1881 - ... sonsuza dek bizimlesin ATAM
Ne güzel yazmışsınız..Elinize,dilinize,yüreğinize sağlık.Bugün için bende bir şeyler yazmayı düşünüyordum.Ama yazan arkadaşlar sağolsun ki..Bu gününün önemini çok güzel anlatmışlar.Atamız ve 10 Kasım ile ilgili yazı yazan arkadaşlara da teşekkürler.Ulu önder büyük Atamızı anarken,onun silah arkadaşlarını,bu ülke için canlarını feda etmiş Mehmetçiklerimizi,Şerhitlerimizi,ve bu güzel vatan için bir parçalarını kaybeden Gazilerimizi de analım.Onlar her zaman içimizdeler ama olsun bu günde Atamiz ile birlikte onlarıda analım.Onlar da en az Atamız kadar bu ülke için,barış ,huzur refah içinde yaşamamız için canla başla hayatlarını ortaya koydular..Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk;Biz Türk Gençliği seni hiç unutmadık,senin yerin kalbimizde..Varlığımızın en kutsal temeli olan Türk İstiklal Ve Cumhuriyetinin bekçileriyiz..Sen rahat uyu güzel yüzlü Atam...Saygılarımla..
Sevgili CeZbE.....
UZUN UZUN YORUM YAPMAYA GEREK YOK. BİRKAÇ GAZETE BAŞLIĞIYLA BU GÜZEL BLOĞA KATKI KOYMAK İSTİYORUM....
Tarih çok büyükler gördü..İskender'leri , Napolyon'arı , Washington'ları gördü. Ancak, 20. yy'da büyüklük rekorunu ATATÜRK ; bir Türk oğlu Türk kırdı..
Modern tarihin eşsiz olaylarından biri olan Türkiye nin yeniden dirilmesi onun eseridir.
Bugün hiç kimse onun devrimci eserine saldırıya yüreklilik edemez.
Yüzyıllar nadir olarak dahi yetiştirir. Şu talihsizliğe bakın ki ; o büyük dahi Türk milletine nasip oldı.*******
imza............SEVGİ ERTUĞRUL
Onur ve gururla; imza...........siyah kurdele.
SAYGI VE SEVGİYLE ANIYORUZ...imza_______________dnz_gzms
Özlem ve minnetle anıyoruz. İmza... adilimo
Seni yaşadığım müddetçe beynimde ve kalbimde taşıyacağım. Benden sonra da kendim gibi yetiştirdiğim iki oğlumda sürecek varlığım ve seniz aziz varlığın. Seni sevenler hiç tükenmeyecek Ulu önderim.
İMZA: Ladin06 ( T.B)
Mustafa Kemal ATATÜRK ile beraber kendisiyle savaşan şehit düşen tüm askerleimizin Ruhunuz şad olsun.
Deniz Kaya
sarı saçlı mavi gözlüm...nerdee nerde nerdesin.....
Milletçe minnetarız.Ruhun şad olsun imza...objektionable
imza atmamak mümkün mü ....
İmzamla beraber kalıbımı basıyorum;Özdür.
İmza nedir, kalıbımı basarım! ;)
Düzeltme ihtiyacı duydum. İmza, kelime anlamına göre; "onaylamak" demektir. Kalıbımı basarım, kelime anlamına göre; "tüm içtenlikle güvenmek ve bir şeyi doğrulamak" anlamına geldiğini tekrar etmiş olursak; benim cümle içinde kullanışıma göre şu anlam çıkar: "Bu yazıya çok güveniyor ve doğruluyorum. Aynı zamanda imzamı atıyorum."
Mübalağa etmiş bulundum.
Yani resmi durumlarda ben bu belgeye kalıbımı basarım diyemiyeceğimize göre... Ya da birinin size şuraya bir kalıbınızı basar mısınız dediğinde afallayacağınızı düşünürsek... :)
Dediğiniz doğrudur bir bakıma.
Bu kadar mıyız?
Okunma sayısı 220 olan
bir yazı. Bu sayının yarısı kadar da, gizli okuma vardır eminim ( böyle
bir okuma biçimi varmış, nick girmeden tıklayınca yazıya, hem reyting
yaptırmıyormuşsunuz efendim, hem de yazanın maazallah sihirli göz
özelliği falan varsa, ifşaa etmiyormuşsunuz kendinizi...ne hoş ! ) Hadi
diyelim ki bu sayının yüzde otuz kadarı bloglarla alakası olmayan
insanlar, çekindiler yazmaya vs....yorum sayısı 17....peki diğerleri
NERDESİNİZ ???
