Dönme !..
25 Haziran 2014, 21.34 A- A+Dönme!.. Sen gelince ben ne yaparım, neye yazarım güzelini şiirlerin, dönüşün bitişim olacaktır belki de! Alışmışken sensizliğe kavgalar başlayacaktır gelişinin ikinci gününde, öyle ki umarsız sevişmeler bile doldurmayacaktır serseriliğini beynimin.
Dönme!.. Yeniden başlayamam, mermi yemiş yalnızlığıma inat, tutarsız tedavilerinde yaşayamam dönmüşlüğünün!.. Yine her ortamda çekiştireceksin çoraplarını bilirim, yine lens vurgunları yiyecek gözlerim. Böyle yaşıyorum bak sensiz ağır değil sözlerim.
Dönme!.. Dönmeyişin değil midir yaşatan beni, rakısı da sen, suyu da sen değil misin dublelerimin? Mezelerim sensizliğim değil midir zaten!? Geniz yanıklarım susuz tadında değil midir seni yad edişim? Eminim ki gelişin tüketecektir beni, bir dönüp bir gitmenedir kahredişim!
Dönme!.. Seninle düşemem körlüğüne kuyuların, sabahlara kement atamam, demir atamam; Bu gazino senin, şu pavyon benim dolaşamam. Ne yaşım, ne başım kaldı böylesi öykülere, avuç yanıklarımı sorarsan ellerinden öper, iyileşti gün – güne!
Dönme!.. Bütün ezberlerini unuttum türkülerin, elektro saz nameleri değil bu çalan, hele kaval değil, zurna değil bu tiz ses.. Vurguları değil şiirlerin pervasız, mahlaları değil son beyite yüklenen, yalnızlığın izi değil ve uyandığın sabahlara bu berduşun dizi değil!
Dönme!..Dönüşün ölüşün olacaktır. Ölüşüm! Seni de bitirir dönersen, bu zalimce bölüşüm! Olmazsız isteklerin, anlamsız dileklerin gelmeyecektir yerine emin ol! Gecenin üçlerinde cadde gezintisi, Erciyes turları bitti, yüreğim dayanmaz ki bunlara! Sensiz de yaşarmışım.. Nasıl taşımışım ben seni bunca yıl tut ki şaştım – şaşarmışım!..
Dönme!.. Bana inat seçme firuze rengini lenslerin; Bir mavi, bir yeşil bakma gözlerime biteviye! Renklerin en kızılına boyama dudaklarını. Hep onu yaşatma bende, hep onun davrandığı gibi davranma, hele saçlarını onun taradığı gibi sakın tarama. Yalvarırım ne olur İvrindi’yi kullanma!
Dönme!.. Nar’lıdan mı bu konuşma upuzun! Yine o evi kiralamak mı istiyorsun? Ekonomin düzeldi mi epeyce? Nasıl o evi benle olmak için mi istiyorsun?! Yapma ezginliğini kullanma sensizliğimin! Sigara kalını sesinle hükmetme telefonda, ihtiyacın varmış öyle mi bir kaç koltuk ve çek – yata, şimdi can mı kattın kendince cansızlığıma, yeter hükmetme ne olur kadınsızlığıma?!
Dönme!..Dönünce beraber mi yaşayalım? Saçmalama, dar açılı yuvalar sana göre değil can kuşum, sen hayatının hükmünü özgürlüğe koymuşun! Bu kez aldatamaz Mihri beni bu sert, bu kararlı duruşun!..
Dönme!..Loş ışıklar, kuytu karanlıklar süsü gecelerinin. Gitmiyor musun artık masalara konsa?! Kabul hadi, bu gece bu programın sonsa!! Nasıl dayanayım sen söyle bakan gözler yarı giyinmişliğini soyarken çırılçıplak, şarkı aralarında ki dokuz sekizliklere kıvırırken oryantal edasıyla sen oynak.
Dönme!..Hele böyle döneceksen hiç dönme, rakı tadında kal gecelerimin, ara sıra uğrayışlarım ol, ulaşışlarım, boşa değil böyle şiir yüklü dolaşışlarım. Yine birkaç gecelik doymuşlukları, bir daha beraber olamayacağız sevişmelerini yaşayalım. Ama dönme artık beraber olmayalım!..
