Seda' nın midesine ne oldu?
11 Mayıs 2013, 13.56 A- A+
Elindeki poğaçadan derin bir ısırık aldıktan sonra;
__hımm! ay valla Ayşanım senin poğaçaların üstüne poğaça tanımıyorum. Ayol sana bir pastanemi açsak? Hülya da pastaları çok güzel yapıyor. Sunayı'ın börekleri nefis. Nuraycım sen de çok güzel mercimekli börek yapıyorsun. Ay valla bir dükkan açsak kızlar yaaa! Ben de baklavaları yaparım..Ohhh! mis misss!!
Çayı bile beklemedi Nilüş teyzem. Tabağını sildi süpürdü. Sadece bir tane mercimek köftesi kalmıştı. Onu yemedi. Muhtemelen onu kârdan saydı:D Aslında adı Nilüfer ama biz ona kısaca nilüş diyoruz. Benim adım da Çağla ama bana uzunca çarlişkom diyorlar:D
__Ay ben şeker almıycam Çarlişkom dedi. Şekeri bari kısayım dimi ama.. Ne güzel! Eeee! çayına şeker alma, ama börekleri, poğaçaları, pastaları nefes almadan götür:))
Ben bu gruba bayılıyorum aslında. Ama sadece bizim eve geldiklerinde görebiliyorum onları. Hepsi ortalama 40-45 yaş civarında, neşeli ve hepside tombul:D Neşeli olmalarını da yedikleri ekmeğe ve tatlıya bağlıyorlar. Ben de neşeliyim ama çok fazla ekmek ve tatlı tüketmiyorum. Bu tezatı da açıklayamıyorum:))
Dikkat ettim. Annem bu güne hazırlanırken, herşeyden fazla fazla yapıyordu, tekrar isterler diye. Oysa ki önlerine gelen büyük pasta tabaklarıyla doymalıydılar ama doymuyorlardı. Annem yanılmıyordu, çünkü ikinci bir poğaça, börek ve diğer ıvır zıvırdan bir kaç kez daha almışlardı. O gün yedikleri herşey kârdı.
Evin genç kızı olarak en son tatlı ikram ettim onlara. Tatlıyı da yediler ve sonra;
__Kızlar valla diyet yapmalıyız! dedi Nuray teyzem:)
O an aklıma geldi.
__Nilüş teyze! Sen internetten zayıflama kremi almıştın. Sahi ne oldu o krem? Zayıflayabildin mi?
Aslında zayıflamak şöyle dursun, o kreme güvenip iki misli yediğinden, göbeği balkon olmaktan çıkıp terasa dönmüştü:))
__Aman yok Çarlişkom, düzenli kullanamadım ki..Kullansam incelecektim:( Ama varya şimdi yeni bir şey çıkmış ondan alıcam. Böyle bir kaşık yiyorsun o senin midende şişiyor ve daha yiyemiyorsun. Yani tokluk veriyormuş. Bide şey alayım diyorum. Ender saraç' ın çayından. Onu da içiyormuşsun, spor yapmadan 15 günde 6 kilo veriyormuşsun.
Tabii diğerleri durur mu? Kimi Seda' nın programına gelen birinin anlattığı üründen, diğeri Saba Tümer'in reklamını yaptığı üründen bahsedip durdular. Reklamı yapan ünlü olunca, o ürünlere güvende artıyordu. Ama Seda dedi be şekerim! Ama Mehmet öz dedi be kızım! Ya da Sibel Can demiştir. Sahi siz Sibel Can' ın hiç zayıf halini gördünüz mü? Ben görmediim de..Önce kendini zayıflatsın diyesim var..Aha da dedim gitti:D
Aslında herkes biliyor. Şu gırtlağı tutmadıkça zayıflanamıyor..
Ama herkesin düşüncesi aynı. Diyet ve spor yapmadan zayıflamak! Ben yiyeyim, yedikçe de zayıflayayım. Yok öyle şey..!
Türk halkı olarak biraz tembeliz. Hareket etmeyi, çabalamayı ya da bir hedef koymayı pek beceremiyoruz. Biz "kısaca"ları seviyoruz. En kestirme olanlara bayılıyoruz..İsimleri kısaltırız (benim ismim hariç), yolu kısaltırız, lafı kısaltırız, (uzun uzun izaha gerek yok, anlayan anlasın)..Şimdi kim dengeli beslenerek ve spor yaparak ve de en önemlisi sabrederek ayda 3-4 kilo vermekle uğraşacak. Aha ünlüler demiş işte. Spor yapma, yemeğini ye ve zayıfla..!
