Günüm (üz) Kutlu Olsun
24 Kasım 2013, 20.28 A- A+... öğretmenliğimin ilk yılı idi. Yıl 2013 Allah ömür verirse emekli olana kadar ve sonrasında devam edeceğim.
İlk öğretmenler gününü kutladığım öğrencilerimle, şu an kutladığım öğrencilerim arasında temelde fark yok. Çünkü o günde bu günde öğrencilerime bakışım, mesleğime bakışım, kendime bakışım değişmedi.
Eğitiminde ortak olduğum grup değişebilir, ben biraz yaşlanırım ama temel amaç değişmez.
Bana göre öğretmenler; çok iyi, iyi, orta, kötü, çok kötü ürünleri bir harmandan geçirip en güzel ürünü alıyoruz. Bizi üzerse insanların hizmetine sunduğumuz ürünün kalitesinin düşüklüğü veya insanlara zarar vermesi üzer.
Ürün demekle sakın farklı anlamlar yüklemeyin, standart davrandığımız / davranılması gerektiği için ürün dedim. Sonuçta eğitim standarttır, eğitimi alanlar kişisel farklılıklarını ortaya koyar ve her birinde değişim farklı olacak sonuç farklı çıkacaktır.
Sağlık alanında durum biraz daha farklı, diğer mesleklerde yanlış yaparsanız farkedince düzeltirsiniz. İnsan sağlığında çok fazla uygulama geri dönüşsüzdür. Farkedildiğinde herkez için geç kalınabilir. Eğitim sürecindeki kalan her şey geçicidir. Önemli olan kaliteli ürün almaya çalışırken iş ortaklarının aynı ehemmiyetle çalışmasıdır.
Titizliğimiz sadece bundandır.
Şu ana kadar birlikte çalıştığım tüm iş ortaklarımın ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜ KUTLUYORUM, süreçteki tüm eski ve yeni öğrencilerime kucak dolusu sevgiler sunuyorum ( aynı zamanda Öğretmenliği yürütenlerde var )
Öğrenciliğim ve Öğretmenliğim sürecinde tanıdığım tüm güzel insanlara kucak dolusu saygılar, sevgiler sunuyorum.
Bana emeği geçen Öğretmenlerimden ALLAH bin kere razı olsun, yaşayanlara uzun ve sağlıklı ömür, kaybettiklerimize ALLAH'tan Rahmet diliyorum. Nimetleri için Rabbime, bana ışık oldukları için tüm öğretmenlerime, destek oldukları için başta annem ve tüm aileme minnettarım.
Başka bir ile ve yeşilden çok uzağa getirdiği için zaman zaman kızsamda, yeni bir jenerasyonla karşılaşmama vesile olan Eşime teşekkür ve Yüce RABBİME şükür ediyorum.
YORUMLAR
Öğretmenlik bir gönül işidir .Başınızı yastığa koyunca tüm sınıfın gözünüzün önünden geçmesi,bitmeyen bir hesaplaşma.İnsanın kendine vereceği hesap.Vicdan işidir bu meslek.Hele köylerde çalışan arkadaşlarımız(birzamanlar ben de çalışmıştım)kardan heykel yapmaya çalışırlar.Zordur hem de çok zordur.Öğrenciyi değil ,veliyi de eğitirsiniz aynı zamanda.Öğretmen annedir,psikoloktur,doktordur,Ufacık bir anımı paylaşayım.Birinci sınıfların ikinci günüydü.Nöbetçi öğretmen arkadaşım geldi ve ,sizin öğrenciniz olduğunu söylüyor ,tuvaletten çıkmıyor dedi.Gittim ve alaturka tuvalette hemen arkasını döndü ,öğretmenim popomu siler misiniz?Şaşırdım , düşündüm,beni annesi yerine koymuştu,annesi her sorununu öğretmeninle paylaş demişti ya .Temizlik işlemini yaparsam bana ömür boyu güvenecek,hayır evde sil dersem ,bana güvenemiyecekti ve biz temizliğimizi yaptık Ben öğretmendim ,okulda öğrencilerimin annesiydim,Onlarınher sorunlarında yanlarında olmalıydım. 7 yaşında bir çocuk tu O, okulda O na anneydim.Bir öğrencimi de evime götürüp banyosunu yaptırdığımı ve annesinin şu sözlerini hiç unutmuyorum.Benim kızım tuvaletini yapmış,bizim gelip alma şansımız yoktu .Siz Onu yıkamasaydınız ömür boyu bu mahçubiyeti yaşayacaktı ama sizin bu davranışınız kızımın tuvaletini yaptığını ,öğretmeninin evinde banyo yaptığını arkadaşlarına mutlu bir şekilde söylemesini sağlamıştı (kızımın kıyafetlerini giydiği için çok ta mutluydu)dedi.Öğretmenler öğrencilerini kendi çocuklarından ayırmazlar,sorunları ,sorunlarıdır,başarıları başarılarıdır.Bir daha Dünya ya gelsem ,yine öğretmen olmak isterdim.Cumhuriyet fidanlarım hepisi birar ağaç oldular,Onlarla gurur duyuyorum.
