slmmm...yeniyim burada ama blog yazmak ya da okumak hoşuma gider.düşünceyse eğer paylaşılan ben de düşüncelerimi paylaşmak ya da başkalarının düşüncelrini okumak hoşuma gider.ilk girdiğimde blog sayfasına ki hala koyu yazılmış bana ölesine bakıyor ' şiir şarkı sözü şikayet içerikli yaılar' yazılmamalı.katılıyorum ama bir şiir yad aşarkı üzerine yazılmış bir yazı olabilir sanırım.'kişi kurum kuruluş millet ırk ve dinleri aşağılayaıcı yazılar' bu gerçekten karar vermek zor.yazımda ülkemke başka bir ülkeyi karşılaştırmak saırım küçük düşürücü.buna da izin yok.'siyasi içerikli yazılar'.ülkemi en çok meşgul eden konu.terörden partilerden ya da akillerden söz edemem.yurt dışında yaşayan biri olarak ülkeme geldiğimde bana yapılan uygulamalardan söz etmem de yasak.kurum adı veremem.ihtiyacat kredisi alıp 3 gün sonra anneme arayıp çektiği parayı ne yaptığını soran ve harcama makbuzu yada faturasını isteyen bankanın adını da veremem. sonuçta o da bir kurum.neden bahsedeyim düşünüyorum kırmasın sizi yasaklanmayayım...

dün yolda bir kız gördüm elinde bir sokak köpeği aslında barınaktan alınmış bir köpek gezdiriyor.öyle petlershoplarda satılan cicili biçili köpeklerden değil.tazıyla av köpeği melezi.ama bir canı var.memleketim İzmir'i sevme nedenlerimden biri sokak hayvanlarına gösterdikleri ttizlik.her sokak başında kesinlikle bir kap su ya da bir kap mama bulmanız mümkün.duyarlılıkları üst düzeyde.öte yandan bir petshop önünden geçiyorum.vitrine bir cam kafes yerleştirilmiş içerisine de sekiz on adet tavşan konulmuş.muhtemelen satılık girdim içeriye az daha döveceklerdi.haksız sayılmam ama.onların yerinin cam box olmadığını söylediğimde 'sana ne kardeşim' yanıtını almam beni çok üzdü.ya da yan cam boxta kafalarını birbirlerinin üzerine koymuş bir kaç köpeğin o küçücük cam boxta yaşamaya mahkum edilmeleri.okadar küçüklerki onların şu an yatmaya değil koşup zıplamaya ihtiyaçları var.dayak yemeden çıktım diğer bir deyişle kaçtım.ilerde içeri girerken kafanızın kesinlikle değeceği azıcık boyunuz uzunsa eğilmek zorunda kalacağınız dikeldiğinizde dışarıda tavanı belinize geçmeyecek kısaca bodrum kat tabir edilen bir dükkan ve ayak seviyesindeki penceresinde bir kedi yatıyor.minder yazmışlar altına.öyle kocamanki iyi beslendiğini hemen anlayabilirsiniz.dükkana girdim sahibine tebriklerimi ilettim.sevindiğimi ve kutladığımı söyledim bu duyarlılıklarından dolayı.adam kedinin 12 yaşinda olduğunu ve 12 yıldır işte o pencerede yattığını arada dışarıya çıkıp gezdiğini söyledi.en çokta kedi var.araştırmalarıma göre köpek barınakları var ama kedi barınakları yok.böyle duyarlı insanlar da bakmazsa nasıl yaşamlarını sürdürecekler bu hayvanlar.hem bu şekilde inanaırmısınız bu yörede hiç bir sokak hayvanı çöp tenekelerine saldırmıyor.yaz geldi havalar iyice ısınıyor yiyecek önemli elbet ama lütfen bir köşe başına bir kap su koyalım.God bless y'all.