Küçük kadınlar...
18 Eylül 2013, 16.55 A- A+Her şeyi kotarmaya çalışan küçük kadınlardık biz.
Arada kalmışlığın verdiği ağırlığı nice zaman
sonra farketmiş küçük yaşta evlenmiş, anne olmuş, sorumluluk yüklenmiş, küçük
kadınlar...
Dönem olarak şanssızlık mıdır nedir bilinmez.
Bilinen odur ki; ne annelerimiz gibi sadece ev kadını ve ana olabildik, ne de
kendi çocuklarımız veya bizden sonraki kuşak gibi sadece çalışan kadın çizgimiz
olabildi.Biz hem çalışan kadın, hem de anneydik. Bunun yanında hem komşu hem
arkadaştık, beşeri ilişkileri düzgün yürüyen.
Dört dörtlük notalarla çalındı bizim şarkılarımız
her daim. Her yaptığımız şey dört-dörtlük olmalıydı, tersi düşünülemezdi.
İyi
anne, iyi eş, iyi ev kadını ve başarılı bir çalışan kadın...
Günün yirmidört saati yetmezdi yaşamın içinde
koşuşturup duran küçük annelere. Kendisini her şeyden sorumlu hisseden küçük
kadınlarla, küçük annelerle doluydu ortalık.Güne bir yirmidört saat daha
eklense belki o zaman kendine ayıracak birkaç saat bulabilirdi küçük kadın.
Çocuklarıyla birlikte büyüyen, tez tez anne olup sorumluluklarını
kat be kat arttıran küçük kadınlar, eteklerinde zil çalarak yaşamaya alışkın
olduklarından, yaşamın ve yaşamın getirdiklerinin onları ne kadar yorduğunu
göremezlerdi. Altından kalkmak için çabalarlardı olan biten her şeyin.
"Ben bilmem, ben beceremem, yapamam"
sözcükleri yoktu lügatlarında. Herşey mükemmel olmalıydı takıntılarla dolu
yaşamlarında. Halılar temiz, camlar-perdeler temiz, ev pırıl pırıl, giysiler
mum gibi ütülü, dolaplar muntazam, çocuklar mis kokulu, kocanın üstü başı tertipli, yemekler çeşit çeşit ve leziz... Komşularla geçimi pekiyi... Yorgun argın
devinimden sonra vardığı işyerinde de yine her şeyi kotaran başarılı iş
kadınları, küçük kadınlar!
Zaman geçip yıllar sonra geriye doğru dönüp
baktığında kendisi için yaşamayı bilmemiş, bunu istemeyi aklına bile
getirmemiş, fedakar bir o kadar da yorgun, anaç kadınlar...
Sevgi ve muhabbetle...
Lila
Eylül 2013
YORUMLAR
Zerre itibar görmeden ,takdir edilmeden geçen yaşamlar.Yüreklerinde sıkışıp kalan umutlar...
Ben bunları okuyunca üzülüyorum.Çok üzülüyorum sadece...Güzel bir yazıydı.Teşekkürler.Sevgilerimle...
+1 - Bir Umuttur Yaşamak!! ;)
En fenası da o ya...asıl vehamet nefes almanın adı yaşamak olmuş ve sanki çok matah bir şeymiş gibi pompalıyorsunuz sürekli. "Şu zamanlar şöyleydi, böyleydi" :) Kendisi için yaşamayı bilmemiş olmak ne zamandan beri tercih edilir bir şey oldu? Yeni şeyler söylemeli artık...yeni şeyler.
CeZbE
Bir_Umuttur_Yaşamak, İlla_ahu, Yaşamsal, Cezbe teşekkürler arkadaşlar...Sevgi ve muhabettle...
Mutlaka bu vicdani baskaldiriya eşlik etmeli; dinlemeli; okumalisiniz ve yasamgucu adina direnmelisiniz sonrasında. Aslinda o da, yazar da, savasin diyor nitekim, fakat asıl savasin nasil olduğunu onu okurken anlayacaksiniz.
Özdür hemen okuayacağım söz :)Sevgi ve muhabbetle...