Birdaha yaşanması mümkün olmayan doyumsuz tatil...

Normal  günlük  yaşantıma  devam ediyordum. Otobüsün  kalkmasına iki  saat kalmış  telefonumuda  kapatmışım  açtığımda hemen telefonum çaldı oğlum nerdesin ?  Geliyorum anne yoldayım …sokağa girdiğimde bir kalabalık  o kalabalığın arasından şakalaşarak eve girdiğimde iğneyi atsalar birisine batar o derece... azıcık tatlı bir fırça , daha hiç birşeyimi  hazırlamamışım. Sağolsun annem  güzel bir valiz yapmış içine koyduklarını  hiç yazmıyım… ara ara sessizlik ara ara bir curcuna o sessizlikte birden babamın sesi  yükseldi…   vakit geldi hadi kalkalım…

Ben hiç kimseye söylememiştim  askere gideceğim tarihi, üç beş   yakın  arkadaşım dışında. Niyetim ev hanesiyle vedalaşıp  çantamı alıp çıkmaktı. Kötü habermidir nedir kulaktan kulağa yayılmış hiç tanımadığım kişiler bile orda  ( acaba niyetleri dünya gözüyle gittiğimden emin olmakmıydı   anlamadım ) kapının önüne çıktığımda hiç sevmediğim ıslıklar alkışlar bi yandan annem ağlıyor ben halkı selamlıyorum : ))) Derken konvoy eşliğinde danidani danidani daatdat diye otogarın yolunu tuttuk (hiç sevmem öyle şeyleri ,hala o şekilde gördümmü sinir olurum:)).  Zaman geldi vedalaşıcaklarımla vedalaşıp otobüsteki yerimi aldım. Otobüs kalkmak bilmiyor artık bir an önce kalksada gitsem ve  artık yola çıktık. Yanımdaki arkamdaki ühüü ühüü üü ağlıyorlar… ben onları izliyorum. Yanımdakini teselli ettim çok bir şey biliyormuş gibi,  tamam sus ağlama geçicek geçicek : )) sussun yeterki.

Uzun bir yolculuğun ardından manisa yakınlarında inzibatlar otobüsü durdurdu  kağıtlarımıza baktılar benimle beraber  6 kişiyi otobüsten indirdiler.  Yol kenarında  kayalık bir alanda bekliyoruz diğer gelicek  kişileri.  ( tam beş  saat bekledik ) Orda görevli askerler emirler yağdırıyorlar çöpleri  alın sigara içmeyin  oturmayın tip tip şeyler söylüyorlar  onlar öyle dedikçe benim daha çok sigara içesim geliyor nedense..Çekicem ya mıknatıs gibi , sen neden oturuyosun, yani ben neden oturuyormuşum. Aslında verilicek bi ton cevap varda niyetim  kısa ve öz tezkermi diye cevap verip başımdan savmak o cevabın  ardından bunlar üç kişi oldular beni kaldırıp ordaki çöpleri toplatıcaklar. İnadim inat ordu komutanı gelse nizamiyeden girmeden bir iş yapmam dedim.  Ve arada bi kaç laf daha sen görürsün diyip  pes edip gittiler.( İçimden diyorum ayvayı yedin nizamiyeden girdikten sonra artık ben onlarınım )…olsun orda toplarım çöpleri .

Nizamiyeden içeri girdik saçlarım çok uzun değildi , neymiş daha kısa olucakmış. Aldılar beni bi odaya makineyi saçlarımın arasına  sokup yukarı doğru  asılıyor  kafa derimi  çıkırıcak sanki koyun ben…ordada bir tartışma….: )) Elbiselerimizi aldıktan  sonra  yerlerimiz yataklarımız beli oldu . Bir iki üç derken alıştık .Yat kalk sürün atış yap tırman  75 gün kalmam lazımdı , bir gün alaya büssürü  rütbeli adamlar geldi  geziyorlar,  eğitimlere bakıyorlar atış kağıtlarına bakıyorlar  alay  içtimada yanlarına çağırdıklarına bir şeyler soruyorlar .Bi tanesi beni çağırdı sanırım,   eliyle sen sen benmi diyorum evet oğlum sen naptıklarını bilemediğimden tereddütlüyümde  ipe tırmanmaya çalışıyorum  gitmeye hiç niyetim yok  sonra gür bir sesle sen oğlum sen aptal asker sana söylüyorum gelsene : ))  Gittim tekmilimi  verdim korkudan  sorduğu sorulara  patır patır cevaplar veriyorum kısa öz cevaplar . Sonra ismimi bir kağıda yazıp komutana bir şeyler söyledi.

