Kim , Nerede , Ne zaman Kendisidir ?
31 Mart 2015, 15.40 A- A+- Nereden yola çıkılır tanımadığın ama tanımak istediğin birine bu isteğini aktarırken ? Komik bir anlatım telaşesi beliriyor klavyemde ben kimim neyim falan diye söze gireceğim tam , yok diyorum kimse kendini anlatırken iltimas geçmeden yapamaz .... En iyisi akşam serinliğinde ''merhaba'' sanırım , karşındaki de gülümsüyorsa yol bir yerde birleşir nasılsa...
Bir gülüşün , yalnızlığımın o sarıp sarmalayan kudretli esaretine son vermesini seyrediyordum zira....
Ateizm olgusuna inat bir tavırla , ‘’Allah var dostlarım gülümsüyor mu bilmiyorum ama gülümsüyorsa şayet , bu yalnız kadın gibi gülümsüyordur muhakkak’’ diye bağıran tebessümünü seyrediyordum.
Neyi seyrettiğimi öyle iyi biliyordu ki gözlerim , gözlerimin emrine boyun eğerek , belki kanayacağımı bile blie seyrediyordum...
Bir insanın bu kadar anlamlı gülebiliyor olmasının temel nedeni kötülerin kötülüklerine rağmen iyi kalabilmesidir....
Belki zor çözümlenebilecek bir puzzle ın dağınık parçalarıyız hepimiz ,
Belki büyük bir tablonun henüz şekillenmemiş boyalarıyız ama hepimizin ortak iki rengi var benim gördüğüm , hasret sarısına ve renk körlerine göre bile değişmeyen tek renk olan yalnızlığın beyazına sahibiz.
Evet hepimiz yalnız ve ruhumuzun aynasını buluncaya kadar hasretiz ellerimizi teniyle , teriyle el yapacak bizi hasret dolu yalnızlığımızdan sıyıracak ruhumuzun diğer yarısının yaşattığı bedene....
Kim , nerede , ne zaman kendisidir ? Hiç düşündünüz mü bunu ? Evet hepinize soruyorum içinizde yaşattığınız tüm kişiliklere , iyi taraflarınıza , kötü taraflarınıza , sadakatinize , ihanetinize sesleniyorum , hiç düşündünüz mü ? kim , nerede , ne zaman kendisidir?
Herkesin nev’i şahsına münhasır bir yanıtı vardır bu soruya evet.
Ben O’nun yüzünde dalgalanan kimliğime baktığımda anladım ki her faninin kendi mucizesi vardır , Ben sadece kendi mucizeme rastladığımda kendim oldum.
Başka kimliklere , maskelere sığınmadan , kalbimden beynime akan ırmağa yol vererek gülümsedim O’na .
Sadece kendi kimliğimle ve esaretime el sallayarak , kutlu bir yolcuğun yol arefesinde kendim oldum.
Yolcuydum zira . Atının terkisi boş , yolu belli yönü belli olmayan bir yolcu .
Kendisiyle vuruşan bir askerin galip gelmesi mümkün müdür?
İşte bunu öğrendim ben sevdamdan,
Kârdayım yediğim dayaktan...
YORUMLAR
Yine kaçırmış olduğum güzel bir yazı.. ama tebessümün ucundan tuttum yakaladım..
Gülümsettirene sayısızca şükürler olsun..