Bu yazıda bir çağrı var...hemfikir olmamız
gereken, tam uzlaşı sağlamamız gereken önemli bir konuda. Ben o
paragrafı durduk yere ayırmadım. Üstteki yazılar benim kişisel bakışım
olabilir ve sadece beni bağlar. Ama imzanızı istediğim paragraf, hep bir
ağızdan söylememiz gereken sözlerdir.
Rica ettim imza
atın diye..."yazılarımı sevin ya da sevmeyin" diye de ekledim üstelik.
Ha kimse şunu da demesin; "biz zaten blog yazdık konuyla ilgili veya
yorum yaptık"...bu başka bir şey.. bu yazıda açık bir çağrı var çünkü.
İstedim ki şunu diyelim; "Biz sadece altında polemik gelişen,
birbirimizi yediğimiz bloglara sonu gelmeyen yorumlar yapmıyoruz...biz
Atamız söz konusuysa eğer, her türlü kavgayı, fikir ayrılığını,
egolarımızı unutup, bütün bu imzaları sonsuza taşıyacak kadar olgun ve
demokrat insanlarız...."unutmadık, unutturmayacağız"ın altını
doldururuz....bütün Atatürkçü düşünce karşıtları görsün ki; bizim
kavgamız, buraya kadardır, bundan sonrasını elele yürürüz....cümle alem
bunu görsün istedim. İstedim ki; biz kavga da ederiz, kırılırız, şu bu
da olur ama, hayati konularda kenetleniriz...istedim ki; bu kırgınlıklar
çözülsün, bu ortak paydamız, yaklaştırsın bizi birbirimize... Ne çok
şey istemişim ben değil mi?
Nasıl bir düşünce bu yazıya bir
imzacık atmaktan imtina ettirdi sizi bilemiyorum. Bu neyin hesabı, neyin
kırgınlığı, neyin düşmanlığı inanın çözemiyorum...aklım ermiyor.
Onlarca insanın üzerime geldiği blogda bile bu kadar demoralize
olmamıştım. Aranıza yeni katılmış biri olarak, ciddi ciddi "bu blog
ortamında yazıp yazmamayı düşünme" noktasına getirdi beni bu sonuç.
Sadece şunu söylüyorum; burun kıvırdığınız inşallah cezbe dir, yazıdaki fikriyat değil. Tek tesellim de budur.
Atam, biz olmadık daha, 'olacağımız da yok' demeye dilim varmıyor...olacağız inşallah.
*****Bu
yazıyı kendi blogumun altına
yazmak istemezdim. Çünkü bu yorumda yazdıklarım benim için 'kir'dir ve bu blogdaki yazı, kiri kaldırmayacak kadar beyaz bir yazıdır. Özdür ün son yorumu
bile fazla geldi bana hatta. İnsan yanlış bir kelime kullanabilir, ne
bileyim imla hatası yapabilir..hata insanlara mahsus....önemli olan
samimiyetimiz, ki Özdür samimiyetine güvendiğim biridir ( Özdür sakın
cevap verme ihtiyacı duyma lütfen, ben seni bu noktaya getiren nedenlere
dikkat çekmek için de kurdum o cümleyi) Biz bu kadar kötü niyetli
miyiz, açık yakalamak mı isteriz ki, yanlış yaptığını düşünen insan,
hemen kendini düzeltme çabasına girer? Üzgünüm çok olanlara....ve
olmayanlara.
BÜYÜK LİDER ASLA UNUTULMUCAKSIN.
KİTAP.
Cezbe,
hele biraz sakin olun bakalım.
Okuyup da imza atmayanlardan biriyim.
"Tüm üyeler ve yöneticiler imza atsın İSTİYORUM" demişsiniz.-Rica falan da değil yani.-
İsteyen atar, istemeyen atmaz. Böyle kontrol kaybedecek ne var?
Atmadık, n'oldu?
"NERDESİNİZ???"miş.
Hesap mı vereceğiz?
Sen hangi hakla laf yağdırıyorsun ki insanlara?
Yok "Yazılarımı sevin sevmeyin"miş, yok, "neyin hesabı"ymış, yok "neyin kırgınlığı"ymış, yok "ne düşmanlığı"ymış, yok "polemikçi"ymiş, yok "olgun ve demokrat"mış...
İmza atmadık diye mi bu yakıştırmalar?
Atarım, atmam, size ne?
Çok üzülmüş de, -Hem "bu konu kapansın" derken, daha kaç kez, sadece eleştiri aldığın, o blogun için mağduru oynayacaksın acaba?- yazmamayı düşünmüş de...
