insan olabilmek için önceanlamak anlayabilmek gerek yargılamdan.
hala cinsel kimliklereiniz üzerinden fikrinizi beyan ediyorsunuz cinsel kimliklereinizle var olmaya yaşmaya devam ettiğiniz sürce bu olan şeylerei hiçbir eğitim ve kültür çözemezz arkadşlarr...
Yüreğine sağlık Esra çok güzel dil getirmişsin. Yazılanları aldırmamalısın çünkü herkes kendi cinsini korur ama korurkende dikkat edilmeli dil uzattıgınız kadınlar kırılabilir ve unutmamalıyız ki kadın sizlere Allah'ın emanetidir.
Teşekkür ederim seni___seviyorum...
arse haklısın herkes kendi cinsini koruyor bu durumda. Ama ben sadece fikirlerimi sundum bir bayan olarak gözümle gördüğüm tanıdıkolduğum zulümden bahsettim ama tabi ki her zaman ki gibi herkes anlamak istediği gibi anlayıp istediği gibi yorum yapıyor...
Siz neyın kafasını yasıyorsunuz. :D Kadın dövülmez sevilirrrr. ilgi sevgi sahiplenmek ister.Bunu anlamak zormuş ki onca kişi saçma yorum atmış. Esra boşwer yorumları seni anlayan anladı.Millet burda senın blogunu tartşca yerıne ggidip kendılerıne ceki duzen versın ;) Çok biliyosanız sizde bişeyler yazın ! yazabılırsenız tabi. Burda yazılanları anlamayanlar yazmayı becebilirlermi tartışılır. eline saqlık esram :)
Büyük üzüntü duyarak okuduğum, izlediğim binlerce hayat hikayesinin kısa bir yansıması olmuş bloğunuz.İçimi sızlattı yine...
"Hak verilmez alınır" şeklinde bir yaklaşımı mantığım almıyor.Burada hangi haktır sözü edilen???
Benim anladığım her insan evladının doğduğu andan itibaren sahip olması gereken haklar onlar ve bunun için kadın neden savaşmak zorunda kalsın ki? Bu zorunluluktan söz ediyor olmak bile yeterince aşağılayıcı bir durum değil midir zaten?
İnsanlık alemine kıyasla bir zerre sayılabilecek Gamyun'da bile bloglarda ve yorumlarda sıkça rastladığımız zihniyetlerin varlığı beni umutsuzluğa sevk ediyor.Neymiş? Haklar kolay elde edilmiş de sahip çıkmamışız...Neden sahip çıkmak için savaş vermek zorunda olayım ki!!! Olması gerekenden fazlasını istedik mi?İstemek zorunda neden bırakılıyoruz?Bu ülkede kadın olarak doğduğunuzda hayata 3-0 yenik başlıyorsunuz.Ne acı...Benim,senin ya da X kişinin blogda bahsedilen tarzda bir şiddete maruz kalmamış olması bizler adına bir başarı mı sayılmalı? Yıllar geçiyor ve biz hala bunları tartışıyoruz.Hakikaten acınacak haldeyiz....
Hassas kalbinizle paylaştığınız blog için teşekkürler Sevgili esra...
kız cocukları dünyaya geldikleri günden itibaren hep bir negatif ayrımcılıga ugrarlar. erkek cocuk her toplumda makbuldür. cünkü soyadını sürdüren kesimdir. hele ki bizim toplumumuz da bu ayrımcılık daha baskındır. hal böyle olunca 1-0 yenik baslarız hayata. ölünceye degin de hep esitlik mücadelesi verir dururuz. bu kadınların sürdürdügü hayatın en kısa özetidir...
gelelim erkeklere.kedi seyini görmüs ne büyük yaram var demis, aynen o hesap :) hemen hemen her platformda karsımıza cıkarlar. efendim bizde eziliyoruz bizde taciz ediliyoruz, biz de dayak yiyoruz eslerimizden, bizlere de sıgınma evleri acılsın falan filan. yegane görevleri calısıp eve bakmaktı, tüm zorluklara ragmen cok sükür yetistik. artık calısma hayatında da varız ve güclüyüz...
kadın olmak zor zanaat, gercekten cok zor bu acımasız dünyada. mükafatını almayı temenni ediyorum...
ancak senin gibi mucizelere ve menkıbelere inanan beyinler o söylediğine inanabilir mirza...
