hakim olamıyordu… Hıçkırarak ağlıyordu… Bu durum etraftakileri rahatsız etmeye başlamıştı… Hulusi ve ben yerine göre çatık kaş, yerine göre masum birer gülücükle etraftakilerin olaya salça olmasını engelliyorduk… Bir yandan da Burağın ağlamasının kesilmesini bekliyorduk… Ben kağıt mendil uzattım… Mendili alırken göz göze geldik… Bu masaya oturduğumdan beri ilk göz temasımızdı… “ Sağol.” Diyerek mendili aldı ve burnunu sümkürdü… Ağzından ilk kelime çıkmıştı… Artık yavaş yavaş konuşmaya başlamak gerekiyordu… Kısık ve ağlamaklı ses tonuyla yaşananları anlatmaya başladı… Yaşanan tartışmayı en ince ayrıntısına kadar dikte etti… Artık ağlamıyordu… Ama iç çekiyordu…

Karşı Cinse Saldırı Süreci : Terk edenin ve hem cinslerinin kötülenmeye başlandığı süreçtir. Yani bir bakıma “genellemenin” yapıldığı; terk edilenin ve hem cinslerinin yüceltildiği bir süreçtir. Karşı cinse yapılacak olan her saldırı ( anlamlı ya da anlamsız fark etmez) mağdurun kendisini daha iyi hissetmesini ve aynı zamanda terk edenin kendisini hak etmediği düşüncesini perçinleyecektir. Bu süreçte her türlü atış serbesttir.

“Kız milleti iyilikten anlamaz.” diyerek süreci başlatan Hulusi oldu… “ Hiçbir kız için gözyaşı dökmeye değmez.” İle ben devamını getirdim… Kızlara söylediğimiz her söz Burağı biraz daha kendine getiriyordu… Bir süre sonra Burağı terk eden zavallı kız önderliğinde tüm dünya kızlarını masaya yatırdık… Hepsinin hayırsız, değer bilmez olduğunu tekrarlayıp durduk… Süreç sonunda tüm kızları laflarımızla resmen dövmüştük…

Hayatı İrdeleme Süreci : Bu tesellinin son sürecidir. Süreçte hayat ve gelecek hakkında söylemlerde bulunularak teselli edilecek kişinin yeniden hayata bağlanması sağlanır.
Kızları yaptıklarından ve anlayışsızlıklarından dolayı dövme işimiz bittikten sonra “ Hayat kısa be oğlum” şeklindeki bir giriş ile süreci başlattım. “ Daha kimler hayatımıza girip çıkacak” , “ Gün gelecek bu günlerimize güleceğiz.” , “ Bir daha asla bir kıza bağlanmak yok” gibi söylemlerle süreci gerçekleştirdik.

Masadan kalkerken Burak rahatlamıştı… Hulusi ve ben vazifemizi gerçekleştirmiş olmanın haklı gururunu yaşıyorduk… Vardığımız sonuç “ Hiçbir kız değeri hak etmiyor, kızların hepsi işe yaramaz, gelecekte kendimize uygun bir kızla karşılaşırsak amenna, aksi takdirde hepsi kaldır çöpe at. Hayatını yaşa… Mutlu ol” ve benzeri durumlardı…
……………………………………………..
Burak ertesi gün ders çıkışı bize dayanamadığını ve kendisini terk eden kızı cep telefonundan aradığını söyledi. Utanmaz adam bizden ayrıldıktan 20 dakika sonra kızı aramıştı:)… Kızlar için tükettiğimiz tüm nefesimiz boşa gitmişti:) 10 dakika kadar sonra kız yanımıza geldi… Sanki hiçbir şey olmamış gibi herkes aynen muhabbete devam ediyordu… Az zaman sonra çark tersine döndü… Burak “ aslında erkeklerin anlayışsız olduğunu, kızları anlamak için gayret göstermediğini, özellikle Türk erkeklerinin çağ dışı düşündüğünü, tüm suçun çoğunlukla erkeklerde olduğunu” ve benzeri sözler sarf ediyordu… Bir yandan da kıza kantinden aldığı çikolatayı kendi elleriyle yediriyordu….
Daha sonra Hulusi ile vardığımız sonuç şu oldu “ Terk edilen erkek için kızlar işe yaramazdır, sevgilisinin yanındaki erkek için ise erkekler işe yaramazdır. Ama tüm insanlık içerisinde Burak en işe yaramaz adamdır.”

