HER BAŞLANGIÇ BİR BİTİŞİN HABERCİSİDİR...
04 Eylül 2013, 00.16 A- A+
Tarih 31.12.201..
Heyecanım yüzümden okunuyor olmalı etrafımdakiler sorgular bakışlarla bakıyorlar. Saklayamam zaten heyecanımı da hüznümü de sevincimi de ama bu başka biliyorum,çünkü içinde sen varsın ve bu bir başlangıca atılan ilk adım, daha önce atılan adımları hiçe sayarcasına atılan en büyük adım ,sakinleşmeyi hedefliyorum ama nafile yüreğimin sesi etraftan duyulacak kadar yüksek, en iyisi diyorum, uzaklaşmalısın sessizce buralardan uzun çok uzun sürecek bekleyişe doğru yola çıkmalısın.,Öylede yapıyorum bir yakadan diğerine sana doğru yola çıkıyorum yaklaşık 1 saat sürecek olan yol sanki bana bir koca gün kadar uzun geliyor. Önce seninle gittiğimiz o kafeye gidiyorum denizin verdiği huzuru yaşadığımız ,kırmızı ve maviyi yakalamaya çalıştığımız, köprünün ışıklarını seyrederken omzuma başını yasladığın o kafeye, bir süre oturuyorum arabanın içerisinde, en çok sevdiğim şeyi yapıyorum hayallere dalıyorum., Her tarafı seninle dolu hayallere ,öyle derin dalıyorum ki çay servisiyapan çocuğun burnumun dibine kadar yaklaştığının bile farkına varamıyorum camı tıklamasıyla irkiliyorum abi çayınız diyor sonrasında da bir şeyiniz yok ya diye soruyor bana; olmaz mı diyorum aşk var gülüyor,bir önceki gidişimizden hatırlıyormuş seni; hatırlarsan çıkarken gece yarısı 50 lira bahşiş vermiştik evet o işte,çok belli be abi diyor bana; ablamda seni çok seviyor, ben içimden bakalım neler atacak diyorum; nereden anladın sen bunu diye soruyorum ufaklığa.,Hatırlar mısın abi diyor ,geçen gelişinizde hava çok soğuktu sen onun üşümemesi için uğraşıyordun oda senin üşümemen için sımsıkı sarılıyordu sana ;öyle bir bakıyorduki gözlerine o bakışlar yeter içini ısıtmaya insanın sen bu yüzden hiç üşümemiş olmalısın o gece sen. Ne kadar bilgilisin diyorum bu konuda neler gördük abi diyor ,benide güldürüyor;biraz daha rahatım şimdi ufaklık bana iyi geldi şimdi söyle bakalım diyorum ...Akşama burası nasıl olur ,siz gelecekseniz istediğiniz ne varsa ayarlarız meraklanma sen diyor,ablanın sevdiği çerez diyorum,ufaklık hemen atlıyor çam fıstığı evet ondan diyorum var abi siz yeter ki burada olun biz sizi rahat ettiririz diyor peki diyorum bende,oradan çıkıyorum.
Akşamı bekleyemeyeceğim diyorum... İş yerinin önüne geliyorum sonra seni aramıştım hatırlıyorsun değil mi birlikte öğle yemeği yiyoruz tabi meraklı bakışlar eşlik ediyor bazen yemeğimize neyse ki saat hızla ilerliyor senin yanında , çıkış saatine yakın yanından ayrılmak için kalkıyorum.
Hazırlık yapmam gerekli önce evinin köşesindeki çiçekçiye uğruyorum arka koltuğu çiçeklerle dolduruyorum az geliyor ama yerde kalmıyor, hemen karşısındaki pastahaneye geçiyorum çok sevmiyorsun ama ben yine de bir pasta beğenip alıyorum hemen yan tarafındaki mağazadan çatal bıçak takımı alıyorum teklisi olmadığı için tam bir set almak zorundayım olsun diyorum ikide tabak seçiyorum artık eksik kalan bir şey yok diyerek beklemeye başlıyorum.saat 21:00 gösterdiğinde kapıyı sen açıyorsun, muhteşem görünüyorsun yıldızlardan daha parlak güneşten daha yakıcı ve çiçeklerden daha güzel kokunla; ve sana hoş geldin dünyam diyebiliyorum titreyerek...
Gecenin karanlığına doğru sürüyorum arabayı geçmişlerimizden kaçar gibi uzaklaşıyorum. Geleceğe doğru adım atmaya ve Gök kubbenin altındakafede yeni yılı karşılamaya. İstemeyerek de olsa yokluğunu göreceğim yarınlara. Varlığınla Mutlu Olduğum Tüm Anlar Adına Sonsuz Teşekkürlerimle.
