Zenperest..........
09 Mart 2013, 04.41 A- A+ Eveeeett bir kadınlar gününü daha geride bıraktık. Günahıyla sevabıyla, önemiyle önemsizliğiyle. Bıraktık değil mi ? Yoksa hala kutlamalar devam mı ediyor bir yerlerde, her nerde yaşıyor ve yaşatılıyorsa :) Ben biraz konuyu değiştireyim izninizle. Belki de sırf bunun için yazıyorum bu yazıyı, yoksa yazdıklarımdan birini paylaşacaktım aslında. Ha bir de irticalen ne kadar saçmalayabiliyorum onu merak ettim :) Yorumları görür gibi oldum "iyi saçmalamışsın..başarmışsın" vs vs :)))))))) Ya da hiç yorum yapmayın bozuliim, o da fena olmaz .ppppp
--------------------
Ben size bir kelimeden sözetmek istiyorum şimdi; "zenperest"...öyle bir çıkalım yola bakalım. Zenperest kelimesi "zampara" diye girmiş Türkçeye. Keşke zenperest olarak kalsaymış...ne kelime ama...Zampara hiç mi hiç karşılamıyor sanki, eksik kalıyor anlamı. "Kadın peşinde koşan, kadın düşkünü, ahlaksız" diyor karşılığında. "Peh" diyorum. Aslında sanıyorum ki; hani bu zenperest "kazanova" diye kullandığımız tabirle daha çok örtüşüyor anlam bakımından. Yoksa her önüne gelen zampara azizim değil mi ama ? Hem 'perest' olma durumunu 'hayranlık ve hatta tapınma' olarak algılıyorum ben. Araştırmak lazım, hazırlıksız yazı bu idare edin.
Benim vaktiyle böyle bir sevgilim vardı. Ama öyle hani sıradan zampara değil, dolu dolu, büyük harflerle ZENPEREST. Size onu anlatayım ben, biraz değişiklik olsun.
Bu model erkeklerin, değişik karakteristik özellikleri oluyor. Mesela o kadınlardan hiç iğrenmezdi. Ekstrem bir örnek vereyim, anlatımı kuvvetlendirmek için; erkeklerin ter kokusuna bile katlanamazken, konu bir hatun kişi oldu mu üzerine çiş yapsa tınlamazdı hani...düşünün o derece. Hatırlıyorum bir keresinde, üzerine kusmuştum. Kaçmak için, refleks bile göstermedi. Lavaboya götürdü, bir güzel akladı pakladı beni, ağzımı yüzümü yıkadı, üstümü başımı temizledi. Hatta tişörtüm ıslanınca, altına koymam için kağıt havlu bile verdi hazırlayıp, üşümeyeyim diye :) Bütün bunlar olurken, ben mel mel bakıyordum ona...bugün gibi aklımda. Sonra sordum "ya nasıl miden kaldırdı" diye. "Ben kadınlardan iğrenmem" dedi. Çok acayip gelmişti o vakit bana bu. Sonra idrak oldum ki, sevgilin olacaksa zenperest taifesinden olmalı. Sevgili diyorum yalnız, eş koca falan değil :)
Abuk subuk şeyler sorardı bana. Yani öyle abuk subuk şeyler ki, ancak bir kız arkadaşınız sorar size o tip soruları. Mesala "kullandığım nemlendiricinin etken maddesi", meselaaa "french manikür yaparken, tırnak uçları için hangi markanın beyazını kullandığım", meselaaaaaaa "saçlarımı fön makinasıyla mı, düzleştiriciyle mi kuruttuğum" daha neleeeeer nelerrrrr. Düşünebiliyor musunuz :) Hayır bunları sormakla da kalmaz, bir de tavsiyelerde bulunurdu; "işte şu marka şöyle, bu böyle, saçları şöyle kurutmak daha az zararlı" vs vs vs vs. Bu engin kızsal kültürü, edindiği sevgililerinden almıştı pek tabiidir ki :) Kızlardan öğrendiklerini biriktiriyordu, bir sonrakine fayda sağlasın diye. Diğer her şeyin yanında, bütün bunları da rahatlıkla sizle konuşabilirdi ve emin olun bundan fazlasıyla hoşlanırdınız.