Ben oradan bakılınca tam tersi görülsede kadına saygı duyan bir bireyim.Kadında benden ne önde nede geride olan bir bireydir.Bana göre cinsel organ,bazı yetenek ve beceri dışında farkımız yok.
Ne yazık ki bu cümle "Hizmette kusur etmemek için çabalayıp sizin soyadınızı taşıyan evlatlar yetiştirmeye çalışmanın nesi suç…??" gerçekten bu cümle ne yazık ki ezikçe.
Siz o cümleyle, ben çalışmayı düşünmüyorum.Bu yüzden kendi ayaklarım üzerinde duramam, ben çocuklarına bakarım sende ne olur bana iyi davran demişsiniz.Orta zihniyeti...
Kadın benim gibi bir insandır.Evinin işinide, çocukların bakımınıda eşiyle %50-%50 yapmalıdır.Lütfen iş hayatına girin, kendinize güveniniz olsun, kendinizi ezdirmeyin.
Bana göre her insan hakları eşit olarak doğar.Yukarıda bahsettiğim ve farklı sebeplerden elinde ki haklarını yitirir.Benim gözümde ve çevremde kimse 3-0 geride başlamıyor( aslında 3-0 demenin altında da feminem bir ezilmişlik duygusu var)
Katılmadığımı belirtiyorum bu bağlamda.Tabi kendi arkadaşlarınızın sırf blog yazdınız diye burayı donatmasını ve sık sık hatalı kullandığınız "q" harfinden dolayı sizi eleştiriyorum.
Daha olgun ve bir erkek kadar özgüvenli düşünmenizi dilerim.
Zeynepcim yüreqine saqlık güzel bir yorum olmuş :)
İlla_ahu yorumunu okurken bile içim sızladı çok haklısın malesef gerçekler hayatları çok etkiliyor. Gözleri kör olmuş hakiki haklardan habersiz olan insanlar konuşuyor. Çünkü beyinlerinde örümcek aqı gibi sabıt fıkırler aqlar örmüş ve işin en kötü yanıda kendi yanlışlarını doqru olarak görüp karşısındakinede doqru olduquna ınandırmaya çalışıyorlar...
Mirza :)
nazenin çok haklısın ama mükafatını bekleememek gerekiyor çünkü hiç bir zaman alamıyacaz bu mükafatı.
Erkeklerinde hayatı çok zor ya :)
Eve bakıyorlar çocuklarına bakıyorlar ince düşünüp sık dokuyorlar bide üstüne eşleri dövüyor sokaklarda bıçaklanıyor faili mechul ceset oluyorlar töre kurbanı oluyorlar yani onlarında işi çok zor sıqınma evi açılmalı onlara hakediyorlar fazlasıyla nasılsa onların hakları var özgürler hı bıde neydi güçlüydüler :)
Ya artık cidden yorumlara gülüyorum ya blogların altında yapılan yorumlarla dıkkat cekip popüler olmaksa niyet gerçekten çabanız boşa.
Bazı üyelerin yorumları aklıma Roots opumun bloglarla ve bloglara yapılan yorumlarla ilgili yazdığı bır blog aklıma geldi gerçekten haklıymış tamam neyse:)
cümle kurmasını ve anlatmak istediğini anlatabilme kabiliyetini geliştirdikten sonra insanlara yazında görelim demenizi tavsiye ederim....conconlar gibi ya artık cidden yaaa tamam neyseee döncem ben size
Esra Hanım... Agresif biraz kaba bir üslûpla dile getirmiş olsa da haklı olduğu bir nokta var sanırım.. Açıkçası yaptığım yoruma cevap gelmiş mi diye değil; insanlar da benle aynı görüşü mü paylaşmış, yoksa benim göremediklerimi mi görmüşler diye bakmak istedim.. Gelen her yorum ve eleştiriye cevap vermişsiniz neredeyse istisnâsız.. "Bu benim görüşüm" ana fikrinin çevresinde savunmuşsunuz yazdıklarınızı.. E iyi de, yazı zâten sizin görüşünüzü yeterince yansıtmış olmalıydı.. Neden sizin gibi düşünmeyerek yorum yapan herkesle tartışıyorsunuz bu şekilde?? Neden fikrinizi insanlara dayatma yoluna gidiyorsunuz?? Neden bir şekilde vâr olan kadın-erkek anlaşmazlığını iyice kronikleşen bir sorun hâline getirme çabanız?? Sizle birlikte cinsiyet çatışmasını körükler yorum yapan herkese soruyorum aslında bu soruları..