2013/MISIR
Heyecanım yüzümden okunuyor olmalı etrafımdakiler sorgular bakışlarla bakıyorlar. Saklayamam zaten heyecanımı da hüznümü de sevincimi de ama bu başka biliyorum,çünkü içinde sen varsın ve bu bir başlangıca atılan ilk adım, daha önce atılan adımları hiçe sayarcasına atılan en büyük adım ,sakinleşmeyi hedefliyorum ama nafile yüreğimin sesi etraftan duyulacak kadar yüksek, en iyisi diyorum, uzaklaşmalısın sessizce buralardan uzun çok uzun sürecek bekleyişe doğru yola çıkmalısın.,Öylede yapıyorum bir yakadan diğerine sana doğru yola çıkıyorum yaklaşık 1 saat sürecek olan yol sanki bana bir koca gün kadar uzun geliyor. Önce seninle gittiğimiz o kafeye gidiyorum denizin verdiği huzuru yaşadığımız ,kırmızı ve maviyi yakalamaya çalıştığımız, köprünün ışıklarını seyrederken omzuma başını yasladığın o kafeye, bir süre oturuyorum arabanın içerisinde, en çok sevdiğim şeyi yapıyorum hayallere dalıyorum., Her tarafı seninle dolu hayallere ,öyle derin dalıyorum ki çay servisiyapan çocuğun burnumun dibine kadar yaklaştığının bile farkına varamıyorum camı tıklamasıyla irkiliyorum abi çayınız diyor sonrasında da bir şeyiniz yok ya diye soruyor bana; olmaz mı diyorum aşk var gülüyor,bir önceki gidişimizden hatırlıyormuş seni; hatırlarsan çıkarken gece yarısı 50 lira bahşiş vermiştik evet o işte,çok belli be abi diyor bana; ablamda seni çok seviyor, ben içimden bakalım neler atacak diyorum; nereden anladın sen bunu diye soruyorum ufaklığa.,Hatırlar mısın abi diyor ,geçen gelişinizde hava çok soğuktu sen onun üşümemesi için uğraşıyordun oda senin üşümemen için sımsıkı sarılıyordu sana ;öyle bir bakıyorduki gözlerine o bakışlar yeter içini ısıtmaya insanın sen bu yüzden hiç üşümemiş olmalısın o gece sen. Ne kadar bilgilisin diyorum bu konuda neler gördük abi diyor ,benide güldürüyor;biraz daha rahatım şimdi ufaklık bana iyi geldi şimdi söyle bakalım diyorum ...Akşama burası nasıl olur ,siz gelecekseniz istediğiniz ne varsa ayarlarız meraklanma sen diyor,ablanın sevdiği çerez diyorum,ufaklık hemen atlıyor çam fıstığı evet ondan diyorum var abi siz yeter ki burada olun biz sizi rahat ettiririz diyor peki diyorum bende,oradan çıkıyorum.
Akşamı bekleyemeyeceğim diyorum... İş yerinin önüne geliyorum sonra seni aramıştım hatırlıyorsun değil mi birlikte öğle yemeği yiyoruz tabi meraklı bakışlar eşlik ediyor bazen yemeğimize neyse ki saat hızla ilerliyor senin yanında , çıkış saatine yakın yanından ayrılmak için kalkıyorum.
Hazırlık yapmam gerekli önce evinin köşesindeki çiçekçiye uğruyorum arka koltuğu çiçeklerle dolduruyorum az geliyor ama yerde kalmıyor, hemen karşısındaki pastahaneye geçiyorum çok sevmiyorsun ama ben yine de bir pasta beğenip alıyorum hemen yan tarafındaki mağazadan çatal bıçak takımı alıyorum teklisi olmadığı için tam bir set almak zorundayım olsun diyorum ikide tabak seçiyorum artık eksik kalan bir şey yok diyerek beklemeye başlıyorum.saat 21:00 gösterdiğinde kapıyı sen açıyorsun, muhteşem görünüyorsun yıldızlardan daha parlak güneşten daha yakıcı ve çiçeklerden daha güzel kokunla; ve sana hoş geldin dünyam diyebiliyorum titreyerek...
Gecenin karanlığına doğru sürüyorum arabayı geçmişlerimizden kaçar gibi uzaklaşıyorum. Geleceğe doğru adım atmaya ve Gök kubbenin altındakafede yeni yılı karşılamaya. İstemeyerek de olsa yokluğunu göreceğim yarınlara. Varlığınla Mutlu Olduğum Tüm Anlar Adına Sonsuz Teşekkürlerimle.
2013/MISIR
YORUMLAR