Herkez oğlum yaşadın seni seçtiler  gibi bi şeyler söylüyor ama kimse nereye  seçildiğimi söylemiyor  o yüzdende sürpriz bir şey olmasın diye sevinemiyorumda . Komutana sordum komutanım beni neden ayırdılar nereye seçtiler Ankaraya seçmişler orda rahat edicekmişim  ve 75 gün olan  acemi askerliğim 45 gün oldu  annemler  telefon açıyorlar yemin törenine geliceklermiş hiç dermiyim tarihini daha var var.. onlar 75 gün  bildikleri için benim  45 gün içinde yemin töreni oldu bi çok kişi yakınlarını çağırmışlar bi köşede ağlaşıyorlar birkaç gün sonrada   kağıdımı alıp dağıtıma çıktım. Sabah 8 gibi istanbula geldim evin yakınında bir pastanede kahvaltımı yaptım sigaramı içtikten sonra kalktım. Çıktım yukarı zile bastım  en sevdiğim şey kapı dürbününü  parmağımla kapamaktı: ) kapadım annem kim oo kim oo… bende ses yok . Ben çok yaparım diye annem kapının arkasından bana  sesleniyor,  geldiğimden  haberi yok kadının, ana yüreği herhalde anlamış elimi çektim hemen kapıyı  açıp  sarıldık biraz ağlatım annemi  sonra neden haber vermedim diyede bir güzel  fırçaladı  özlemişim dedim bu fırçayı onun için haber vermedim : )))

Aradan 10 gün geçtikten sonra yeni birliğime teslim oldum. Nizamiye girişinde bir çavuş aldı beni çok iyi karşıladı  hal hatır sordu yol boyunca güzel muhabbet ettik. Bir kağıda kaldığı bölüğü ismini yazdı bir şeye ihtiyacım  olduğunda gelmemi  istedi ve beni  karargah bölüğü diye bir yere bıraktı sonra ordakilerle muhabet daha gelicekler varmış yerimiz beli değilmiş bir süre böyle free takılırsın dediler. Üç  gün hiçbir şey yapmadan yattım kalktım , bir sabah bir telaş alay komutanı gelmiş yeni gelen askerleri çağırıyor bi 15 kişi  kadar karşısına dizildik. Tek tek sorular sordu sordu sordu yanında birisiyle konuşuyor not tutturuyor  , bi 30 dakika böyle devam ettikten sonra dağıldık. Bir süre sonra habercisi yanıma geldi tam kesin değil ama  sanırım benim yerime sen geçiceksin ben tezkereye gidiyorum gel benimle dedi. Günlük yaptığı işleri anlatı 3 gün kadarda onunla takıldım : ) Sonra bilmem ne yarbayının bilmem neyi oraya asker olarak gelmiş alay komutanı onu alıcakmış benim yelkenler gene suda…Sıkılıyorum artık bir görevim belli olsada bilsem diye. 

Tekrar  benimle beraber 10 kişiyi topladılar yerlerimiz tam kesin olana kadar başka bölüklerde misafir kalıcakmışız bölüklerin isimleri   (karargah ,hizmet ,gösteri ,ulaştırma ) ben bu isimleri duydum direk ben gösteri  bölüğünde kalabilirmiyim dedim  ( ismi gösteriya  kulağa hoş geldi ) tamam dediler saat akşam 23 gibi bi kaç askerle yeni yerime gidiyorum bayağı bi yürüdük karanlık  ağaçların arasından geçiyoruz uzuun bir merdivenden indik  karşıda bölüğün ışıkları  dedim nihayet geldik. Bölüğün önü  kalabalık eşofmanlarla  kamuflajlarla , atletli herkez  bi yerde öbek öbek  beni gören ayağa kalkıp o an orda bir birleşme oldu oho   ohoo  gülüşmeler uğultu serinlik geldi aptal aptal küfürlü espriler…bir tanesii torun şafak söyle bakıyım alaycı bir tavırla…. ( ya üç beş gün bir geçsin yerleşeyim alay edicekseniz o zaman edin dk bir) sinirden  gözünün içine bakıyorum ama bende çıt yok….omzumdan hafifce  silkeledi sana diyorum şafak söyle lan torun ( hiç sevmediğim şey omzumdan tutulması ) dedim sakın bi daha omzumdan tutma…  şu şu tarihte askerliğim başladı  şu kadar izin kullandım hesapla bul . Dişine göreymişim  …. o zaman o diş çok ağrıyacak dedim araya bi kaç kişi girdi derken   yatıcağım yerleri gösterdiler.

