Veda Mektubu...
21 Şubat 2013, 15.47 A- A+Uzun zaman oldu mektup yazmayalı , teknolojinin getirilerinden faydalanıyorum herkes gibi bende en olasısısndan. Bugün se mektup yazmak istedim ve ilk kez bloğumda italik yazı kullanıyorum , gerçek mektuplarımda olduğu gibi.
Bir yıl oldu gamyun da blog köşesiyle tanışalı ve yazmaya başlayalı. İlk yazımda bloğun ne olduğunu bilmeyen , satır arası boşluk verebilmek için klavyenin tuşlarıyla savaşan acemi bir ben vardı ..
Zamanla öğrendim bilmem gerekenlerin bazılarını , deneme- yanılma yoluyla, silbaştan yaz ya da kelimelerle basket yapan biriydim çöp kovasına. Kopyalamayı bilmeyen , tam yazmış bitirmiş bloğu sisteme göndermiş fakat sistemden düşmüş biri, haydi tekrar baaşa dön kızım . İyi ki geri dönüşümü var bazı durumların keşkelerden habersiz..
Otuzun üzerinde yazım yayınlandı burada , yayınlanmayanlar da oldu , benim sildiklerim de.. bu nokta da teşekkürlerimi iletiyorum gamyun yönetimine bana verdikleri emekten ötürü ve okuyan yorumda bulunan herkese sevgilerimi iletirim.
Ve arkadaşlarım oldu , hatta dostlarım , beni gerçekten sevdiğini bildiğim , düşündüğüne emin olduklarım ve benim de sevdiklerim . Yokluğumda merak edip mesaj yazanlar , yada telefonumu titretenler ... güzel sohbetlerim oldu şeker tadında , kazançlarım oldu hayata dair, bazende sevgime , arkadaşlığıma sahip çıkamayanlar..
Son iki aya yakın zaman diliminde yazmadım hiç , fakat yazmak istedim , kaç kez aldım elime tuşları hatırlamıyorum , parmaklarımda yarım kaldı her harf , her konu ,bitmeden bitirilemeden biriktiler sandıkta bir bir , sararmadan günyüzüne çıkarlarmı bilmiyorum.. ancak bir süre daha orada kalacakları kesin, yazılan blogları okuyorum yorum da bulunmasam da ..
Kendimce nedenlerim var , yada bahanelerim mi desem , keşke sorun tuşlarda olsaydı ben de değil..
İnsanın düşünceleri yorulur mu , kaçar mı kendin den , yada dalgınlaşır mı her fırsatta , birden unutabilir mi önemini bildiklerini , korkarmı aklının oyunlarından , yapamaz mı sağlamasını denklemlerin ... toparlanamayan bir çıkıının dört ucu gibi bir araya gelemeyen fikirlerdeyim ben şimdi..
Aslında korkuyorum bu halimden , kendine saklanmış kaçak bir bir ben var şimdi..
belki de aldığım tedavini etkileri beni bu duruma getiren bilemiyorum yada birikimler..
Bugün bunları yazıyorum çükki beni merak ederek mesaj yazan arkadaşlarıma cevap vermek istedim. Suskunluğum sürsün bir süre daha ben toparlanıncaya kadar , hani nadasa bırakılan toprak gibi oluşumlarda olayım dileğim..
ve sizleri gülümseterek gitmek istiyorum bir anımla..
Çok sık gezmeye çıkmam , çıktığım zamanlarda da özenirim kendime olabildiğince , güzel bir gündü yazın son demleri , güneş sıcak ve parlak içimdeki ses sokağa çıkmaya iteliyor beni ve sonunda dinletiyor sözünü. Sevdiğim bana hediye gelen bir gömlek ve altına kot pantolonumu gigiyorum , kemerle kolyede çantama ve topuklu ayakkabılarıma kombine olsun derken hazır gibiyim işte..
Makyajsız olur mu , hafif bir makyaj , parfüm ve son olarakta özenle toplanan saçlar, yine aceleci yanım gündem de küpenin teki unutulur mu hiç..
Sonunda cadde de yürüyen ben , her zaman kibirin çekiciliğine aldanmaktan korkar ken bu kez ona kapıldım mı ne..
Yolun karşısına geçmek üzere kalşdırımın kenarına geldiğim de , gözlerim yoğun fakat yavaş akan trafikte uygun anı yakalamaya çalışırken , bir hamle yapıyor düşüncelerim
__hadi şimdi tam sırası geçebilirsin ceylanım karşıya derken
atılan ilk ve son adımla ben secde misali yerdeyim iki dizimin üzerinde .. trafik mi.. akıp gidiyor burnumun ucundan , umurumda mı sanki
ah bir kalkabilsem , dizlerimin acısı içimi yakarken ne mümkün , sonunda oturdum olduğum yere kaldırımın kenarına , dizlerimden akan kan pantolonumun üzerine çıkmıştı bile , yardıma gelenlere teşekkür edip bir süre öylece kaldım oturduğum yerde , o an yapmak istediğim oydu ve ben hiç utanmadım düştüğüm için..
