GAMYUN VE PATATES VAKASI:)
26 Temmuz 2012, 10.47 A- A+Dalgınlık, unutkanlık zamanımızın hastalığı gibi bir şey. Yediklerimiz içtiklerimizde mi, yaşam koşullarının değişkenliğinden mi bilmem bu iki durum da var bende:) Bazen de komik sahnelere yol açmıyor değil..Anlık unutkanlıklar, beraberinde dalgınlığı da getiriyor.Mesela mutfaktayken aklımda olan bir şey, salona gidene kadar kayboluyor. Sonra hatırlayamayınca filmi geri sarıyorum, geri geri mutfağa gidince hatırlıyorum:)
Erkekler hararetli bir şekilde maç izlerken, hanımlar heyecanla dizilerini izlerken, çocuk gelip bir şey söylüyor mesela, akılları o an izlediklerinde olduğundan, '' Tamam tamam'' deniyor dinlemeden. Sonra da çocuk dediği şeyi hatırlatınca, unutmuş oluyoruz.Aslında hiç dinlemedik ki neresi unutkanlık. Buna benzer yaşanılan olaylar çok var günlük telaşlarımızın içinde...
Unutkanlık dalgınlık demişken, Gamyunda oyun oynarken başıma gelen bir olayı anımsadım:) Ne alakası var demeyin, çok alakası var. Üstelik siz siz olun fazla kaptırmayın kendinizi:) Öğleden sonra oturdum, oyuna girdim. Oyun diyoruz ya maksat kafa dağıtma, eğlenceli zaman geçirme vs. Ee oyun olunca da zaman nasıl geçiyor anlamıyorsunuz, rakip te güçlü ve iddialı ise, kazanma dürtüsü ağır basıyor ve hepten kopabiliyorsunuz dünyadan:)) Haşlanması için patates koydum ocağa, haşlanan kadar dedim iki tur oyun oynayayım.Öyle bir dalmışım ki zavallı patatesler kendilerindne geçmişler. '' Balaaaaa çatladık burda nerdesiinn, tencerenin bütün suyunu içtik yine de yeterli gelmiyor içimiz yanıyorr yetiş!!! Kokmaya başladık burda'' Bala sistem dışı ulaşılamıyor:)) Sonunda derin bir kokuyla kendime geldim, koştum mutfağa. Bir de ne göreyim, patatesler kabuk değiştirmiş, mutfak duman içinde, zavallı patatesler tanınacak gibi değiller. Yangın çıkmamış Allah muhafaza...
Neyse oturdum aklıma bin bir türlü şey geldi. Allah korusun ya yangın çıksaydı dedim. Düşünsenize polis gelmiş ifademi alıyor. '' Hanımefendi, olay nasıl oldu anlatır mısınız? Sizden başka kimse yokmuş evde.'' Desem ki, en az 100 kişi daha vardı benden başka:)) ''Gamyunda oyun oynuyordum Memur Bey, çok heyecanlıydı, çekişme de vardı dalmış gitmişim. Size de tavsiye ederim çok güzel oyunlar var vakit nasıl geçiyor anlamıyorsunuz ( reklamın iyisi kötüsü olmaz). Kimse de uyarmadı oyun salonunda işin var mı diye ben de unutmuşum...'' Polis demesinmi '' Biliyorum ben de pişti oynarım güzel bir site Gamyun'' Olaylar yetmiyor gibi polisle pişti oldum bir de iyi mi:)) Allah akıl fikir versin.
Bunu bırakın yaşamayı, düşünmesi ve şakasını yapmak bile kötü.Buna benzer olaylar çoğumuzun başına gelmiştir mutlaka. Oyuna dalıp çevreyle bağlantımızın kesildiği zamanlar...Beraberinde dalgınlık, unutkanlık derken traji komik durumlar:) Hele de yemek falan yakmayın benim gibi, aman dikkat diyorum:) Sevgiler...