İkinci günü gece sabaha karşı 04 gibi kaldırdılar yemek alımı varmış onuda  yemekhanecilerle yeni gelen askerler   yapıyormuş  tamam dedim kalktım gittim ..bu böyle aralıksız bir hafta devam etti.. uykuya hasret  kaldım…ya dedim bu bilmem ne bölüğünde benden başka asker yokmu her gece hergece ben gidiyorum  gene ben gittim..ertesi  gece  herkez uyuduktan sonra koğuş koğuş gezdim boş yatak varmı diye bi yerde buldum yatım , bugün n..  bulursunuz diyerek  uyudum… Evet maalesef buldular  koğuş değil bölük değiştirsem gene bulurlarmış beni …sdfgdfghadhasjtyujdtjuyky  gene yemek alımına ben gittim. Artık işi ilerletiler  yemekten sonra masaları silme yemekhaneyi yıkama  bonus  olarakta ya bulaşık ya patates soyma tekifleri geliyor ( sanki bostancıyamı  bebeğemi gitmek istersin diye  surat ifadeleri vardı.)  Patetes dedim , tamam bulaşıkları yıkıcaksın dediler : ))  lan o zaman ne seçim hakkın tanıyosunuz direk bulaşık deyin zaten her şeyi  ss (seve seve yani)  ben yapıyorum .. Yemek işleri olmadığında hurdalık diye bir yer  orda hurdaları  ayırıyoruz  ya dedim beni acaba bunun içinmi seçtiler…..bende isyan tavan yapmış…hurdaların arasına parmağım sıkıştı ezildi parmağımda ki kanı siliyorum komutan ne oldu şöyle bir baktı bi şey yok bi şey yok devam : )) canım tatlı değildir de en azından git bi yıka de sar de illa kopması    lazım…

 Sabah içtimada bölük astsubayı  çakıl kaplı bir yer var orda mıntıka yaptırıyordu ama tertemiz yer bir tek sigara  izmarit dahi yok.Sürünerek  yapılıcakmış  bulunan çöpler kep’e toplanıp astsubaya gösterilicek  sigaralarımı kırıp  götürüyordum….Hergece dua ediyordum Allahım ne olursun beni burdan kurtar diye ama her gece istisnasız hep dua edip yatıyordum .Anneme telefon açıyorum iyiyim diyorum. Arkasından babama açıyorum baba  ben firar edicem  diye dert yanıyordum  hani bilmem ne abi bilmem ne abi vardıya sen diyordun ararız diye arasana ( torpil için değil yerim yapacağım iş belli olsun  benim için yeterliydi )  adam gülüyordu geçer oğlum geçer alışırsın akşamada Fenerin maçı var sence ne olur diyor ,gelde isyan etme: (( bide  e bişey  istiyomusun diyor teskeremi istiyorum dedim kapadım. Gel  zaman git zaman yerim beli oldu karrgah bölüğü ilk gittiğim bölük.

( o gösteri bölüğünün ismi batsın )

