Herkese merhabalar :)))

Dürüstlük üzerine düşünüyorum ne zamandır. “Dürüstlük çok önemli” deriz hepimiz, “insan dürüst olmalı”… Söyleyeceklerim bunlardan farklı değil belki ama gerçekten düşünmenizi istiyorum. Gerçekten bir düşünelim dürüstlüğün önemi konusunda. İnsan nasıl olmalı, hangi değerleri taşımalı sorularını sorsak çoğunluk ezbere sayacaktır: sevgi, saygı, vb. Ezbere saymak dışında çoğu insan bu kavramları içselleştirmiyor. Önemli olan da bu zaten, içselleştirmek. İçselleştirmek için de önce iyice düşünmek gerekiyor. Hayatımızın ilk yıllarında aileden, çevreden aldığımız uyaranlar etkili oluyor. Ancak dürüstlük gibi bir kavramı içselleştirmek bir süreci gerektiriyor. Dürüstlüğün sınırları oluyor, ortama göre farklı yorumlanabiliyor.

(Burada bahsetmek istediğim “Birinin hayatını kurtarmak için yalan söylenebilir mi? ” tarzındaki ahlaki sorularla ilgili değil, günlük hayatımızdaki durumlarla ilgili dürüstlük.)

Dürüst kişi kendisine saygısı olandır. Yalan, söyleyeni alçaltır. Karakterinden bir şeyler eksilir. Her an her düşündüğümüzü insanlara söylemek de değil demek istediğim. Susmakla konuşmak arasındaki tercihi yapabilmek önemli: ya kendinize saklarsınız aklınızdan geçeni ya da o kişiyle paylaşırsınız, başkasıyla değil.  Nerede susup nerede konuşulacağı ise,  kişinin kararına, duruma bağlı.  Eksik bilgi vermek de yalan söylemektir bence.

Dürüstlük sadece konuşmak mıdır, davranışlarla da ilgili değil midir ? Elbette ilgilidir.  Birinin başarısını ya da ilişkisini sabote etmeye çalışmak örneğin…

Dürüstlük önce kendimize karşı olur. Düşüncelerimiz davranışlarımıza yansır.  Bir davranışta sorun varsa bunun ardındaki düşünceyi ya da duyguları bulmak lazım.  Bu yüzden kişi öncelikle bir iç yolculuğa çıkmalı…

Peki dürüst insanları nasıl ayırt edebiliriz? Benim buna cevabım “deneyim” olacak.  Ne kadar çok insan tanırsak o kadar iyi oluruz bu konuda. Bu yüzden deneyimler altın değerindedir ya… Ancak tekrar tekrar aynı hataya düşmemek, deneyimlerden ders çıkarabilmek de önemli. Burada “sosyal zeka” işin içine giriyor olabilir…

Peki, dürüstlük bize ne kazandıracak? Ruh dinginliğini, temiz bir vicdanı… Toplum insanları yalana itiyor olabilir, dürüst olmamaya, hileye, torpile, başkalarının hakkını gasp etmeye… Zor olan da buna karşı koymaktır. Karşı koymayı seçenler saygı duyulacak insanlardır.

Son olarak; dürüst olmayı benimsemek, bu yolda çabalamak zor olabilir bazen… İkilemlere düşülebilir ve elbette hata yapılabilir. Yine de denemeye değer. İnsanın yüceliğinin ayrılmaz bir parçasıdır dürüstlük. Manevi değerler bir bütündür ve biri olmadan diğeri olmaz. Bu yüzden dürüst olmalı, olmaya çalışılmalı… Kendimiz için, daha iyi bir toplum için…

                                                                                     SAYGILARIMLA EVO…