YORUMLAR

16 Şubat 2013, 22.58
Can sıkıntısından yada blog yazmış olmak için kaleme alınmış,  ama  çok  emek verilmiş  doğru   tespitler :))
16 Şubat 2013, 23.07

   Sana  dost  tavsiyesi   Turk38   

   Burak ile  kız  arkadaşı  olaki evlenirlerse,  sakın ama  sakın  davet  edildiğinde,      gitme.   Burak;   teselli  sürecinde kendisini  pışpışlarken,   kızlar  hakkında  sarfettiğiniz  sözleri   kızarkadaşına yumurtlarsa, çiçekli  şort  veya   parmak arası  terlikten   daha   beteri ile  karşılaşabilirsin  :))))))))   Ya da  git ya :)  Dönüşte  paylaşırsın  bizlerle:)

 Emeğine Sağlık.  Hikaye de , anlatımda  keyif  verdi.

16 Şubat 2013, 23.47
Güzeldi saoll ...Bence yazmaya devam et.Emeğine sağlık
17 Şubat 2013, 00.17

En zoruda; eğer o an mutluysanız, yüzünüze kederli ifadesi vermektir. Okurken sanki oradaymışım gibi oldum. Hatta salça, ketçap ne varsa oldum sanki:) Ama ben olsaydım, teselli edeyim derken dayanamaz gülerdim yaaa:)) Sizin ciddiyetinize de şaşırdım. Erkek olunca öyle mi oluyor?  anlamadım ki:)

En çokta, " Hulusi sol eliyle Burağın sol omzunu sıktı. Ben de aynı uygulamayı sağ omzuna yaptım. Bu yanındayız mesajını vermek için fiziksel temasın gerçekleşme durumunun somut bir örneğiydi… “ Zorlama, ağla gitsin” anlamına gelecek şekilde önce ben sonra Hulusi sırayla sırtına ikişer defa tıp tıp diye (süreç hassas olduğu için fiziksel temas mutlaka belli kısaslar içerisinde kalmalıdır.) buralara güldüm. Hatta uzun uzun gülmek için bir alt satıra geçmeyip, ikinci kez okudum o cümleleri:)

Emeğine sağlık. Okuması keyifliydi. Aklıma geldikçe yüzümde ki tebessüm, kızarmış kelle sırıtmasına dönecek:))

17 Şubat 2013, 00.44

bayıldım gülmekten kırıldım hatta.....

eline emeğine sağlık turk_38

17 Şubat 2013, 01.35
Blog çok başarılı yazılmış ve çok güzel anlatılmıştı. Okurken güldürdü ve durumu aklımda  canlandırdım. Lakiin okurken zorlandım biraz, yazılar az birleşik iç içeydi sanki :s

Beymen33 ün yorumuda güzeldi :) Aslı_hn ın yorumunu anlamadım. 
17 Şubat 2013, 01.41
Yüzümde gülücükler oluşturdunuz  TuRK_38.Çok  yaşayın siz... Ellerinize sağlık.
17 Şubat 2013, 03.01
herkes işini bilir gerisi boş
17 Şubat 2013, 10.26
Tebrik....Tebrik...Tebriklerrrr...Sabah sabah güldürdünüz beni. Aslında bir acıyı anlatıyordunuz değil mi:))) Gözyaşları içersinde komedi okudum çünkü gülmekten gözlerimde yaş geldi:)))) Yazı için kocaman tebrikler size..Sahi ayşegül ne oldu? Onuda bir ara yazsanız süper olucak..
17 Şubat 2013, 10.31
Belgesel kanallarindaki belgeseller gibi olmus :) Sen de belgeseli anlatan adam olmussun :)) Belgeselin Adi: Kadin Erkek İliskilerinde Evrim Asamalari, Kavga, Baris ve Esasoglan'in Harcanan Yancilari :)) Eline saglik, zevkle okuttu kendini yazi.
17 Şubat 2013, 10.34
"Belgesel kanallarindaki belgesel" tanimlamasi sacma olmus fazlasiyla. Bazen ayrintilara fazla takiliyorum, her detayi belirtecegim diye. "Ulusal yayin yapan kanaldaki belgeseller" gibi desem ne fark ederdi ki :)) Belgesel iste
17 Şubat 2013, 11.19

Türk'le babalarımız hakkında konuşuyorduk. Bir ara ben; "Hiç bir zaman baba olamayacağım için babamı anlamam çok zor" gibi bir ifade kullandım. Ve bu konuşma telefonda oluyor. Türk'ün cevabı; "Hııı! niye ya! deme öyle! olursun inşaallah"  Bana verdiği teselliye bakar mısınız:)) Sonrasın da şaka falan dedi ama kalıbımı basarım ki şaka falan değildi:)) O benim günün birinde "baba" olma ihtimalimi bile düşündü::)

Yani hiç bir ihtimali es geçmediği için, anılarını da anlatırken de bütün ayrıntıları kullanması, acıklı gibi görünen bir durumu komediye dönüştürüyor. Adam farkında olmadan komik ya:)

17 Şubat 2013, 11.50

büyük çoğunluğun takdirini kazandığı için kendimi zorlayarak türkün yazılarını okumaya çalışıyorum. ama olmuyor keyif alamıyorum. keyf almama mani olan bişey var ama ne bulamıyorum. bi ihtimal ağır abi gibi takılmasının yazılara yansıması olabilir.