Bana bir kişi çıkıp da "eğer kadınlar, fiziksel olarak üstün olsalardı bile erkeklere aslâ şiddet uygulamazlardı" diyebilir mi?? Demesin.. Böyle büyük bir yalanın vebâli altına girmenize gerek yok.. Nâdiren de olsa eşinden dayak yiyen erkek haberlerini de gördük bu ülkede.. Mesele kadın ya da erkek olmak değil işte o yüzden; İNSAN OLMAK.. Tekrarlamakta yarar var.. Güç, kendinden güçsüzleri ezmek için kullanılıyorsa adı "zorbalık"tır.. Ve bu davranış, herhangi bir cinse mahsus da değildir aslında.. Eğer aranızda kadın yöneticinin altında bir karşı cinsi olarak çalışmış insanlar varsa ne demek istediğimi daha iyi anlar..
Sizler, hemen hepiniz, konuyu kavga boyutuna taşıyorsunuz.. Bilmem, farkında mısınız??
Hiçbir cins, bir diğerine üstün olarak gelmez dünyâya.. Doğadan kendine sunulan meziyetleri nasıl kullandığıyla üstün olur insanlar ancak.. Yetenek, zekâ ya da güç...
Bakın; tek bir kişi yorum yapıyor.. Siz o yorum üstünden, görüş belirten herkesi zan altında bırakıyorsunuz.. Burada kimse karşısındakini suçlamamalı.. Ortada bir sorun varsa bunun sorumlusu bireyler değil, bütün bir sistemdir.. Mâdem ki eğitim âilede başlıyor, o hâlde önce "devlet" denen kurumun âileleri eğitmesi gerekiyor demek ki.. "Töre" olarak savunulan saçmalıkların aslında bir yüzyıllık bile olmayan dış kaynaklı hurâfeler olduğunu öğretebilir meselâ insanlarına.. Bir kutsal kitapta "karınızı hafifçe dövün, sonra daha şiddetli" ya da "erkeğe yüz, kadına beş yüz kırbaç" gibi bir saçmalığın olamayacağını da göstermeli..
Biri olmadan diğerinin yaşayamayacağını unutmayın.. Ana-baba bir araya gelmeseydi şunca lâfı çevirecek bizler de olmazdık.. :) Şiddetse ana mesele; şiddet görerek büyümüş insanlardan, ekonomik sıkıntıların baskısıyla şiddet gösteren insanlardan, ruhsal olarak sorunlu insanlardan ve bir güç gösterisi olarak şiddete başvuran iptidâi insanlardan bahsedelim.. Birbirimize saldırmak yerine...
Blog sizin olduğu için sizin isminizi verdim, kusura bakmayın.. Ve önyargısız okuyun.. Herkese sözüm de şu olsun: En iyi savunma, saldırı DEĞİLDİR.. Karşınızdakini dinleyin, kendinizi dinletin ve bir orta noktada buluşun.. Konu her ne olursa olsun...
Hak edene herkese saygılar...
Muhalif aqzına saqlık ama bir konu var değinmeden geçemiyecem...
Farkettiyseniz aşağı yukarı bütün yorumlarımda herkesin fikri kendıne ben kendi düşüncelerimi paylaştım demiştim. Ama ısrarla baskın bir şekilde herkes kendi cinsini koruyor dediğinizde haklısınız asıl önemli olan İnsan Olabilmek ama insan gibi yaşıyabilmektir.
MuhaliFHareket nickli arkadaşım yaptığın yorum gerçekten çok güzel eline ve düşüncelerine sağlık demek geliyor elimden ancak..
Birde geçen gün kadınlar ile ilgili bir fıkra okumuştum bu yazıyı okuyunca okumuş olduğum fıkra geldi aklıma.Yazının içeriğinde baktığımda bir kadının pisikolojisini anlamak aynen bu fıkradaki gibi olsa gerek diye düşünüyorum.:)
Ayrıca Sayın Esra ; yaptığım yoruma cevap verme zorunluluğunuz yok yani boşuna geri dönüş yapmayın :) nokta.
Adamin biri California'da bir kumsalda yürürken ayağı eski bir lambaya takılmış, adam lambayı kumların içinden çıkarmış. Dalgasına belki cin cıkar deyip ovalamış lambayı, harbi harbi cin çıkmış.