Dünyanın en değerli varlıkları olan siz Öğretmenler ! övgülerin en güzeline layıksınız.
Çocuklarımızın yetişmesinde büyük rol oynayan, her türlü fedakarlığı gösteren sizlere çok borçluyuz. Gelecek nesillerimiz adına umut bağladığımız, gerçek güç Öğretmenlerimizdir.Atatürk ün yansıması olan sizlerin ve vazifenizin kutsallığı karşısında saygı ile eğiliyorum.Vatanın dört bir yanında fedakarca çalışarak bu ulvi görevi layıkıyla yerine getiren bütün Öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutlar başarılarının devamını dilerim.
SAYGILARIMLA.
-Okula sadece ders ücreti almak amacıyla giden,
-Müfredat bahanesine sarılıp inisiyatif almadan öğrenciye birşey öğretmeyen,
-Dışarı zilinin çalmasını öğrenciden daha önce bekleyen ve çıktığında kendinibir an önce kahvehanelere atıp iskambil oynama hedefini güden,
-öğrenci yerine velisine ev ödevi veren ve bunu payelendiren,
-disiplin adı altında, öğrencinin saçıyla sakalıyla kıyafetiyle uğraşıp baskı yapmak suretiyle öğrencinin ruh sağlığının bozulmasını hiçe sayarak, ögrencinin okuldan soğumasını sağlayan,
öğretmenlerin gününü kutlamıyorum.
-Hiç birşey olamadım bari öğretmen olayım düşüncesini yaygınlaştırarak öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran,
-Kırmızı ışıkta durmama ayrıcalığına sahip olması gereken öğretmenlere, hak ettiği konum ve hakları vermeyen, aksine değişik müdahalelerle susturmaya çalışan,
-Sistemsizliğin sistem olduğu eğitim sistemini ve bu sistemden beslendikleri için sistemin daha da akrmaşık hale getirilmesini sistemli bir şekilde gerçekleştiren,
sistemi kınıyorum.
"Kırmızı ışıkta durmama ayrıcalığına sahip olması gereken öğretmenlere..."
Blogta bir öğretmen duygularını abartmış fakat yorumlarda çok abartmışsınız. Ne anayasal ilkelere dayanan Türkiye Cumhuriyeti'nde nede Allah (cc) katında sizden benden farkı yoktur öğretmenin.
Mübalağa mı yapıyorsunuz anlam veremedim. Hep bana mı denk geldi kötü öğretmenler :)
Beni lisede bir almanca hocam vardı. Her ders evrak imzalamaya gidiyorum deyip koridorda sigara içerdi. Bıyıkları nikotinden sararmış, özensiz, pasaklı; leş gibi sigara kokan bir insandı. Dersin ilk 5 dakkası yoklama alıp çıkardı. Devletin sırtına yük olan iyi ama boş bir insandı. Bunun gibi onlarca sayarım. Ne yani siz olmasaydınız ben hiçbir şey öğrenemeyecek miydim diyeyim?
Birkaç istisna öğretmen dışında çoğunun bana bir faydası dokunmadı. Ezberci sistemde ezberleyip geçtim.
Ayırca hiçbir şey olamadım öğretmen olayım bari nasıl sözdür. Üniversiteyi kazanıp öğretmen olmak gayet zor.
Gözünüzü seveyim yıllardır kopya kopya diye bağırıyor insanlar. Bunların büyük kısmı eğitim bilimlerinde servis edilen sorular. Yani kopyacı öğretmenler, çocuk istismarları, yan gelip yatanlar vs diye düşünün derim.
Yani bu günlerde şiir söylemek yerine bunları elesek, bunları konuşsak, bunları ayrıştırsakta daha verimli çocuklara sahip olabileceğimizi konuşsak...