Cezbe hanım, kendi kurgulamış, kendi planlamış, kendi yazmış, kendi imzaya açmış, kendi imza istemiş de imzalamamış-ız-lar! Bak hele sen.
Kendini bu kadar dünyanın merkesi sanmak?..
Hiç kimsenin Atatürkçü'lüğü üzerinden laf etme hadsizliğine girmeyin!
Atatürkçü olmanın kendisi zaten ortak paydadır, ıspata gereksinimi yoktur ele güne.
Kendi kendinize, aleme "Bak Atatürkçüler böyle birlik işte."dedirtme misyonu mu yüklendiniz?
Camdan cama dedikodu eden, çaktırmıyormuş gibi yapıp birbirine kaş göz eden, kendi kendine gülüşen hanımlar vardır ya; siz onlar gibi yapıp eğlenmenize bakın, -buradaki gibi:
http://www.gamyun.net/blogoku895/dili-gecmis-zamanin-hikayesi-
elalemin yonca yapraklarını sayıp ingilizce değer biçin kişiliklere. Sonra da 5-6-7-8 yapraklı yoncaymış gibi gezinin ortalarda, birbirinizi ağırlayın ama Atatürk'ü karıştırmayın meselelerinize ve gölge etmeyin yeter...
YORUMLAR
UZUN UZUN YORUM YAPMAYA GEREK YOK. BİRKAÇ GAZETE BAŞLIĞIYLA BU GÜZEL BLOĞA KATKI KOYMAK İSTİYORUM....
Tarih çok büyükler gördü..İskender'leri , Napolyon'arı , Washington'ları gördü. Ancak, 20. yy'da büyüklük rekorunu ATATÜRK ; bir Türk oğlu Türk kırdı..
Modern tarihin eşsiz olaylarından biri olan Türkiye nin yeniden dirilmesi onun eseridir.
Bugün hiç kimse onun devrimci eserine saldırıya yüreklilik edemez.
Yüzyıllar nadir olarak dahi yetiştirir. Şu talihsizliğe bakın ki ; o büyük dahi Türk milletine nasip oldı.*******
essenn
Seni yaşadığım müddetçe beynimde ve kalbimde taşıyacağım. Benden sonra da kendim gibi yetiştirdiğim iki oğlumda sürecek varlığım ve seniz aziz varlığın. Seni sevenler hiç tükenmeyecek Ulu önderim.
İMZA: Ladin06 ( T.B)
Mustafa Kemal ATATÜRK ile beraber kendisiyle savaşan şehit düşen tüm askerleimizin Ruhunuz şad olsun.
Deniz Kaya
imza atmamak mümkün mü ....
Mübalağa etmiş bulundum.
Yani resmi durumlarda ben bu belgeye kalıbımı basarım diyemiyeceğimize göre... Ya da birinin size şuraya bir kalıbınızı basar mısınız dediğinde afallayacağınızı düşünürsek... :)
Dediğiniz doğrudur bir bakıma.
Okunma sayısı 220 olan
bir yazı. Bu sayının yarısı kadar da, gizli okuma vardır eminim ( böyle
bir okuma biçimi varmış, nick girmeden tıklayınca yazıya, hem reyting
yaptırmıyormuşsunuz efendim, hem de yazanın maazallah sihirli göz
özelliği falan varsa, ifşaa etmiyormuşsunuz kendinizi...ne hoş ! ) Hadi
diyelim ki bu sayının yüzde otuz kadarı bloglarla alakası olmayan
insanlar, çekindiler yazmaya vs....yorum sayısı 17....peki diğerleri
NERDESİNİZ ???
Bu yazıda bir çağrı var...hemfikir olmamız
gereken, tam uzlaşı sağlamamız gereken önemli bir konuda. Ben o
paragrafı durduk yere ayırmadım. Üstteki yazılar benim kişisel bakışım
olabilir ve sadece beni bağlar. Ama imzanızı istediğim paragraf, hep bir
ağızdan söylememiz gereken sözlerdir.
Rica ettim imza
atın diye..."yazılarımı sevin ya da sevmeyin" diye de ekledim üstelik.
Ha kimse şunu da demesin; "biz zaten blog yazdık konuyla ilgili veya
yorum yaptık"...bu başka bir şey.. bu yazıda açık bir çağrı var çünkü.