Adam çok şaşırmış, cin başlamış konuşmaya:
- Tamam, tamam. Beni lambadan kurtardin vs...
- Bu, bu ay içinde dördüncü çıkarılışım ve bu işten sıkılmaya başladım bu yüzden 3 dileği unut. Sadece 1 dilek hakkın var!
Adam oturmuş ve bir süre düşünmüş ve:
- Her zaman Hawaii'ye gitmek istedim ama uçaktan korkarım ve deniz beni çok tutar. Benim için Hawaii'ye bir köprü yap böylece arabayla oraya gidebileyim
Cin gülmüş ve:
- Bu imkansiz. Bu işin lojistiğini düşün! Köprünün ayakları nasıl Pasifik'in dibine ulaşabilir? Ne kadar beton gerektiğini, ne kadar çelik gerektiğini düşün. Hayır, başka bir dilek düşün.
Adam tamam demiş ve gerçekten güzel bir dilek düşünmeye başlamış. En sonunda:
- Dört kere evlendim ve boşandım. Bütün karılarım her zaman duyarsız olduğumu ve onunla ilgilenmediğimi söylerdi. Bu yüzden, kadınları anlayabilmeyi diliyorum... Nasıl hissettiklerini ve neden ağladıklarını, bir şey söylemedikleri zaman gerçekten ne istediklerini...onları nasıl gerçekten mutlu edebileceğimi bilmek istiyorum...
Cin cevap vermis:
- Köprü iki şeritli mi olsun dört şeritli mi_! :)))
YORUMLAR
hala cinsel kimliklereiniz üzerinden fikrinizi beyan ediyorsunuz cinsel kimliklereinizle var olmaya yaşmaya devam ettiğiniz sürce bu olan şeylerei hiçbir eğitim ve kültür çözemezz arkadşlarr...
arse haklısın herkes kendi cinsini koruyor bu durumda. Ama ben sadece fikirlerimi sundum bir bayan olarak gözümle gördüğüm tanıdıkolduğum zulümden bahsettim ama tabi ki her zaman ki gibi herkes anlamak istediği gibi anlayıp istediği gibi yorum yapıyor...
"Hak verilmez alınır" şeklinde bir yaklaşımı mantığım almıyor.Burada hangi haktır sözü edilen???
Benim anladığım her insan evladının doğduğu andan itibaren sahip olması gereken haklar onlar ve bunun için kadın neden savaşmak zorunda kalsın ki? Bu zorunluluktan söz ediyor olmak bile yeterince aşağılayıcı bir durum değil midir zaten?
İnsanlık alemine kıyasla bir zerre sayılabilecek Gamyun'da bile bloglarda ve yorumlarda sıkça rastladığımız zihniyetlerin varlığı beni umutsuzluğa sevk ediyor.Neymiş? Haklar kolay elde edilmiş de sahip çıkmamışız...Neden sahip çıkmak için savaş vermek zorunda olayım ki!!! Olması gerekenden fazlasını istedik mi?İstemek zorunda neden bırakılıyoruz?Bu ülkede kadın olarak doğduğunuzda hayata 3-0 yenik başlıyorsunuz.Ne acı...Benim,senin ya da X kişinin blogda bahsedilen tarzda bir şiddete maruz kalmamış olması bizler adına bir başarı mı sayılmalı? Yıllar geçiyor ve biz hala bunları tartışıyoruz.Hakikaten acınacak haldeyiz....
Hassas kalbinizle paylaştığınız blog için teşekkürler Sevgili esra...
kız cocukları dünyaya geldikleri günden itibaren hep bir negatif ayrımcılıga ugrarlar. erkek cocuk her toplumda makbuldür. cünkü soyadını sürdüren kesimdir. hele ki bizim toplumumuz da bu ayrımcılık daha baskındır. hal böyle olunca 1-0 yenik baslarız hayata. ölünceye degin de hep esitlik mücadelesi verir dururuz. bu kadınların sürdürdügü hayatın en kısa özetidir...
gelelim erkeklere.kedi seyini görmüs ne büyük yaram var demis, aynen o hesap :) hemen hemen her platformda karsımıza cıkarlar. efendim bizde eziliyoruz bizde taciz ediliyoruz, biz de dayak yiyoruz eslerimizden, bizlere de sıgınma evleri acılsın falan filan. yegane görevleri calısıp eve bakmaktı, tüm zorluklara ragmen cok sükür yetistik. artık calısma hayatında da varız ve güclüyüz...
kadın olmak zor zanaat, gercekten cok zor bu acımasız dünyada. mükafatını almayı temenni ediyorum...