YORUMLAR
**********************************************************************
Sana gözlerini açma demiştim,
Senin gözlerin de yeşildir şimdi
Girersem çıkamam içinden
Üzülürüm, üzülürsün, üzülür yazdıkların,
Duvarların üzülür demiştim.
İndir o uzun siyah kirpiklerini tenine değsinv
Bana bakma demiştim
Öylesine bir gün otururken meyhanede, aklıma gözlerin gelir.
Ağlarım.
Kahverengi.
Seni ağlarım,
Bizi ağlarım,
Deviremediğimiz dağları,
Sevişemediğimiz bağları ağlarım demiştim
Ama açtın ya yine sen gözlerini,
Açmayaydın iyiydi.
Sana adını söyleme demiştim, senin adın kesin bir prensesin adıdır,
Unutamam aklımda kalır,
Dayanamam,, söyleme demiştim.
Ben yoldan kolay çıkarım,
Beni ,kendi trafiğinin kazalarında zayi etme.
Bir gün,
Başka bir kalbe tezgah açacak olursun,
Orayı benzinle değil, senin adınla yakarım demiştim.
Ama söyledin ya yine adını,
Söylemeyeydin iyiydi.
Sana aşık olmayalım demiştim.
Bu viranelerde, bu birahanelerde dolaşma,
Buralar benim.
Aşkını kendime öğrettiğim dersaneler,
‘Eyvallah’larla ‘Hay Allah’larla gemi yaptığım tersaneler benim.
Seni buralarda görmeyeyim.
Sakın ama sakın,
Aşık olmayalım demiştim.
Aşık olursak,
Mutsuzluk tutup bizi bir yerimizden öyle savuracak ki,
Kolumuzdan kanadımızdan olacağız demiştim.
Her gün dalgalar yutacak gemilerimizi,
Kaptanlar bizi terk edecek, biz batacağız demiştim.
Sana aşık olmayalım demiştim.
Ama, aşık olduk ya yine seninle biz,
Olmayaydık iyiydi...
(Umarım sevmişsinizdir, bir C. Bonomo şiiri)
Sevgiler...
Ataya.
Sevgili Ataya; Güzel duygularınız ve eklediğiniz şiir için teşekkür ederim, keşke kendi şiirlerinizden birini paylaşsaydınız, şiirin - şairinin duyguları/duydukları *da biz* olabilir ama bire bir kendimizi paylaşmak daha bir iyi olurdu acizane görüşüm, günleriniz şiir tadında geçsin dilerim ki...
Sevgili IBerrak; Güzel gönlünüze teşekkürler, yaşanmışlıklar daha bir oynak mı yapıyor dersiniz kalemi / klavyeyi (!) Beğeninizi paylaşacak zamanı ayırmanız bile rakı tadında damaklarımda! (başka becerisi olmayanın teşekkürü de rakı endeksli oluyor özür dilerim)
Siz sevgisiniz dilerim ki sonlanmayan sevgilerde yaşarsınız !...
Bu güzel anlam yüklü yazınız için teşekürler.
Sevgili shafak_ ; Köz olup eridikten sonra, kül olup savrulalı bayağı bir zaman oldu zaten toparlanmazından, güle çok maniler dizdim, lakin aşk kül etmedi beni hep bülbül oldum ve bir göğ gülün dallarına kondum mutamadiyen, heyhat dallardaki dikenler paramparça etti beni, artıkın ne dönecek kimse, ne sönecek yangınlar kaldı ömre ! Sevgi ile...
Sevgili O__ben ; Beğenmenize sevindim, paylaşım amaçlı yazıları sizin gibi dillendirenler / yorumlayanlar / paylaşanlar oldukça daha bir heves veriyor insana; "Bir anneden doğma, bir babadan olma" olmalı şiirler, nefes vermeli, his vermeli daha da ötesi anlam vermeli ! Size bu Osmani teşekkür etmeli ötesi diğer buluşmalarda sevgi ile...