gamyun.net'i doğru görüntüleyebilmek için tarayıcını güncellemelisin, güncelleyemiyorsan başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsin.

BLOG

SUÇ KİMİN?

26 Eylül 2013, 15.58
A- A+

Suç, suçludan sıyrılıp, masumun boynuna asıverdi kendini madalya gibi. Masum, gıyabında işlenen suçtan habersiz, madalya taşımanın yersiz gururu içindeydi. Üstelik, ne bir ağırlık hissediyordu ne de bir fazlalık...
Hiç bozuntuya vermedi suç kendini, o da bir nebze masumdu kendince. Ne de olsa masumun boynundaydı günahı. Üzerine yaftalanan suç, suç gibi durmuyordu, zaten de yakışmıyordu, yakışmazdı.

Nydi şimdi bu?

Suçu neydi ki, bu kadar önemsensin bir anda? Sorgu sual edilsin? Bildikleri, bilmedikleri sorulsun.O'nun bildiği tek şey, hiçbir şey bilmediğiydi.O andan itibaren her şey değişti. Ne suç, suçluyu tanıdı, ne de masum kendini... Dengeler alt üst olurken, güç adalete hükmetti. Gücün adaleti yoktu, zalimdi... O sürede adalet zayıfladı. Adaletin gücü kayboldu, acizdi...Her durumda unutulan masum oldu. Çünkü, dedik ya hani; günahı masumun boynundaydı suçun...Peki, asıl suç kimin? Ya da kimlerin?

Benim?

Senin?

Onun?

Hepimizin?

Bizler, eli ekmek tutanlar, elimizdekileri uzattık hep. Sizler, elinizin tersiyle çarptınız elimizdekilere.

Bizler, yoklukla varlığı birbirine karıştırmadan arada kaynadık. Yokmuş gibi var  olduk yeniden, hizaya geldik.
Sizler, destur vermeden girdiğiniz hanemize, lütfen buyurdunuz. Varmışız gibi davranıp  birden yok oldunuz.

Bizler, haklıyı haksızı görebilirken, sizler Hakkı görmezden geldiniz. Daha ne olsun!

Bizler, masumları doyurmaya, onları ayakta tutmaya çalışırken, sizler zalime zafiyet geçirttiniz, afiyetle...Ziyafetten ziyadeyisle hoşnuttular...

Bizler,  çok şa(e)hit olduk hesaplarınıza, rahat uyuyun diye? Sizler, gözü yaşlılara makam sundunuz, en makbulünden.

Bizler, çok şey bilirken, hiçbir şey bilmez gibi sustuk. Sizler konuştukça, biz direndik, dillendik. Lakin dilenmedik...

Bizler, kara geçmeden zarardan dönmeye çalıştık. Sizler, ''pilavdan dönenin kaşığı kırılsın'' deyip, çala kaşık saldırdınız sofraya. Ne kaşık kaldı kırılmadık ne sap...

Bizler, beli bükülenler...Nefesi tükenenler...Ciğeri sökülenler...Hep çalıştık didindik. Sizler, cebinizi sağlamlaştırdınız, önünüzdeki perde kalınlaştı. Bir adım ötenizi göremez oldunuz...

Öyle ya da böyle...İyi (siz) kötü (biz) bugünlere kadar geldik. Ama küçük bir sorunumuz var. Hala ayıramadık masumu suçtan...

 

YORUMLAR

28 Eylül 2013, 10.15
Emeğinize sağlık. Güzel bir blog okuduk. Başarılarınızın devamını dileriz...
28 Eylül 2013, 10.17
Güzel bi blog emeğinize sağlık.
Yorum yapabilmek için ÜYE GİRİŞİ yapmalısın