Ne yazık ki bu cümle "Hizmette kusur etmemek için çabalayıp sizin soyadınızı taşıyan evlatlar yetiştirmeye çalışmanın nesi suç…??" gerçekten bu cümle ne yazık ki ezikçe.
Siz o cümleyle, ben çalışmayı düşünmüyorum.Bu yüzden kendi ayaklarım üzerinde duramam, ben çocuklarına bakarım sende ne olur bana iyi davran demişsiniz.Orta zihniyeti...
Kadın benim gibi bir insandır.Evinin işinide, çocukların bakımınıda eşiyle %50-%50 yapmalıdır.Lütfen iş hayatına girin, kendinize güveniniz olsun, kendinizi ezdirmeyin.
Bana göre her insan hakları eşit olarak doğar.Yukarıda bahsettiğim ve farklı sebeplerden elinde ki haklarını yitirir.Benim gözümde ve çevremde kimse 3-0 geride başlamıyor( aslında 3-0 demenin altında da feminem bir ezilmişlik duygusu var)
Katılmadığımı belirtiyorum bu bağlamda.Tabi kendi arkadaşlarınızın sırf blog yazdınız diye burayı donatmasını ve sık sık hatalı kullandığınız "q" harfinden dolayı sizi eleştiriyorum.
Daha olgun ve bir erkek kadar özgüvenli düşünmenizi dilerim.
İlla_ahu yorumunu okurken bile içim sızladı çok haklısın malesef gerçekler hayatları çok etkiliyor. Gözleri kör olmuş hakiki haklardan habersiz olan insanlar konuşuyor. Çünkü beyinlerinde örümcek aqı gibi sabıt fıkırler aqlar örmüş ve işin en kötü yanıda kendi yanlışlarını doqru olarak görüp karşısındakinede doqru olduquna ınandırmaya çalışıyorlar...
Mirza :)
nazenin çok haklısın ama mükafatını bekleememek gerekiyor çünkü hiç bir zaman alamıyacaz bu mükafatı.
Erkeklerinde hayatı çok zor ya :)
Eve bakıyorlar çocuklarına bakıyorlar ince düşünüp sık dokuyorlar bide üstüne eşleri dövüyor sokaklarda bıçaklanıyor faili mechul ceset oluyorlar töre kurbanı oluyorlar yani onlarında işi çok zor sıqınma evi açılmalı onlara hakediyorlar fazlasıyla nasılsa onların hakları var özgürler hı bıde neydi güçlüydüler :)
Ya artık cidden yorumlara gülüyorum ya blogların altında yapılan yorumlarla dıkkat cekip popüler olmaksa niyet gerçekten çabanız boşa.
Bazı üyelerin yorumları aklıma Roots opumun bloglarla ve bloglara yapılan yorumlarla ilgili yazdığı bır blog aklıma geldi gerçekten haklıymış tamam neyse:)
Bana bir kişi çıkıp da "eğer kadınlar, fiziksel olarak üstün olsalardı bile erkeklere aslâ şiddet uygulamazlardı" diyebilir mi?? Demesin.. Böyle büyük bir yalanın vebâli altına girmenize gerek yok.. Nâdiren de olsa eşinden dayak yiyen erkek haberlerini de gördük bu ülkede.. Mesele kadın ya da erkek olmak değil işte o yüzden; İNSAN OLMAK.. Tekrarlamakta yarar var.. Güç, kendinden güçsüzleri ezmek için kullanılıyorsa adı "zorbalık"tır.. Ve bu davranış, herhangi bir cinse mahsus da değildir aslında.. Eğer aranızda kadın yöneticinin altında bir karşı cinsi olarak çalışmış insanlar varsa ne demek istediğimi daha iyi anlar..
Sizler, hemen hepiniz, konuyu kavga boyutuna taşıyorsunuz.. Bilmem, farkında mısınız??
Hiçbir cins, bir diğerine üstün olarak gelmez dünyâya.. Doğadan kendine sunulan meziyetleri nasıl kullandığıyla üstün olur insanlar ancak.. Yetenek, zekâ ya da güç...