Ünlüler gerçekten zayıflatıyor mu? Üç beş kuruşluk çöpleri piyasaya 70-80 lira karşılığında sunan insanlar, bizim "kısaca" ları sevdiğimizi bildikleri için, faizini de ünlülere verip bizi kandırıyor olmasınlar sakın?
Hiç bir ürünün tek başına zayıflattığı yok aslında..O satılan çayları içiyorsunuz, vücudunuzda ki ödemi atıyorsunuz ve zayıfladım sanıyorsunuz. Oysa ki günde 10 bardak su içerek o ödemi vücuttan, hem de beş kuruş vermeden atabilirsiniz. İster ünlü olsun, isterse sıradan bir insan..Eğer bir insanda vicdan yoksa, o ürünleri ballandıra ballandıra anlatacak, piyasaya sürecek ve tıkınıp tıkınıp sonra da bu ürünlerden medet uman insanlar her zaman olacaktır..
İşte bunları anlattım onlara..Beni, nefessiz götürdükleri pastaların, böreklerin verdiği gevşemeyle dinlediler. Ben konuştukça onlar hafif hafif başlarını sallıyorlardı, "haklısın" der gibi..Yok yok! Uykuları geldi bunların:(
Sonra..
İçlerinden biri;
__Çarlişkom bize şöyle bol şekerli bir kahve yapsanda balkonda içsek olmaz mı acaba? Demez mi......
Yok valla bunlar iflah olmaz..Bunlar bir yemek tarifi verirken bile yutkunarak veriyorlar, hem de tok oldukları halde:) Yok yok! Bunlara laf anlatacam derken dilim damağıma yapıştı. Bu lafların üstüne bir bardak soğuk su herkese iyi gider:)
not: Başlığı öyle attım çünkü az önce facebook' u açtığımda, sağ tarafta öyle bir reklam vardı. Esin kaynağımdır o reklam:)) Pişşştt laf yok! el kadar çocuğa:))
__hımm! ay valla Ayşanım senin poğaçaların üstüne poğaça tanımıyorum. Ayol sana bir pastanemi açsak? Hülya da pastaları çok güzel yapıyor. Sunayı'ın börekleri nefis. Nuraycım sen de çok güzel mercimekli börek yapıyorsun. Ay valla bir dükkan açsak kızlar yaaa! Ben de baklavaları yaparım..Ohhh! mis misss!!
Çayı bile beklemedi Nilüş teyzem. Tabağını sildi süpürdü. Sadece bir tane mercimek köftesi kalmıştı. Onu yemedi. Muhtemelen onu kârdan saydı:D Aslında adı Nilüfer ama biz ona kısaca nilüş diyoruz. Benim adım da Çağla ama bana uzunca çarlişkom diyorlar:D
__Ay ben şeker almıycam Çarlişkom dedi. Şekeri bari kısayım dimi ama.. Ne güzel! Eeee! çayına şeker alma, ama börekleri, poğaçaları, pastaları nefes almadan götür:))
Ben bu gruba bayılıyorum aslında. Ama sadece bizim eve geldiklerinde görebiliyorum onları. Hepsi ortalama 40-45 yaş civarında, neşeli ve hepside tombul:D Neşeli olmalarını da yedikleri ekmeğe ve tatlıya bağlıyorlar. Ben de neşeliyim ama çok fazla ekmek ve tatlı tüketmiyorum. Bu tezatı da açıklayamıyorum:))
Dikkat ettim. Annem bu güne hazırlanırken, herşeyden fazla fazla yapıyordu, tekrar isterler diye. Oysa ki önlerine gelen büyük pasta tabaklarıyla doymalıydılar ama doymuyorlardı. Annem yanılmıyordu, çünkü ikinci bir poğaça, börek ve diğer ıvır zıvırdan bir kaç kez daha almışlardı. O gün yedikleri herşey kârdı.
Evin genç kızı olarak en son tatlı ikram ettim onlara. Tatlıyı da yediler ve sonra;
__Kızlar valla diyet yapmalıyız! dedi Nuray teyzem:)
O an aklıma geldi.