 

17 Şubat 2013, 13.25
Çok güldüm ve çok şaşırdım:)Ben erkeklerin bu tür buluşmalarda  ki diyaloglarını şöyle düşünürüm:)tesellici ''ne oldu abi ya!!?'' mağdur ''sorma ayrıldık abi bitti''   tesellici ''  ''sağlık olsun n'apalım, bu gece x ve x in maçı var  gömücez onları..''mağdur'' doğru. hadi  ya kaçırmıyalım maçı kesin alıcaz...(aşk bazıları için 6 harflidir:))) 
17 Şubat 2013, 15.24
gardasim cok  cok guzel yazmisin  vede gene ablani guldurdun ellerine yuregine salik senin yazilarini okumaktan keyif aliyom
17 Şubat 2013, 18.56
Keyifli bir yazı olmuş aslında belgesel tadında olmuş :)) elinize sağlık. Okuması keyifliydi de acaba dinlemesi nasıl olurdu diye aklıma geldi. Tarkan`nın belgesel anlatışı canlandı gözümde :)) valla ne alaka demeyin ben de bilmiyorum ne alaka :)))
17 Şubat 2013, 20.05
:)))) Cidden keyif veren bir yazı; gmsnn de haklı, belgesel gibi olmuş.Ancak daha eğlenceli bence.Demek teselli sürecinde kızları dövüyosunuz he )))
17 Şubat 2013, 21.07

sanal dünyada bu kadar ciddiye alığın konuyu real hayatdada alabiliorsan mesewle yok

ama sanalda bunu yaşıyorsan  noronların da problemler oluşmuştur demektirr

üzgünüm  saçma yazı olmuş

17 Şubat 2013, 21.27

asli__hn; can sıkıntısından dolayı blog yazmak için yazılmış olan, belli ölçüde emeğe sahip, tespitlerin doğrulukları kişiye deşisen bir yazı:) 

beymen33; evlendiler mi ayrıldılar mı inan bilmiyorum ama evlenecek olsalar sanırım düğünlerine de gitmezdim:)

KIRISTAL; ben de size yorumunuz için teşekkür ediyorum, yoğunluk içerisinde fırsat buldukça yazmaya çalışıyorum. Sağolun..

Zülal; telefondaki muhabbeti hatırladım, o an Gs li Burak gole gidiyordu:) Saçmalamıştım, tamam kabul ama tüm suç Burağın:))

unutmus_coktan4; amaç zaten yüzde tebessüm oluşturmaktı:)

NaturaLLy_; akılda canlandırmaya rüzgar vazifesi görebilmiş olmak memnuniyet verici..Sağolun..

belkilerbiriktirmek; yüzünüzden gülücükler hiç eksilmesin inşaallah.

albenua; en çok memur bilir işini:)

Küstah; tebrikler için teşekkür ederim. Ayşegülü yazacağım ve inanın bu sefer daha zevkli olacaktır. 

Mebrur; bir yazı veya yazılar bütünü herkese hitap etmeyebilir, kendinizi zorlamanız bile beni memnun etmeye yetti, ancak şu ağır abi sözünüze takıldım:) Okursanız yorumumu biraz daha bu sözün altında yatan düşüncenizi açmanızı talep ediyorum..Teşekkürler..

anka1453; ben de bayanların bu durumda tutumlarını merak ediyorum:) Siz de bunu yazsanız da merakım biraz geçse:) Teşekkürler..

BETÜL; gülmen beni mutlu etti abla...Üzdüğüm zamanlara sayalım ne dersin? smile Resmi

gmsnn opum; Esasoğlan bizi harbi bozuk para gibi harcamıştı:) Bir de yancı terimi ile ilgili bir söz söylemek istiyorum... MAsada ki yancıları ( yani sinekleri ) hiç sevmem:) Allahtan biizm yancılık dost yoluna feda edilmiş belli bir kaç saat zamanla sınırlı kaldı:) O akşamda kafedeki hesapta bizden çıkmıştı, ha şimdi hatırladım da biraz daha canım sıkıldı:)

18 Şubat 2013, 00.22

Ben yorum yazdığımda bazı yorumlar henüz onay almamıştı:) O sebeple tekrar yorum yazmak zorunda kaldım.

estide_geldimki; sizin hoşunuza gider mi bilmem ama etrafını bu tür muhabbetlerde kırıp geçiren adamın biriyim ben:) Tarkanın belgeselini de bilmiyorum bu arada. 

MASKEM; evet dövüyoruz kızları:) Hatta hepsini buraya yazmadım o an sarf edilen sözlerin..Tırstım açıkcası..

tapdk_; ilk iki cümlenize hiç değinmeden, yazıyı saçma bulma hakkınız var elbette diyeyim. 

Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın