O üstadın kemikleri sızlasın ^_^
14 Mayıs 2014, 00.32 A- A+Hayır inanmıyorum ! Hatta ısrarla ve inatla reddediyorum ‘’İyilik daima kazanır’’ felsefesini . Nezaketsizce ve sevimsizce başımdan geçen her olayda sövüyorum sözün sahibi zatı şahanelerine . Hayatı Samanyolu tv’deki Sır kapısı sistemi sanmasın kimse ! Ben yandım siz yanmayın .) Tamam hırsızları, katilleri, illegal yaşamın kölesi olmuş insanları savunmuyorum elbette. Ama ‘’yalan söyleyen insanlar kötülerin anasıdır yok efendim daniskasıdır’’ gibi ifadelere de gerek yok . Abartmayın . Hepimiz biliyoruz ki hayata tutunup daha uzun ve başarılı yaşayabilmenin insanlarla anlaşabilmenin en temel maddelerindendir yalan söylemek , söyleyebilmek .
Her hangi bir küfre maruz kalınca ‘’Kötü söz sahibinindir’’ triplerine girmeye gerek yok . Hiç birimiz Beşinci Boyut’un Salih’i değiliz . Etkiye tepki arkadaşım (: Küfür duyduysan küfür edeceksin . Yalancıya yalan söyleyeceksin . Nanköre sadakat sergilemeyeceksin .
Sevip de kavuşamayanlar kervanına körü körüne katılmıştı yakın arkadaşım. Ailesi de doğunun en muhafazakarlarındandır . Çocukla görüşemiyor , biraz daha zaman geçse bir başkasına da verebilirler kızı . Her günü Azer Bülbül dü , her günü ızdıraptı. Kahramanlık öykümü yazmıycam korkmayın (: Kısaca ; Önce annesinden başlayıp , ailesini bizzat ikna ettim ve zannediyordumki hayırlı bir işe vesile oldum .. Öyle ki ; hatırlarsanız ikiz kız kardeşlerin hayatını konu alan ‘’Yarım Elma’’ diye bir komedi dizisi vardı Show tv’de yayınlanan yıllar önce.. Hani her bölüm sonunda Yonca ve Gonca’nın yanak yanağa verip 32 diş kasma pozu vardı (: Heh! İşte tam da o poz gibi vuslata ermenin keyfini çıkarmaya başladı bizim çifte kumrular .. Henüz evlenmediler iki yıl kadar uzunca bir süredir nişanlılar . Ama evlilik tarihi de yakındır zannediyorum . Her neyse.. Arkadaşımın derdine deva olmanın vermiş olduğu huzurla geçiyordu ilk günlerim. O kadar imkansız gibiydi ki kavuşmaları , çözüm bulabildiğim için kendimi ütopik dünyanın Selena’sı gibi hissediyordum ..
…
Bir zaman sonra arkadaşımın hiç arayıp sormadığını fark ettim . Sürekli ben hatırlıyordum onu. Bir gün tuttum telefonu , müstakbel enişteyi arayayım da şaka yollu bi sitem edeyim dedim. Aradım ‘’Bizim kızı aldın götürdün de arkana bakmıyorsun aşk olsun eniştecanım’’ dedim cümle sonuna şabanımsı bir gülümseme ekleyerek. ‘’Hıh hıh’’ diye vurgu bile yaptım (: .. ‘’Aleyküm selam’’ dedi ve tatsız bir üslupla konuşmaya , terslemeye başladı . Bir baktım olay kavgaya dönüyor ? Daha fazla üstelemeden kapattım telefonu . Şok başıma.. Şok başıma.. Başım şoklara.. Şoklar başıma.. Püskülü ben olaaayım =/ Enteresan olan da ; arkadaşım yanındaydı ve duruma müdahale etme ihtiyacı duymadı ? ..
Kısa bir süreliğine irtibatı keseyim de özlerler muhakkak arayıp gönlümü alırlar diye düşündüm . (Şabaniyelik yolunda kararlı adımlarla ilerliyorum ya hani!) Baktım ses yok direkt arkadaşımı aradım yine bir gün. Meşgule attı yarım saat sonra kendisi aradı . Nihayet deyip ‘’Nasıl arattırdım amaa’’ tarzı ince bir gülümsemeyle açtım telefonu. Açmaz olaydım. Sanki en kötü günlerini benim yanımda geçirmiş , benim omuzumda ağlamış , sırdaşım canımdan öte arkadaşım değildi , operatör servisinin sevimsiz telesekreteriydi !? Cımbızla alıyordum lafları ağzından . ‘’Bize niye böyle oldu aramıza neden mesafe girdi seni istemeden kırdım mı yoksa ?’’ diye sordum ağlamaklı ses tonuyla, onun soğukluğunu görünce boğazım düğümlenmişti konuşmakta zorlanıyordum.. ‘’Ben artık nişanlıyım ve eskisi gibi her istediğinde görüşemeyiz Halil de buna müsaade etmiyor zaten kusura bakma dedi ve absürd bir gerekçeyle telefonu kapatmak zorunda olduğunu söyledi .. Oturdum düşündüm… Bir ağaç altında melekler ağlıyordu sağımda solumda (: Ben mi halt yedim yoksa karşı taraf mı ? Daha evlenmeden sırtını döndü bana sadakatine , kalitesine ekmek bandığımın =)) Benim hayatım hep diken üstündeyken, dualarım daha zarf açılmadan yırtılıp atılıyorken , istisnasız tüm hedef ve hayallerim suya düşüp batıyorken gözlerimin önünde. Mutluluk benim ters istikametime depar atıyorken , arkadaşım neden bu kadar huzurlu ve mutlu ? Asla kıskanç bir doğaya sahip değilim. Şahsım hakkında yanlış kanaate varmayın . Mutluluğunda gözüm olsa sevgilisine kavuşması için imkan sağlamazdım , gecelerce onun üzüntüsü için gözyaşı döküp dualar etmezdim ? Yani iki hayatı mukayese etmem sadece mantığımdan kaynaklanıyor . Bir tarafta şabanlık derecesinde iyi insan , diğer tarafta da malum insan .. Peki neden üstadım ‘’İyilik daima kazanır’’ felsefesi ? Evet teorik olarak ben kazanmış olabilirim . Ama pratikte fosum üstadım fos (: süründükçe sürünür temiz kalpli insanlar vesselam! Söz sahibi üstadın tezini çürütmek , ya da zaten çürük olan tezi sunmak , açığa kavuşturmak maksadı ile uzuuun uzun yazdım çizdim.. Arkadaşım hakkında yazdıklarım hariç ‘’Sürçü lisan ettiysem affola’’ (:
Saygılarımla DCnsvr . . .
YORUMLAR
yanlız degilsinki arkadaşım hepimiz bunlara benzerlerini yaşadık.balık bilmezse halik bilir boş ver.