Bakın; tek bir kişi yorum yapıyor.. Siz o yorum üstünden, görüş belirten herkesi zan altında bırakıyorsunuz.. Burada kimse karşısındakini suçlamamalı.. Ortada bir sorun varsa bunun sorumlusu bireyler değil, bütün bir sistemdir.. Mâdem ki eğitim âilede başlıyor, o hâlde önce "devlet" denen kurumun âileleri eğitmesi gerekiyor demek ki.. "Töre" olarak savunulan saçmalıkların aslında bir yüzyıllık bile olmayan dış kaynaklı hurâfeler olduğunu öğretebilir meselâ insanlarına.. Bir kutsal kitapta "karınızı hafifçe dövün, sonra daha şiddetli" ya da "erkeğe yüz, kadına beş yüz kırbaç" gibi bir saçmalığın olamayacağını da göstermeli..
Biri olmadan diğerinin yaşayamayacağını unutmayın.. Ana-baba bir araya gelmeseydi şunca lâfı çevirecek bizler de olmazdık.. :) Şiddetse ana mesele; şiddet görerek büyümüş insanlardan, ekonomik sıkıntıların baskısıyla şiddet gösteren insanlardan, ruhsal olarak sorunlu insanlardan ve bir güç gösterisi olarak şiddete başvuran iptidâi insanlardan bahsedelim.. Birbirimize saldırmak yerine...
Blog sizin olduğu için sizin isminizi verdim, kusura bakmayın.. Ve önyargısız okuyun.. Herkese sözüm de şu olsun: En iyi savunma, saldırı DEĞİLDİR.. Karşınızdakini dinleyin, kendinizi dinletin ve bir orta noktada buluşun.. Konu her ne olursa olsun...
Hak edene herkese saygılar...
Farkettiyseniz aşağı yukarı bütün yorumlarımda herkesin fikri kendıne ben kendi düşüncelerimi paylaştım demiştim. Ama ısrarla baskın bir şekilde herkes kendi cinsini koruyor dediğinizde haklısınız asıl önemli olan İnsan Olabilmek ama insan gibi yaşıyabilmektir.
MuhaliFHareket nickli arkadaşım yaptığın yorum gerçekten çok güzel eline ve düşüncelerine sağlık demek geliyor elimden ancak..
Birde geçen gün kadınlar ile ilgili bir fıkra okumuştum bu yazıyı okuyunca okumuş olduğum fıkra geldi aklıma.Yazının içeriğinde baktığımda bir kadının pisikolojisini anlamak aynen bu fıkradaki gibi olsa gerek diye düşünüyorum.:)
Ayrıca Sayın Esra ; yaptığım yoruma cevap verme zorunluluğunuz yok yani boşuna geri dönüş yapmayın :) nokta.
Adamin biri California'da bir kumsalda yürürken ayağı eski bir lambaya takılmış, adam lambayı kumların içinden çıkarmış. Dalgasına belki cin cıkar deyip ovalamış lambayı, harbi harbi cin çıkmış.
Adam çok şaşırmış, cin başlamış konuşmaya:
- Tamam, tamam. Beni lambadan kurtardin vs...
- Bu, bu ay içinde dördüncü çıkarılışım ve bu işten sıkılmaya başladım bu yüzden 3 dileği unut. Sadece 1 dilek hakkın var!
Adam oturmuş ve bir süre düşünmüş ve:
- Her zaman Hawaii'ye gitmek istedim ama uçaktan korkarım ve deniz beni çok tutar. Benim için Hawaii'ye bir köprü yap böylece arabayla oraya gidebileyim
Cin gülmüş ve:
- Bu imkansiz. Bu işin lojistiğini düşün! Köprünün ayakları nasıl Pasifik'in dibine ulaşabilir? Ne kadar beton gerektiğini, ne kadar çelik gerektiğini düşün. Hayır, başka bir dilek düşün.
Adam tamam demiş ve gerçekten güzel bir dilek düşünmeye başlamış. En sonunda:
- Dört kere evlendim ve boşandım. Bütün karılarım her zaman duyarsız olduğumu ve onunla ilgilenmediğimi söylerdi. Bu yüzden, kadınları anlayabilmeyi diliyorum... Nasıl hissettiklerini ve neden ağladıklarını, bir şey söylemedikleri zaman gerçekten ne istediklerini...onları nasıl gerçekten mutlu edebileceğimi bilmek istiyorum...
Cin cevap vermis:
- Köprü iki şeritli mi olsun dört şeritli mi_! :)))