İstedim ki şunu diyelim; "Biz sadece altında polemik gelişen,
birbirimizi yediğimiz bloglara sonu gelmeyen yorumlar yapmıyoruz...biz
Atamız söz konusuysa eğer, her türlü kavgayı, fikir ayrılığını,
egolarımızı unutup, bütün bu imzaları sonsuza taşıyacak kadar olgun ve
demokrat insanlarız...."unutmadık, unutturmayacağız"ın altını
doldururuz....bütün Atatürkçü düşünce karşıtları görsün ki; bizim
kavgamız, buraya kadardır, bundan sonrasını elele yürürüz....cümle alem
bunu görsün istedim. İstedim ki; biz kavga da ederiz, kırılırız, şu bu
da olur ama, hayati konularda kenetleniriz...istedim ki; bu kırgınlıklar
çözülsün, bu ortak paydamız, yaklaştırsın bizi birbirimize... Ne çok
şey istemişim ben değil mi?
Nasıl bir düşünce bu yazıya bir
imzacık atmaktan imtina ettirdi sizi bilemiyorum. Bu neyin hesabı, neyin
kırgınlığı, neyin düşmanlığı inanın çözemiyorum...aklım ermiyor.
Onlarca insanın üzerime geldiği blogda bile bu kadar demoralize
olmamıştım. Aranıza yeni katılmış biri olarak, ciddi ciddi "bu blog
ortamında yazıp yazmamayı düşünme" noktasına getirdi beni bu sonuç.
Sadece şunu söylüyorum; burun kıvırdığınız inşallah cezbe dir, yazıdaki fikriyat değil. Tek tesellim de budur.
Atam, biz olmadık daha, 'olacağımız da yok' demeye dilim varmıyor...olacağız inşallah.
*****Bu
yazıyı kendi blogumun altına
yazmak istemezdim. Çünkü bu yorumda yazdıklarım benim için 'kir'dir ve bu blogdaki yazı, kiri kaldırmayacak kadar beyaz bir yazıdır. Özdür ün son yorumu
bile fazla geldi bana hatta. İnsan yanlış bir kelime kullanabilir, ne
bileyim imla hatası yapabilir..hata insanlara mahsus....önemli olan
samimiyetimiz, ki Özdür samimiyetine güvendiğim biridir ( Özdür sakın
cevap verme ihtiyacı duyma lütfen, ben seni bu noktaya getiren nedenlere
dikkat çekmek için de kurdum o cümleyi) Biz bu kadar kötü niyetli
miyiz, açık yakalamak mı isteriz ki, yanlış yaptığını düşünen insan,
hemen kendini düzeltme çabasına girer? Üzgünüm çok olanlara....ve
olmayanlara.
KİTAP.
hele biraz sakin olun bakalım.
Okuyup da imza atmayanlardan biriyim.
"Tüm üyeler ve yöneticiler imza atsın İSTİYORUM" demişsiniz.-Rica falan da değil yani.-
İsteyen atar, istemeyen atmaz. Böyle kontrol kaybedecek ne var?
Atmadık, n'oldu?
"NERDESİNİZ???"miş.
Hesap mı vereceğiz?
Sen hangi hakla laf yağdırıyorsun ki insanlara?
Yok "Yazılarımı sevin sevmeyin"miş, yok, "neyin hesabı"ymış, yok "neyin kırgınlığı"ymış, yok "ne düşmanlığı"ymış, yok "polemikçi"ymiş, yok "olgun ve demokrat"mış...
İmza atmadık diye mi bu yakıştırmalar?
Atarım, atmam, size ne?
Çok üzülmüş de, -Hem "bu konu kapansın" derken, daha kaç kez, sadece eleştiri aldığın, o blogun için mağduru oynayacaksın acaba?- yazmamayı düşünmüş de...
Cezbe hanım, kendi kurgulamış, kendi planlamış, kendi yazmış, kendi imzaya açmış, kendi imza istemiş de imzalamamış-ız-lar! Bak hele sen.
Kendini bu kadar dünyanın merkesi sanmak?..
Hiç kimsenin Atatürkçü'lüğü üzerinden laf etme hadsizliğine girmeyin!
Atatürkçü olmanın kendisi zaten ortak paydadır, ıspata gereksinimi yoktur ele güne.
Kendi kendinize, aleme "Bak Atatürkçüler böyle birlik işte."dedirtme misyonu mu yüklendiniz?
Camdan cama dedikodu eden, çaktırmıyormuş gibi yapıp birbirine kaş göz eden, kendi kendine gülüşen hanımlar vardır ya; siz onlar gibi yapıp eğlenmenize bakın, -buradaki gibi:
http://www.gamyun.net/blogoku895/dili-gecmis-zamanin-hikayesi-
elalemin yonca yapraklarını sayıp ingilizce değer biçin kişiliklere. Sonra da 5-6-7-8 yapraklı yoncaymış gibi gezinin ortalarda, birbirinizi ağırlayın ama Atatürk'ü karıştırmayın meselelerinize ve gölge etmeyin yeter...