Efendim bu diğer her şeyin içi de dolu hani. Entellektüellik mi ararsın, kültür birikimi mi ararsın, yetenek mi ararsın, hassasiyet mi ararsın......yani işte her ne arıyorsan mevcut pis mikrop zenperestte :) Pis mis dediğime bakmayın, pek hazzetmiştim kendisinden. Hakkını verene boynum kıldan ince ( pragmatik bakış açısı :)-)
Böyle yani..aklıma bunlar geldi. Zenperestli günler dilerim hatun kısmına...faideli eserler çünkü. Koleksiyoner olmaları geri adım attırmasın size, azimli olunuz :)
-----------------------------
Bu da blog mudur ? Blogdur tabii...neyim eksik sizden ki :) Daha sonra bi ara, keyfimin kahyası izin verirse ve tabii kabul ve onay merciinden 'olur' da alırsam, "nüstrafobik" erkekler"i işlemek istiyorum nadide bloglarımın birinde .ppp. Nüstrafobi "güzel kadın korkusu" demek. Vardır böyle tipler di mi :) Canı isteyen varsa yazabilir gerçi bu konu üzerine.. "vayy fikrimi çaldın filan festek" demem :)
YORUMLAR
Tek taraflı diyalogların bulunduğu tutanak, basına sızdırılmış. Haberim yoktu… Mağdurum, Çözüm Süreci istiyorum.
Sözkonusu zenpereste gelince; tuzak bir konu seçmişsin lakin kendimi ifşa etmiciim, düşmiciim tuzağına, bu konuda ubuntu içinde olmiciim. Zalımsın, hayınsın sosyal cezbe.
Ayrıca; dünya emekçi kadınlar günü, 1 mayıs kadar değerlidir çoğunluğun gözünde ben de dahil. Hatırlamak için tek günü beklemeye ve bu günleri ticarete dökenlere karşıyım.
Hatırlamak başka, sahiplenip kutlamak bambaşkadır. İz bırakan olayları hiç unutmamak adına daima hatırlamak ve sonraki nesle aktarabilmk için; olayın geçtiği zamanda sözkonusu günü kutlamak(?) boynumuzun borcudur bir insan olarak. Bunlar benim görüşlerim tabi ama ortak düşüncede olanların çoğunluğu kadar mutlu olurum.
Bir de şu var ki ne yaptığın değil neyi nasıl yaptığın önemlidir. Bu iş ticarete dökülürse büyük ayıp olur hem bize hem tarihte hakk’ın peşinde canından olanlara.
Ticaret amaçlı başka bir gün için örnek vereyim: Sevgililer Günü. Bu ne abi? Böyle bir günü anlam ve önemini dükkan sahipleri en iyi bilir.:) bu örnek yorumdaki düşüncelerinle hemfikir olduğumu belirtmek içindi cezbe, alakasız dursa da.
Burada yazılan iyi bloglar vardı 8 Mart’la ilgili ve isterdim ki yazıyla andığımz kadar, kadına şiddet ve (devletten-polisten yardım istemelerine rağmen kendilerine el uzatılmayan ya da gereken yardım gecikilen) eşi-sevgili tarafından şiddet görerek öldürülen kadınların adına Kadıköy Meydanı’ında toplanıp sesini duyurmak isteyen kadınların yanında olmak, “bir kısım” da olsa birilerini etkileme konusunda yararlı olabilirdi. Tabii ben ne kadar orda etkili oldum tek başıma bilemem J
Laf mı soktun aklınca özdür :) Bu vur- kaçlar la nereye kadar? Kullandığım '' bir kısım'' kelimesini bir taraflara çekene kadar , kendi meşhur kelimeni koy benden alıntılayıp, laf sokmak için kulllandığın '' bir kısım''ın yerine. Zor olmaz senin için sadece ortadaki harfini değiştireceksin. Devamında kullandığın cümlenin anlamıda bozulmucak merak etme. Belki etkileme konusunda yararlı olabilir birilerini!!