Aslında ben mesajı almıştım..
Kibirsiz ve sağlıklı bir hayat dileklerimle...
Veda........
YORUMLAR
vedacım bu yazın veda mektubun olmasın ALLAH acil şifalar versin sana ve tüm hastalara. mektuplarının devamını bekliyoruz.
Çevremdeki sakar şapşalların, kibirlerinden sığındıkları bir liman bu nazar olayı da :)
Annesi,'' ben şimdi bir yere gidicem, bak baban yanında, kardeşlerin de var, dönücem sonra, uslu ol sen de, olur mu?'' der. Çocuk , saf saf, '' iyi, tamam, ama ne zaman döneceksin, ben şimdi bi uyucam bi uyanıcam, geleceksin, değil mi? der. Dinlen, nadas vakti kadar demişsin, iyi tamam V_Eda'cım, ama geleceksin, yazacaksın arada da olsa değil mi. Uyucaz, uyanıcaz, hıı? Öyle di mi? Yılmaz Erdoğan'ın bir şiirinde geçiyordu, beni sevebilme ihtimalini seviyorum... diye. Ben de senin '' yeniden yazabilme ihtimalini seviyorum. Yazı başlığındaki gibi VEDA değil de, V_Eda olarak gelmeni yeniden. Öpüyorum... AtayaG.
17 16 Mersinli, 17:53 Elmas 24, 18:02 bilgegunes, 18:23 mirza78, 18:30 Ataya...
Ya, bakar mısınız, birisi bir yerde bir şey yazıyor, birileri aynı şeyi okuyup, aynı dakikalarda ona bir şey söylüyor. Klavyede aynı anda bir kaş kişi aynı şeyi düşünüyor. Ben Gamyun Blogu çok seviyorum ya. Ben bunları yazarken, klavyesi başında şu anda bir şey yazan da var mesela. Hepinizi öpüyorum bu kez:)
Sizi tanımam..Birçok blog yazanı ve yorumda bulunanı tanımadığım gibi... Selam kelamda hiç olmadı aramızda...BElki bir iki blogta yorumlarda buluşma söz konusu oldu. O sebeple ruh halinizi ve neden ara verdiğinizi bilmiyorum...
Ancak... Molayı fazla uzatmayın isterim şahsım adına.. Elbette dinlenmek veya başka bir hisle yazmamak herkesin hakkı... HEr insanın yazma hakkı olduğu gibi yazmama hakkı da söz konusu ve bu bir tercih.. Hakkınızı ne yönden kullanacak olursanız olun öncelikle sağlığınız ve mutluluğunuz eksik olmasın...
Ayrıca... Geçmiş olsun..Nazar çıktı diyelim:)
kibir şeytanın en büyük hilelerinden biridir. haliylede çok yaygındır.bana inanmıyorsanız kendiniz dahil çevrenizi şöyle dikkatlice tahlil ediniz. her tarafın kendini beğenmişlerle dolu olduğunu göreceksiniz. benim radarlarım kibirli insanı birden tesbit eder. burdada blog ve yorumlarından kibir akanlar çok var.ama bişey demek bize düşmez. hayat mutlaka kibirlilerin burnunu bir gün sürter. kibir kedilerden başka hiç bir canlıyada yakışmaz. şeytanın cennetden kovuluşunun baş nedeninin kibir olduğunu unutmayalım. hazreti nuh oğluna sadece iki nasihat ediyor " seni iki şeyden men ederim biri şirkdiğeride kibir." hea birde fazla tevazuda kibirden olur derler ben bunu bilemiyorum.
çok uzattım. hiç sevmem çok konuşmayı. kibir hastalığına yakalananlara geçmiş olsun diyor allahtan şifa diliyorum. bide hepimizin bi tutam pamukla bu dünyadan yolcu edileceğimizi unutmamalarını diliyorum.
önselikle ellerine yüregine ve emeğine sağlık diyorum.
çok büyük geçmişler olsun allah acil şifalar versin.
sen kendi durumunu daha iyi biliyorsun. şayet biraz çekilip dinlenmek ve yeni birikimler edinmek istiyorsan,iyi bi dinlenme sana iyi gelir sanırım. ama umarım bizi çok uzun süre blok yazısız bırakmazsın.k.i.b