__Nilüş teyze! Sen internetten zayıflama kremi almıştın. Sahi ne oldu o krem? Zayıflayabildin mi?
Aslında zayıflamak şöyle dursun, o kreme güvenip iki misli yediğinden, göbeği balkon olmaktan çıkıp terasa dönmüştü:))
__Aman yok Çarlişkom, düzenli kullanamadım ki..Kullansam incelecektim:( Ama varya şimdi yeni bir şey çıkmış ondan alıcam. Böyle bir kaşık yiyorsun o senin midende şişiyor ve daha yiyemiyorsun. Yani tokluk veriyormuş. Bide şey alayım diyorum. Ender saraç' ın çayından. Onu da içiyormuşsun, spor yapmadan 15 günde 6 kilo veriyormuşsun.
Tabii diğerleri durur mu? Kimi Seda' nın programına gelen birinin anlattığı üründen, diğeri Saba Tümer'in reklamını yaptığı üründen bahsedip durdular. Reklamı yapan ünlü olunca, o ürünlere güvende artıyordu. Ama Seda dedi be şekerim! Ama Mehmet öz dedi be kızım! Ya da Sibel Can demiştir. Sahi siz Sibel Can' ın hiç zayıf halini gördünüz mü? Ben görmediim de..Önce kendini zayıflatsın diyesim var..Aha da dedim gitti:D
Aslında herkes biliyor. Şu gırtlağı tutmadıkça zayıflanamıyor..
Ama herkesin düşüncesi aynı. Diyet ve spor yapmadan zayıflamak! Ben yiyeyim, yedikçe de zayıflayayım. Yok öyle şey..!
Türk halkı olarak biraz tembeliz. Hareket etmeyi, çabalamayı ya da bir hedef koymayı pek beceremiyoruz. Biz "kısaca"ları seviyoruz. En kestirme olanlara bayılıyoruz..İsimleri kısaltırız (benim ismim hariç), yolu kısaltırız, lafı kısaltırız, (uzun uzun izaha gerek yok, anlayan anlasın)..Şimdi kim dengeli beslenerek ve spor yaparak ve de en önemlisi sabrederek ayda 3-4 kilo vermekle uğraşacak. Aha ünlüler demiş işte. Spor yapma, yemeğini ye ve zayıfla..!
Ünlüler gerçekten zayıflatıyor mu? Üç beş kuruşluk çöpleri piyasaya 70-80 lira karşılığında sunan insanlar, bizim "kısaca" ları sevdiğimizi bildikleri için, faizini de ünlülere verip bizi kandırıyor olmasınlar sakın?
Hiç bir ürünün tek başına zayıflattığı yok aslında..O satılan çayları içiyorsunuz, vücudunuzda ki ödemi atıyorsunuz ve zayıfladım sanıyorsunuz. Oysa ki günde 10 bardak su içerek o ödemi vücuttan, hem de beş kuruş vermeden atabilirsiniz. İster ünlü olsun, isterse sıradan bir insan..Eğer bir insanda vicdan yoksa, o ürünleri ballandıra ballandıra anlatacak, piyasaya sürecek ve tıkınıp tıkınıp sonra da bu ürünlerden medet uman insanlar her zaman olacaktır..
İşte bunları anlattım onlara..Beni, nefessiz götürdükleri pastaların, böreklerin verdiği gevşemeyle dinlediler. Ben konuştukça onlar hafif hafif başlarını sallıyorlardı, "haklısın" der gibi..Yok yok! Uykuları geldi bunların:(
Sonra..
İçlerinden biri;
__Çarlişkom bize şöyle bol şekerli bir kahve yapsanda balkonda içsek olmaz mı acaba? Demez mi......
Yok valla bunlar iflah olmaz..Bunlar bir yemek tarifi verirken bile yutkunarak veriyorlar, hem de tok oldukları halde:) Yok yok! Bunlara laf anlatacam derken dilim damağıma yapıştı. Bu lafların üstüne bir bardak soğuk su herkese iyi gider:)
not: Başlığı öyle attım çünkü az önce facebook' u açtığımda, sağ tarafta öyle bir reklam vardı. Esin kaynağımdır o reklam:)) Pişşştt laf yok! el kadar çocuğa:))
YORUMLAR
Harikasin yaaa ... Bayildim :))) Haklisin .. Cok haklisin ben seni evlen 2.3 cocuk dünyaya getir sonra görücem ... Seni okurken kendi genc kizligimi ve annemin arkadaslarinin toplanip beni yakalayip minciklardiklari , dogrulari söyledigim icin uzun süre cok bilmis ukala diye birdaha dinlemek istemediklerini hatirladim .. Ben 10. köyü hic bulamadim , buldugumda ise coooook uzaklasmistim artik .. Sen umarim bulursun yakinlarda bir yerlerde.. Keyifle okudum süperdi ...