YORUMLAR
resmen bağımlılık yaptığı kesin 13 yıldır kurtulamıyorummmmmmmmmmmmmm
oylemi_can öyle anlar geliyor kii hepimiz oyunkolik oluveriyoruz :)) Eminim buna sizde dahilsinizdir. Bu her zaman mı sürüyor tabiki de hayır.. Sevgiler Bala ..
değişik tür yazmışsın bu defa ve senin kaleminden böyle neşeli bir yazı okumak çok hoşuma gitti.:)
Diğer yazılarını da seviyorum ama bu türü ara ara serpiştir lütfen.
Anadolu'da bu gibi durumlar için "Eli işte gözü oynaşta", "Eli tencerede gözü pencerede" gibi cümleler üretilmiştir. Yani yalnız değilsin.:)
Patateslerin isyanı çok komikti.:)
Haşlanırken hafiften dibi tutmuş patates kokusunu severim ben ama galiba seninkiler ağır siklete geçmiş.:) Canın sağolsun.
Genellikle yemekleri kısık ateşte pişirmeme karşın çorba yakmayı dahi başaranlardanım ben de.:)
Ama oyun oynarken değil, genellikle başka işe kaptırmışken ya da ocaktakini kaderine terkettiğimi farketmeden sokağa çıkmışken falan.
Sokaktayken ocaktakinin aklınıza dank diye düştüğü andaki şabalaklık anlatılmaz yaşanır.:)
Sıcak isyanındayken yanık kokulu ama püfür püfür serinlik hissi veren bir yazı olmuş.
Teşekkürler
Sevgiler
Ben genelde tost yakardım. Ya istiyorum ki peynirler erisin ama başında da bekleyemiyorum yazık yani , zaman açısından müsriflik derken tostu zebil ediyorum.
21. yüzyılda hala ilkel şartlarda yemek pişiriyoruz ne acı, yani ne vardı tostum siyahlaşmadan peynir erimişken ama akmamışken çıtır çıtır halde haber veren bir tost makinesi yapsalar dahası benim elim oyunda,gözüm penceredeyken, oynaştayken önüme de getiren bir robot "jetgiller"deki gibi, izleyen bilir. çok şey mi istiyorum? yarım yamalak teknoloji istemiyoruz ya hep ya hiç. Sen masumsun Bala sorun sende değil :)
Bir kaç saat önce girdim gamyuna.. yazını okudum tebessümle.. Biraz öncede girip yapmış olduğum yoruma bakayım dedim.Önce redlenmiş sandım yorumum.Sonra düşündüm ki yorum yapmayı unutmuşum :))))
Ben 2-3 gün daha blogları okumakla yetineceğim,yorum bile yapamıyorum fırsat bulup..
Ya strawberyy, o kiraz sapını banada çok kişi tavsiye etti... cesaret edip içemedim.Ufak bir sorunum var ve bunu burda bir kaç kez dillendirdim.Haberin vardır sanırım. Bana'' zu hahahaha '' yollayana kadar şifa yollasaydın ..:)) Geçmiş olsun.
Bala_ ; kalemin keyif vermiş bu kez. Emeğine sağlık..
Ben çaydanlık (reklamlardaki kaynana) katiliyim ))) Özellikle batakta, ihale veya okey oynarken tam teslimiyette oynadığım için dünyadan gelen tüm sinyallere kapaliyim )))
Yeğenim mantıyı ısıtmak için ocağa koymuş sonrada gidip uyumuş. Olaydan haberim yok benim hissettiklerim;
Burnuma mis gibi kızarmış ekmek kokusu geliyor (komşu ekmek kızartıyor hemde bu saatte),
Fırında börek kokusu geliyor ( bu biraz daha ağır etli galiba ),
Her ne yaptiysa yandı galiba yanık ekmek kokusu geliyor( uyudu yada unuttu yaktı yemeği),
Dumanlarıda bizim eve dolmasa ( ya bu komşu işi değil duman bizim evde ),
Eyvah mutfakkkkkkkkkkk, kocaman bir tencere mantı kömür olmuş kaptığım gibi balkona attım. Ben suçsuzum ))) Çünkü tamamen komşu üzerine kurdum olayı )))
Güzel paylaşım için teşekkürler...