Gittim işim gücüm beli oldu sabah 8 akşam beş ohh  ne güzel bi kısım çim biçiyor bizde o çimleri çuvallara dolduruyoruz  işte buu oleyy : )) En azından yaptığım iş beli. Bi gün takım komutanı kd.üsteğmen  beni içtimada ayırdı 10 tane adam seç dedi. Ben hemen kendi ekibimi seçtim sen sen sen sen……  komutan kolunu omuzuma dayadı bölüğe bi şeyler  anlatıyor, yapılıcak şeyleri  ben sinir oluyorum ufak ufak gidiyorum kolu boş kalsın diye en sonunda dayanamadım botumu bağlıcak gibi eğildim   kalktım komutanım  bende şey var  omuzumdan biris…  lafımı tamamlamadan anladı  tamam tamam dedi.Yapıcağım işi söyledi şurdaki ağaçlık yere gidin yerde tek bir yaprak tek bir çam kozalağı kalmıcak sen  başlarında dur. Ben havalara uçuyorum bu şekilde  1 ay  sürdü hiçbir  şey     yapmıyorum ( gece nöbet dışında ) sabah çıkıyoruz istediğim adamı alıyorum verilen işi en iyi şekilde yerine getiriyorum.  Nöbet dedimde  bir gün gece 01/ 03 nöbetindeyim nöbete başladım şey oldum tuvaletim geldi bayağı bayağı …daha devriyemde gelmemiş  ,nöbet yerini terk etmemem lazım :( nöbet tuttuğum yerde Harbiyelilerin kaldığı tabur var dayanılıcak gibi değil o tabura koştura koştura gittim silahla çaprazıda bozmuyorum : )) gittim ilk kapıya derdimi anlatım Harbiyeli kusura bakma içeri alamam (lan sen insan değilmisin ) öbür kapıya gittim ordaki Harbiyeliyede  durumumu anlatım  öbür kapıdaki arkadaş almadı  bak sende alamam dersen  buraya kapının önüne yaparım dedim : ))) oda güldü tamam tamam gel dedi  girdim silahı istedi yok dedim vermem onunla giricem tuvalete : )) ikide bir geliyor asker asker  ses vermiyorum korktu herhalde silahlada girince : )) ….

Ordada gel zaman git zaman güzel bir ortamım oldu gece yarılarına kadar muhabet ederdik 5 kişi hiç ayrılmazdık. Lokal Lokal dedikleri yer vardı giden bin pişman ( lokale temizliğe gidiyorlar birlik dışında bir yer ) bi gün yazıcıya  benide şu lokale   yazsana bakıyım nasıl bir yermiş , en azından değişiklik olur. Araçla bizi bıraktılar 5 askerle beraber  kızılaya yakın  bir yerde cadde üzerinde bir bina içeri girdik harika bir yer, bi  asker geldi sen şu kata sen şu kata 4 kat son üç katı otel. Bana yapıcağım işi anlatı paspasla  bu katın tüm temizliği senden  sorumlu …okey dedim sorun yok  zaten ben askerden öncede paspasçıydım  .O gün iyi bi yoruldum ama  çok güzel bir yerdi hayran kaldım…

O gün bölüğe gittiğimde üsteğmen beni çağırdı bugün nerdeydin   çarşında yoktu dedi ( hafta sonu olduğundan  ) yok komutanım şu lokali çok anlattılar  giden bin pişman bende merak ettim , kendim yazdırdım dedim ( normalde sorunlu askerleri gönderiyorlar  cezalı dengesizleri ) gülerek tamam dedi:)

Gel zaman git zaman  bi gün üsteğmen beni odasına  çağırdı sana bi şey dicem  lokale gitmek istermisin ? Lokal çavuşu tezkereye gidicek onun yerine lokal çavuşu  olarak,  bak emretmiyorum burda gördüğüm kadarıyla arkadaşlarınla iyi kaynaştın  ama orası senin için çok rahat olur önümüz kış   ne diyosun dedi  komutanım siz  uygun gördüyseniz olur dedim. Tamam dedi yarın herşeyini topla yarın sabah  gidiyosun askerliğin bitene kadar ordasın .. devamlı irtibat halinde olucağız .Gittim arkadaşlarıma söyledim tabi bi yandan üzüldük bi yandan sevindik derken gittim lokale ..

Lokal  kısmı birdaha ki yazımda, belki yarın belki yarındanda yakın , haftaya görüşmek üzere .

Sevgilerimle...O__ben

Gmsnn'den Not: O__ben, okurken bu askerlik bitmez dedim, hakkaten bitmedi. 15 ayın hepsini anlatmayacaksın umarım :)) Ben özet geçeyim bu blogu okuyacaklara; O__ben askere gitmiş, önce Manisa'ya, orada Ankaraya gideceklerin arasına seçilmiş, gösteri bölümüne seçilmiş galiba (oraları atlayarak okudum), en sonunda da işte, lokal çavuşu olmuş. Bu askerlik bitmez...