Evdeki işlerimi yeni bitirmiş, kanepeye uzanıp dinlenmeyi düşünürken , hele de  burnumda  bir fincan çayın buğusu tüterken.. 

Arayan en sevdiğim kuzenim , kısa bir sohbetin ardından dinleneceğimi söylesem de söz geçiremediğim bu hatun , alması gereken bir iki parça kıyafet olduğunu ve benim fikrime ihtiyaç duyduğunu anlattı , tabi ki yorgun olsam da kıyamadım.. istek sevilene , sevilen den gelince boynum kıldan ince.. Bir saat sonrası için  kararlaştırdığımız  randevu yerimiz olan avm de buluştuk.. kim demiş ki bayanlar iki saatten az sürede hazırlanamazlar diye .)

Önce kahvelerimizi içtik  eğlenceli bir sohbetin kollarında,  çocuklarımızdan başladık , teyzelerimizden devam edip diğer kuzenler de noktalandık... dedikodu mu .. tabi ki yapmadık .. )

Hadi bakalım şimdi dostlar alışverişte görsün dercesine vitrinlere bakıp mağazaları dolaşmaya başladık.. kuyruğun olmadığı yer mi var , nasılsa Millet olarak alıştırılmışız kuyruklar da bekletilmeye .. burada da kabin de sıra bekliyoruz ( sonra da kasa da muhtemelen ) hafta sonu olduğu için  yoğunluk var tabi ve tüketici toplumu olmaya öyle hızlı ilerliyoruz ki..

 hemen kısa bir nostalji yapsak bu kısımda  ,  çocukluğum da annem dikerdi kıyafetlerimizi , ütüsünü de divanla yatak arası yapardı.. o kadar da yaşlı değilim ya sizin gibi milattan sonra doğdum ben de  .)

Bu arada kuzen  değişik kıyafetleri giyinip , karşıma geçip şöyle bir dönüyor ve gözleriyle fikrimi soruyor..

__cıx

neden se onun değil benim başım dönmeye başladı bu dönenceler den.. Bir süre sonra kaşlarım hayır demekten alnımda sabit kalacak sandım .) sevgili orkide kulakların çınlasın '' wuu kaşlara bak''  demiştin ya  , ancak yine de İvediğin kaşlarından güzel bence .))

Benim enerji sıfırlansa da hatunum görmezden geliyor beni .. bu esnada arada bir iç sesime yenildiğimi itiraf etmeliyim muzip bir gülümsemeyle.. sonunda ikimizin de ortak kararıyla kıyafeti alıyoruz.. ohh dedim   artık eve gidip  dinlenebilirim ,  kuzen mutlu ben yorgun çıktık mağazadan.. sohbet ederken bir yandan yine de vitrinlere bakarak ilerliyoruz..

Gözlerim birden ona takıldı , mağazanın sol kısmında standların yanında ,   öyle yakışıklı duruyordu ki.. farkında olmadan olduğum yerde sabitlenmiş onunla bakışırken buluyorum kendimi.. kuzenimde fark ediyor farkındalığımı ve kolumdan çekiştiriyor nereye kitlendiğimi sorgularcasına..

İlk anda ki etkileşim bu olmalı, oda beni görse belki de farkıma varacak.. dikkatini nasıl çekebilirim acaba.. kolumu kaldırsam.. gözümü kırpsam .. bak ben buradayım diye seslensem .. yok daha neler '' kendine gel '' diyor iç sesim..

O' na hemen ısınabilirim oysa.. peki ya O.. hem bu kış bana arkadaşlık eder , çayıma da ortak olurdu ve yanında da bir dilim de kek.. hatta dedikodu bile yapardık..

Kuzen meraklı gözleriyle mağazanın içini talan ederken , bir yandan beni böyle etkileyen varlığı görme telaşında, diğer taraftan da kolumu sıkmakla meşgul..

__ Şu sarışına bakar mısın , ben bura da çekinik tavırlardayken ( ne de olsa jenerasyon farkımız var , baskı altında büyüyen bir nesil olduğumuzdan ) , o benden hızlı davrandı  , bak ya kuzen baksana dokunuyor işte ona..

O anda kuzen yüzüme baksa  , dudaklarıma vuran muzur  gülümsemenin farkına varabilirdi..

o an kararımı verdim yanına gidip onunla tanışmaya..

Ve sonunda mutlu adımlarla kasaya doğru ilerlerken , kuzenin şaşkın bakışları arasında ben, yanımda O..

__ bu çay makinesini alıyorum , paketler misiniz lütfen..

___________________________________________________________________

sevgili Bilge gülümseten yazı istemişti,  bende kısa süreli de olsa dudaklarınızda gülümseme yaratmak istedim.. Bilge'cim artık bir ses ver ve bizi değişik senaryolar yazmaktan  kurtar lütfen..

                                                                                      Veda .. Şafak 133